4. Endüstri Devriminin her alana etki edecek teknolojik bir devrim olduğunu söyleyen Yücel’in konuşmasında şu konulara değindi: “Öncelikle Zonguldak’ta ve Bülent Ecevit Üniversitesi’nde olmaktan mutluluk duyuyorum.
Üniversite personeline misafirperverlikleri için çok teşekkür ederim. Gördüğüm kadarıyla Bülent Ecevit Üniversitesi teknolojik alt yapısını güçlendirmiş ve güçlendirmeye ve yenilemeye devam ediyor. Bugüne kadar ki çalışmalarını tebrik ediyorum ve gelecekteki çalışmalarında başarılar diliyorum. 21. Yüzyılın paradigması etkileşimdir. Günümüzde dünya; eski ve yeni dünya olmak üzere ikiye ayrıldı. Eski dünyada siyasi sınırlar, fiziki sınırlar, ırksal sınırlar daha da çoğaltabileceğimiz resmi olan ya da olmayan pek çok sınır vardı. Yeni dünyada ise sonsuz bir etkileşim var. Her toprak parçasından, her ırktan; dünyanın bir ucundan diğer bir ucuna uzanan bir iletişim var. Yani yeni dünyanın hiçbir sınırı yok. Bunun en çarpıcı örneğini bize Facebook veriyor. Evet bana kalırsa dünyanın en büyük “devleti” Facebook. Yaklaşık beş milyon kullanıcısı var. Ve bu kullanıcılar aralarında hiç bir sınır olmadan etkileşim halinde. Bu etkileşimin zamanı, yeri ya da herhangi bir platformu da yok. Dünya, dijital çağdan 4. Endüstri Devrimine giriyor. Nedir bu 4. Endüstri Devrimi? Uber, Airbnb, Alibaba ve Facebook bunlar dünyanın en büyük dört şirketi. Uber dünyanın en büyük taksi(araba) kiralama şirketi fakat üstüne kayıtlı hiç araç yok. Airbnb, dünyanın en büyük emlak şirketi fakat üzerine kayıtlı bir toprak parçası yok; Alibaba, son yılların en çok konuşulan perakende şirketi. Bu şirketinde deposu yok elinde malı yok ama satışlarda dünyada lider durumda. Facebook, bana göre dünyanın en büyük yayın organı. Gazete, dergi, televizyon aklınıza gelen herhangi bir yayın. Ama bir içerik üretmesi gerekmiyor. Kullanıcı kendi içeriğini kendi üretiyor. İşte 4. Endüstri Devrimi bu. Sistemi kullanıcının yönettiği bir endüstri.”

Türkiye’de 4. Endüstri Devriminin henüz başlamadığını söyleyen Yücel: “Türkiye’yi konuşacak olursak biz bu devrimi henüz yaşamadık ama yaşanılması şart ve de kaçınılmaz. Çünkü bütün dünya bu devrimin içerinde. Dünya bugüne kadar 3 büyük endüstri devrimi geçirdi. Bunlardan ilki 1784’te buhar ve suyla çalışan makinelerin üretilmesi, ikinci devrim 1870’te elektriğin ve iş bölümün başladığı bir devrim; üçüncüsü de 1969’da elektronik aletlerin ve otomatiğin hayatımıza girdiği devrim, sonuncusu da 4. Endüstri devrimi yani siber fiziksel sistemlerin üretildiği devrimdir. Bu devrimin ham maddesi ise data(veri) dır. Bu devrimin bu kadar hızlı olmasındaki etkenler ise; anında, gerçek zamanlı, kişisel, hızlı, estetik, sınırsız, 7/24 veri temini gibi hizmetleri sağlıyor olması. 4. Endüstri Devriminin eğitime olan etkisini gelirsek. Kullanıcının istekleri ve tecrübesi önemli. Bu sistemde. Yani sistemin yol göstericiliği ya da dayatmaları değil kişinin istemesi ve kendi tecrübeleri önemli temeli oluşturuyor. Ülkemizde okullaşma çok fazla fakat bu yapılanmanın içinde öğrenme ne yazık ki geri planda kalıyor. İşte okullaşmayla öğrenme arasında maalesef pozitif bir korelasyon her zaman olmayabilir. Eğitim sistemimizi yeni dünya yapısına göre tekrar planlamamız gerekiyor. Tüm bunların arasında ki en önemlisi bence bu insana insanı anlatmamız gerekiyor. Teknolojik alt yapı ya da ilerleme elbette ki önemli ama insani çalışmalarımız bunların gölgesinde kalmamalı. İnsanlık için çalışmak, üretmek her zaman önceliğimiz olmalıdır” dedi.
Konferans sonunda konferansın anısına BEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hamza Çeştepe Gökhan Yücel’e plaket takdim etti.