Tüketici Hakları Derneği Zonguldak Şube Başkanı Ali Topaloğlu : "En çok şikayet aldığımız bir konuda ürünlerin raf fiyatları ile kasa fiyatları örtüşmemektedir. Tüketicilerimiz ürün alırken bu konuya dikkat etmeli ve verilen fişleri kontrol etmelidir" diyor!

Olaya bakar mısınız?

Raf fiyatı ile kaza fiyatı nerede olur?
Tabi ki, marketlerde.

Marketler de market hani.

Hepsi de marka.

Bilmem kaç tane mağazası bulunduğuyla övünen bile var.

Ama…

O marketlerin raf fiyatı ile kasa fiyatı arasında fark var ise bunun adı ne oluyor?

Tabi ki hırsızlık!

Başka bir ifade uymaz ki.

Tüketiciyi aldatmanın yolu hırsızlıktan geçer.

Örneğin. Bir kilo yerine küçücük 950 gram koymak gibi.

Ya da tuvalet kağıdında fiyatı aynı tutup kağıt sayısından çalmak gibi.

Açıkça yaptıkları hırsızlığı saklamak için ha raf ile kasa etiketi farklı olmuş ha satın alınan ürünen gramajı ve diğer özelliklerinden kırpılmış olsun, aynı.

Hırsızlık.

Tüketici Hakları Derneği Başkanı Topaloğlu başına söylemiyor.

“Kasa da dikkatli olun!” diyor.

Vah ülkem vah!

Şu yaratıcı zeka hırsızlık yerine doğru işlerde bir kullanılsa neler olmaz neler.

Ama, ruhun derinliklerinde kolay yoldan köşe dönebilmek olduğu için zeka hep çarpık işlere yöneliyor!

Sebep?

Eğitim eğitim eğitim mi?

Aileden başlayan eğitimde mi sakatlık var.

Çocuğunun okuldan getirdiği kalemi sorgulamayan bir aile elbette bu konuda ta temelden sorumludur.

Ah ah!

Çalmanın moda olduğu günlerden; iyi insan olabilmeye doğru bir koşabilmeyi akıl etsek!

Bize neleri vız gelmez.

Bir yerde/yerlerde bozukluk var da, nerede?

Düşünebiliyor musunuz bir ülkede “ben dürüstüm, namusluyum” sözlerinin prim yapmasını.

Olur mu öyle şey?

Herkes öyle olmalı ki, bu ifade anlamsız kalsın.