2014-2015 Eğitim Öğretim Yılının değerlendirmesini yapan   Kdz. Ereğli Eğitim-Sen Temsilciliği “Sorunlar Katlanarak Artmıştır” dedi ve özellikle de rotasyon uygulamasının sakıncalarına dikkat çekti.

 

Eğitim-Sen’in yazılı açıklamasında, Eğitim sisteminin, eğitim ve bilim emekçilerinin yıllardır birikerek artan sorunlarını 2014-2015 eğitim-öğretim yılında da katlanarak artırdığını,  Milli Eğitim Bakanlığı’nın çözüm üretmekten daha çok, yeni sorunlar yaratan politika ve uygulamaları nedeniyle eğitim emekçileri, öğrenciler ve velilerın ciddi anlamda mağdur edildiğine vurgu yapılan değerlendirme şöyle:  

 

Eğitimi Dinselleştirme Uygulamaları Artarak devam etmiştir.

 

Eğitimde 4+4+4 dayatmasıyla 'dindar' ve 'itaatkar' nesil yetiştirmek ve bütün okulları imam hatibe çevirmek isteyen AKP iktidarı, 2-6 Aralık 2014 tarihleri arasında yapılan 19.Milli Eğitim Şurası komisyonlarında 4+4+4 dayatmasını bile gölgede bırakacak kararlar aldırtmıştır. Din eğitiminin okulöncesi, ilkokul 1. 2. ve 3. sınıflarda zorunlu olması, eğitimin bütün kademelerinde dini ve manevi değerler eğitimi dersi getirilmesi, Osmanlıcanın liselerde seçmeli imam hatiplerde zorunlu olması, liselerde din derslerinin 2 saate çıkarılması, hafızlık eğitimi için ortaokula ara verme süresinin 1 yıldan 2 yıla çıkarılması, Turizm meslek liselerinde renkli sularla yapılan alkollü içecek ve kokteyl hazırlama dersinin kaldırılması, okullarda cezaevlerini andıran güvenlik önlemlerinin alınması gibi bir Eğitim Şurasının gündemi olmaması gereken ve Eğitim-Sen'in tüm komisyonlarda karşı çıktığı kararlar alınmıştır.

 

      Temel Liseler Eğitimde Özelleştirmeyi Hızlandıracak

 

Dershanelerin özel okula dönüştürülmesi sürecinde ortaya çıkan Temel Liseler, eğitimde yeni bir ticarileşme ve özelleştirme dalgası yaratmaya başlamıştır. Temel liselerin hem ortaöğretim programını uygulayacak, hem de öğrencilerini üniversite sınavına hazırlayacak olması, “Temel Lise” adı altında okul görünümlü yeni ve daha pahalı bir dershane-okul modelinin ortaya çıkmasına neden olmuştur.

Temel liseler pratikte dershanecilik faaliyeti yapılacak, lise müfredatı büyük ölçüde göstermelik olarak uygulanacak, zaten sorunlu olan lise eğitiminin niteliği daha da düşecektir. Asıl amaç öğrencileri dershanelerden kurtarmak değil, kamusal eğitimi tasfiye etmektir.

Temel liselerin en belirgin sonucu 11 ve 12. sınıf öğrencilerinin devlet okullarını terk ederek kayıtlarını bu okullara aldırmasıdır. Devlet okulları öğrencilerin kaçışını önlemek için fiilen dershanecilik faaliyeti yapar hale getirilmiştir.

Eğitim Sen, kamu kaynaklarının özel okullara, temel liselere değil, devlet okullarına aktarılmasını, tüm okullarda kadrolu ve güvenceli istihdamı savunmaktadır.

    Ortaöğretimde Örgün Öğretimden 458 Bin Öğrenci Açık Liseye Yönelmiştir!

 

MEB’in 2013-2014 örgün eğitim istatistiklerine göre açık öğretim lisesinde okuyan öğrenci sayısı 1 milyon 12 bin 349 iken, 2014-2015 eğitim öğretim yılında bu sayısı belirgin bir artışla 1 milyon 470 bin 434’e çıkmıştır. Bu artışın temel nedeni muhtemelen TEOG sistemi nedeniyle istemediği halde meslek lisesi ya da imam hatip lisesine otomatik kaydı yapılan öğrencilerin bu okullarda okumak yerine açık liseye kayıt yaptırmalarıdır.

MEB’in resmi verileri 4+4+4 ile örgün eğitimin 12 yıla çıktığı tezinin koca bir yalan olduğunu göstermektedir. Sadece son iki yılda açık lisede okuyan öğrenci sayısının 458 bin kişi artmış olması bu görüşümüzü belirgin bir şekilde doğrulamaktadır.

 

     Eğitimde Tarihin En Büyük Siyasi Kadrolaşma Operasyonu Yapılmıştır

 

Yıllardır eğitim kurumlarını “parti şirketi” gibi yönetip, okulları “ticari işletme” haline getiren MEB, eğitim yöneticileri yıllarca sendikal-siyasal referanslarla belirlemiş, çok sayıda eğitim yöneticisi geçtiğimiz dönemde tasfiye edilerek, yerlerine yandaş sendika üyeleri getirilmiştir.

Bugüne kadar eğitimde yaşanan piyasa merkezli dönüşüm sürecinin karşısında engel olarak görülen tüm eğitim yöneticileri, başta Eğitim Sen üyeleri olmak üzere, tek tek tespit edilerek görevden alınmış, yerine yandaşlar atanmıştır. Görevden alınan eğitim yöneticileri ve yerlerine atananların sendikal aidiyetine bakıldığında tarihin en büyük siyasi kadrolaşma hareketinin yaşandığı görülmektedir.

Eğitim Sen, kurulduğu günden bugüne eğitim yöneticilerinin Bakanlık tarafından, hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın, sendikal ya da siyasal tercihlere göre belirlenmesi ve atanmasına karşı çıkmıştır. Eğitim yöneticilerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesi sürecinde siyasi referanslar değil, liyakat ilkesi temel alınmalıdır. Eğitim yöneticilerinin belirlenmesinde hiçbir baskı ve yönlendirmeye izin verilmemeli, her okul kendi yöneticisini, o okuldaki eğitim bileşenlerinin katılacağı demokratik seçimlerle yine kendisi seçmelidir. Siyasi torpille atanan bütün eğitim yöneticileri görevden alınmalı, haksız yere görevden alınanlar görevlerine geri dönmelidir.

 

     Eğitimde Zorunlu Rotasyon Uygulamasından Vazgeçilmelidir!

 

Milli Eğitim Bakanlığı eğitim politikalarındaki başarısızlığını sorgulamak yerine, her fırsatta eğitimcileri tasfiye adımları atmaktadır. Eğitim yöneticilerinin performansa dayalı çalışmaya bağlı olarak rotasyona tabi tutulmasının ardından sıra öğretmenlere gelmiştir. Öğretmenler açısından tarihin en büyük sürgünü anlamına gelen ve on binlerce öğretmeni yakından ilgilendiren, “öğretmenlere rotasyon” uygulaması için ilk adım atılmış, okullarda yeni ve kitlesel bir tasfiye için düğmeye basılmıştır.

Eğitim Sen, eğitimin bütün sorunlarında olduğu gibi, eğitim emekçilerine yönelik rotasyon dayatması konusunda da eğitim emekçilerin hak ve çıkarları doğrultusunda taraftır. 7 Haziran seçimleri sonrasında AKP’nin iktidardan düşmüş olması, 12 Haziran sonrası başlatılması düşünülen zorunlu rotasyon uygulamasının durdurulmasını gerektirmektedir. Yeni hükümet kurulana kadar öğretmene zorunlu rotasyon uygulaması durdurulmalıdır. Bu anlamda yeni kurulacak hükümetin eğitim emekçilerinin taleplerini göz önünde bulundurarak hareket etmesi gerekmektedir.

 

 

Eğitimde bunca olumsuzluklar yaşanırken, lise son sınıf öğrencilerimiz, bu olumsuzluklar içerisinde geleceklerine yön verecekleri üniversite sınavlarına gireceklerdir. Ereğli Eğitim-Sen Temsilciliği olarak sınava girecek tüm öğrencilerimize başarılar diliyoruz.