Kısa adı GMİS olan Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Ahmet Demirci, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreter Hakkı Arslan, Genel Mali Sekreteri Adnan Tıska, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Satılmış Uludağ, Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti (ZGC) tarafından, düzenlenen bir yemekte ağırlandı.

ZGC’nin davetine Gazeteciler Derneklerinin başkanları ile çok sayıda gazeteci katıldı.

ZGC Başkanı Derya Akbıyık, bölgenin ve ülkemizin en önemli kurumlarından biri olan Genel Maden İşçileri Sendikası’nın yönetim kurulunu ağırlamış olmaktan dolayı mutluluk duyduklarını belirtti.

GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci ise gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) tarihinin en düşük sayıda işçisiyle en az üretimini gerçekleştirebildiğine dikkat çeken Demirci, “Birinci önceliğimiz TTK’nın işçi açıklarının giderilmesidir” dedi.

Demirci şunları söyledi;

“Bu nazik davetleri için Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti BaşkanıSayın Derya Akbıyık ve Yönetim Kuruluna teşekkür ediyorum.Öncelikle terör şehitlerimize ve maden şehitlerimizeAllah’tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.

 

ÜLKE OLARAK SIKINTILI BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ

 

Sizin de yakından takip ettiğiniz gibi göreve geldiğimiz günden bu yanayaklaşık bir yıldır yoğun bir gündem var.Bizim TTK, MTA ve özel sektördeki toplu iş sözleşmesi süreçlerimizdevam ediyordu.

Aynı dönemde üst üste genel seçimler yapıldı.Ardından terör olayları başladı.Komşu ülkelerde yaşanan ve ülkemizi doğrudan etkileyen istikrarsızlıklarher şeyi etkiledi.

Seçim süreçleri, seçim hükümetleri, yeni hükümetin kurulma süreci ve yeni bakanların göreve başlaması gibi olaylar bürokrasiyi tıkayan, devlet çarkını ağırlaştıran gelişmelerdir.

Böyle dönemlerde muhatap bulsanız da sonuç almanız zordur.

 

TTK, TARİHİNİN EN AZ SAYIDA İŞÇİSİYLE EN AZ ÜRETİMİNİ YAPIYOR

 

Bizim örgütlü olduğumuz madencilik sektöründe Soma Faciası ile başlayan yasal düzenlemelerin bitirilememiş olması bu süreçte büyük sorunlara neden oldu.Zonguldak, kamu ve özel sektörüyle ciddi bir bedel ödedi.Adeta üretim yapamaz hale geldik.

TTK, tarihinin en az sayıda işçisiyle çalışıyor ve 2015 yılında satılabilir üretim 1 milyon tonun altına indi.

Çalışma ve sosyal Güvenlik Bakanlığı Müfettişlerinin, Soma sonrasında iş sağlığı ve güvenliği konusunda yapılan düzenlemeleri abartılı uygulamaları da üretimin düşmesine neden oldu.

168 yıllık havza tarihinde kayda geçen hiçbir kazanın yaşanmadığı hidrojen sülfür gazı sensörleri yok diye üretim yapamadık.

Diğer taraftan özel sektör madenciliği de durma noktasına geldi.Soma sonrası yapılan yasal düzenlemelerle artan maliyeti karşılayacak olan Hükümet, ne yazık ki hala bu düzenlemeyi hayata geçiremedi.Özel sektörde sıkıntılar devam ediyor.

Bizim örgütlü olduğumuz özel sektör işyerlerinde de yani HEMA ve DENFA’da da iki asgari ücretin uygulanmamasından kaynaklanan sorunlar devam ediyor.

Türkiye Taşkömürü Kurumu, iki asgari ücret uygulamasını hemen hayata geçirdi ama en düşük taban ücretin 2 asgari ücret olması konusuyaklaşık 1 yıl uzadı ve 1 Kasım seçimleri öncesinde hayata geçirildi.Bu arada 2006 ve 2009 yıllarında işbaşı yapan vegruplu çalışan arkadaşlarımız da daimiye geçirildi.Başta milletvekillerimiz olmak üzere katkı veren herkesebir kez daha teşekkür ediyoruz.

 

BİRİNCİ ÖNCELİĞİMİZ TTK’NIN İŞÇİ AÇIKLARININ GİDERİLMESİDİR

 

Bugün itibariyle sendika olarak birinci önceliğimizTTK Genel Müdürlüğü’nün talep ettiği

3 bin 200 işçinin alınması ve işçi açıklarının giderilmesidir.

Sonrasında, çalışan sayısının 14 bin kişilik norm kadroya çıkarılması vekurumun istikrarlı bir şekilde çalışır hale getirilmesidir.

Özellikle yer altı madenciliğinin devlet eliyle yapılmasının gerekliliğison dönemde özelleştirilen maden ocaklarında yaşanan facialarlabir kez daha ortaya çıkmıştır.Madencilik, salt kâr mantığıyla yapılabilecek bir iş değildir.Özel sektörün devlet ciddiyetiyle çalıştırılması ve denetlenmesi şarttır.

TTK, TÜRKİYE’NİN MADENCİLİK OKULUDUR

 

168 yıllık üretim kültürüne sahip olan TTK,aynı zamanda Türkiye’nin madencilik okuludur.

TTK’dan vazgeçilebilmesi bu nedenle dahi mümkün değildir.

Taşkömürü, demir-çelik sektörünün, enerji sektörünün veağır sanayinin vazgeçilmez ana hammaddelerinden biridir. Stratejik bir üründür. Diğer yandan TTK, halen Zonguldak’ın ve bölgenin bel kemiğidir.Bu nedenledir ki TTK’ya işçi aldırmak için çaba harcamaksadece Genel Maden İşçileri Sendikası’nın değilZonguldak’taki tüm kurumların ve tüm kesimlerin görevidir.

Ve elbetteki bu görev, başta bölge milletvekillerimizin vesiyasi kadroların omuzlarındadır.

İşçi alımının sağlanması için vekillerimizle görüştük.Sağolsunlar iktidarı ve muhalefeti ile hep birlikte çalışıyoruz. Zonguldak’ta siyaset yapan herkesi bilgilendiriyoruz.Herkes meselenin farkında.

Demokratik kitle örgütleri, meslek odaları ve işçi-memur tüm sendikalarladaha yakın ilişkiler kuracağız.Başta maden işçisi arkadaşlarımız, emekli madencilerimiz olmak üzere

Zonguldak halkına ve Karabük’ü, Bartın’ıyla bölge insanınaher fırsatta bilgi vermeye, onları da bu mücadeleye dahil etmeye çalışıyoruz.Birlikte başaracağımıza yürekten inanıyoruz.

Aynı şekilde MTA’da da işçi açıklarının giderilmesi içinçalışmalarımızı sürdürüyoruz.

 

ZONGULDAK’IN SORUNU İŞSİZLİK

 

Zonguldak’ın ciddi sorunları var. Bunun en açık göstergesi göç ve azalan nüfusumuzdur.

2009 yılından bu yana Zonguldak eksiliyor.2009 yılında nüfusumuz yerinde saymış,

çünkü o yıl TTK’ya 3 bin işçi alındı.2009’dan 2016’ya kadaryaklaşık 50 bin kişi göç etmiş.

Sorun işsizlik.

Zonguldak’ta istihdam yaratacak yatırım yapılmıyor.Zonguldak’a yatırımcı gelmiyor.

Çünkü Zonguldak’ın ciddi ulaşım sorunları var.Karayolları bitirilemedi.Demiryolu açılışı sık sık erteleniyor.Ticaretin arttığı dönemlerde limanımızın yetersiz kaldığını gördük.

Havaalanımız normal standartlarda çalışır hale getirilemedi.Ulaşım sorunu çözülmeden teşviklerle bile sonuç almamız mümkün değildir.

Şehir içi ulaşım, yeni konut alanları, sosyal yaşam alanları, kent meydanı gibi şehirleşme sorunlarımız da var.Ve önemli sorunlarımızdan birisi de çevre sorunları.Çatalağzı-Muslu bölgesindeki enerji santralleri bölgeyi yaşanılmaz hale getirdi.

Mevcutların sıkı denetlenmesi ve teknolojik olarak geliştirilmesi gerekiyor.

O bölgede yeni santral projelerini doğru bulmuyoruz.

Mevcut santrallere bölgeden kömür alma mecburiyeti getirilmelidir.

Kömür ithalatına belirli miktarda fon konularakülke madenciliğine destek olunmalıdır.

Zonguldak ilimizin madenden tarıma, turizme tüm kaynaklarını değerlendirmek mecburiyetindeyiz.

 

İSTİHDAM BÜROLARI İLE İLGİLİ YASA TASARISI GERİ ÇEKİLMELİ

 

Hep Zonguldak üzerine odaklandık. Tabii ki çalışanlar olarak başka sorunlarımız da var.

İstihdam Büroları konusunda yapılan yasa çalışmalarına şiddetle karşı çıkıyoruz.

Türk-İş Başkanlar Kurulu olarak 24 Şubat’ta Bursa’da toplandık veeylem kararları aldık. Bu tasarının Meclis’ten geri çekilmesini istiyoruz.

Kıdem tazminatının her fırsatta dile getirilmesini de istemiyoruz.

Örgütlenme önündeki engellerin kaldırılmasını, taşeron uygulamasına son verilmesini istiyoruz”.

Konuşmanın ardından gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını da yanıtlayan GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci ile GMİS Yöneticileri, bir süre gazetecilerle sohbet ettiler.