Kdz. Ereğli eski Devlet Hastanesinin bina ve arazisi Bülent Ecevit Üniversitesi ne devir edildi ve tapuda da işlendi biliyorsunuz.

Bu işlemin ardından hangi akla hizmet edildi ise binaları bile yıktılar.

Sonrasında da biliyorsunuz ki, o alanda kampüs yapılması için başlatılan girişimler, toplantılar, açıklamalar fasa-fisonun ötesine gidemedi. Ve önceki belediye başkanının bilinmeyen özel gayreti ile askeriyenin güvenlik bölgesine aldırıldı.

Ne komik değil mi?

Ve de ne acı!

Ereğli’nin hak ve çıkarlarını korumak ile göreve gelen birinin, çalışmaları başlatmak için baskı gücü oluşturması gerekirken, kampüs alanını askeri güvenlik bölgesine aldırması.

Ne kaybettik be!

Bu olay Ereğli’nin hak ve çıkarlarının nasıl korunmadığı ve hatta geliştirilmediğinin en açık gerçeğinden başka nedir?

Yaptılar!

Sonrasında ise farklı bir gelişme şu oldu.

Yerel seçimler için Ereğli’ye gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu alanın askeri güvenlik bölgesinden çıkarılması yönünde söz verdi.

Alkışladık.

Şimdi yeni bir gelişme yaşandı ve en öne geçen Zonguldak Valisi Sayın Erdoğan Bektaş, “üniversite kurmak için bu alanın yetersiz kalacağını” ifade etti.

Ereğli’de üniversite?

Ve bunu söyleyen Vali Bektaş!

İlginç!

Valla samimiyetle söyleyeyim ki, Zonguldak’tan Ereğli pek gözükmüyor.

Görmüyorlar.

Zonguldak merkezden de büyük Ereğli’de üniversiteden söz edilmesi, üniversiteye devir edilmiş bir arazinin yetersiz kalacağının iddia edilmesi , altıncı hissimi harekete geçirdi ve kuşkulandım açıkçası.

Orada arazi hazır.

Bildiğim kadarıyla askeri güvenlik bölgesi engeli de aşıldı.

Oh!

Yapın kampüsü.

Bu kampüsü yaparken de, Ereğli’nin sanayi yapısını de dikkate alarak ilçeye yakışır yeni bir fakülte kazandırın.

Bitsin bu yılan hikayesi!

Neden bu konuda harekete geçilmeyip de “Burası yetmiyor yeni bir arazi bulalım” deniyor?

Hayır hayır bu işte bir iş var.

Bu açıklamalar topu taça atmak ve Ereğli’yi oyalamaktır.

Bu işte bir iş var!

Bu işte tuhaf bir durum var!

Bu işte kimden veya nereden kaynaklandığını şu an bilemediğimiz veya tahminlerimizi yerli yerine oturtamadığımız bir plan var.

Bu iş Ereğli’ye üniversite kazandırma işi değil!

Vallahi de değil, billahi de değil!

Not: Karaelmas adıyla kurulan ve daha sonra Bülent Ecevit Üniversitesi’nin TBMM’de kabulünde Ereğli dışlanmıştı. Dışlanma dediğim, üniversite ile birlikte kurulacak olan fakülteler ilçelere dağıtılırken ne tuhaf Ereğli unutuluvermişti. O dönemde yerel basın hem güçlü ve hem de ilçe çıkarlarını korumakta birlikte hareket edebiliyordu. Yerel basın bu karara tepki gösterince dönemin Milli Eğitim Bakanı Sayın Köksal Toptan Ereğli’ye gelmiş ve “Ereğli’de fakülte kuracak bina yok ki! Yer gösterin fakülteyi kuralım” demişti. Gazeteciler olarak Kandilli’deki TTK Sosyal tesislerini önerdiğimizde ise beldeye gelen Köksal Toptan “Burası köy burada fakülte mi olur?” diyerek tüm umutlarımızı söndürmüştü. Ki, aynı dönemde kuruluşu gerçekleştirilen Kdz. Ereğli Eğitim Vakfı ile bu binalar TTK’dan kiralanıp Karaelmas Üniversitesine tahsis edilecekti. Un, su ve şekerin hazırlandığı süreçte, adı da “Armutçuk Metalürji Fakültesi” olarak belirlediğimiz o binalar atıl hale gelirken, sonraki yıllarda işlevsiz kalan demiryolu da (2010) sökülüp, tarihi buharlı lokomotifi de kesilip MKE’ye hurda olarak gönderildi. O yıllardan bu güne gelinen süreçteki tüm olayları yakından takip eden bir Ereğlili olarak, konuyu dikkatle izliyorum. Yanılmayı o kadar çok isterim ki!