O gün geldi.

Bir gün önce yağmurlu ve soğuk hava yine gidip günlük güneşlik oldu herşey.

Nasip!

Pırıl pırıl güneşin “hadi gel piknik yapalım” çağrısına uydu herkes.

Ortalık duman.

Ve hava balık kokuyor.

Gün sosyalleşme ve paylaşma kültürü günü.

Öyle de oluyor.

Hareketliliğin merkez noktasından çok uzakta dolandım durdum sahilin hamsili ortamında.

İzledim sessizce.

Herkes orada.

Bizim Fenerliler, Çağdaş Yaşamı destekleyenler, Kandillililer, Köy dernekleri, Eğitim-Sen ve onlarca dernek.

Gözlerde heyecan, sevgide coşku var.

Sanki… lüküs hayat.

Ekmek bedava, soğan bedava, helva bedava, ateş bedava, balık bedava.

Yani anlayacağınız insanlar bedavadan mutlu.

Konuştuğum merhabalaştığım herkes bu güzel bir kasım ayının sonlarına doğru ortak yaşam alanında buluşmanın keyfinde özlem giderdi.

Öyle ya, salgına karşı büyük mücadeleyi yapmak kolay mı?

Ki, bitmedi daha.

Direnmeye ve bilimin ışığında önlemlere devam.

Ezberledik değil mi, Zonguldak ve 30 büyük şehir duyurularını.

Maske, mesaje, hijyen ayrılmaz nasıl parçamız olmuştu.

Büyük piknik, bu süreçten kaçış günü de oluvermişti.

Eğlence dediğin müziksiz olur mu? Ereğli’de ne güzel ve güçlü gruplar kurulmuş öyle. Konserler verdiler amfi tiyatroda peş peşe.

Alan hareketli.

Neşeli.

En çok beğendiklerim arasında ise Belediyenin halk oyunları oldu. Neden mi? Şundan. Daha önce Diyarbakır’a Kırşehir yöresinin halk oyunlarını tanıtmaya giden Kdz. Ereğli Belediyesi’nin halk oyunları ekibi bu kez doğru noktaya geldi ve Zonguldak’ı da es geçmeden Türkiye’nin her yöresinin kültürünü tanıttı amfi tiyatroda.

Nedense en sona bırakılan Turkuaz Kültür ve Sanat topluluğumuz. Ereğli türküleri de söyledi Cihangir Bilgin ve arkadaşları.

“Elli elli yüz biz Ereğlülüyüz” bile dedi.

Budur işte.

Ereğli’de eğlence yapacaksın ve yöre kültürünü tanıtmayacaksın.

Olur mu?

Olmaz!

Ki, genel eğlencenin farklı bir etkinliği Roman vatandaşlarımızdı. İyi ki onlar var. Sahil bandının değişik noktalarında yerel türküler ile coşturdular insanları. O küçük gibi gözüken öbeklerde ne de güzel göbekler atıldı.

Sonuçta amaç sosyalleşme değil mi?

Romanlar bu amacın en önemli parçası.

Ah biraz daha fırsat bulsalar.

Kim bilir neler yaparlar, yaparlar.

Bir şenlik daha böyle geçti.

Eeee emeği geçenleri de kutlamalı hani. Özellikle de belediyenin o isimsiz kahramanlarını.