Türkiye Komünist Partisi Zonguldak İl Başkanı Sami Baykut, 1 Mayısın işçi sınıfının ülke gündemine müdahalesinin günü olduğunu belirterek “sınıfın farklı kesimlerinden emekçilerin kendi sorunlarını ülkenin temel sorunlarına bağladığı, sömürü düzenine verilecek yanıtın ülkenin kaderiyle birleştirildiği gündür 1 Mayıs” dedi.
Baykut yazılı açıklamasına şöyle devam etti:
“2014 1 Mayıs’ında sınıfın gündemi; katilliği, hırsızlığı, yobazlığı, işçi düşmanlığı tescillenmiş iktidara direnmek iktidara direnmek, direnişi büyütmektir.
1 Mayıs 2013’ten bu yana yaşanan Reyhanlı Katliamı, Haziran Direnişi, sıfırlanan paralar, ayakkabı kutularındaki milyon dolarlar, Türkiye’nin başına çökmüş AKP’nin sermaye ve emperyalizm yanlısı yüzünü bir kez daha açıkça göstermiştir. Ne seçim sonuçları, ne olağanüstü hal uygulamaları, ne de çıkarılan yeni yasaklar bu gerçeği bir milim değiştirmemiştir.
AKP, baskının, kaba kuvvetin, şiddetin, cinayetlerin iktidarıdır.
AKP, acının, savaşın, terörün, katliamların iktidarıdır.
AKP, AVM’nin, TOKİ’nin, rantın, talanın ve yıkımın iktidarıdır.
AKP, tarikatların, cemaatlerin, yobazın iktidarıdır.
Ve AKP, adaletsizliğin, eşitsizliğin, çürümenin, patronun ve paranın iktidarıdır.
AKP iktidarları dönemindeki tüm yaşananlardan sonra normal olan hırsızın, katilin yargılanmasıydı. Normal olan, “diktatörlük sevdası, padişahlık hevesi bunları delirtmişti, halk islah etti “denmesiydi. Ülkenin bu şekilde yönetilebileceğine dair kanaatlerin yerle bir edilmesiydi, normal olan Bunlar olmadıysa ortada bir anormallik var demektir, ama anormallik halkta değil..
Memleketin her sokağında, her mahallesinde, her ilçesinde, köyünde, fabrikasında, iş yerinde, okulunda “boyun eğdiremeyecekler “ diyen milyonlar buharlaşmadı. Özgürlük isteyen, kardeşlik isteyen, huzur isteyen, barış isteyen, eşitlik ve adalet isteyen milyonlar akıl tutulmasına uğramadı. Güçlüye değil haklıya, zalime değil mazluma, yalana değil doğruya meyleden halkın vicdanı körelmedi.
Anormal olan, diktatöre, gayrı-meşru iktidara, AKP rejiminden medet umanlara prim vermektir. Çaresiz bırakmak, seçeneksiz bırakmak, yol göstermemek Komünistlerin işi değildir. TKP haklın aklına ve vicdanına güveniyor.1 Mayıs’ta akıl ve vicdan, direnç ve kararlılık ile buluşsun diye halkımızı meydanlara çağırıyor.
Özelleştiren, işsizleştiren AKP iktidarı son olarak enerji kuruluşlarına gözünü dikti. Türkiye’nin ve Zonguldak’ın ilk gözbebeklerinden ÇATES’de bu satış furyasında toplun ağzında. ÇATES satılacak (yandaşlara peşkeş çekilecek diye okuyun)ve sıra TTK’nın satılmasına gelecek; niyetleri bu.. İşine, aşına, çocuklarının geleceğine sahip çıkma savaşı veriyor ÇATES ve TTK işçisi. Zonguldak; esnafı, çalışanı, emeklisi, işsiziyle tümüyle yokluğa, açlığa mahkum edilmek istendiğini görerek geçmişte olduğu gibi bugün de ayağa kalkmalı, AKP iktidarına hak ettiği dersi vermelidir.
1 Mayıs 2014,Kızılay’ın TEKEL’inden Gezi’nin Haziran’ına uzanan Direnişin yeni bir evreye geçişinin tarihi olmalıdır, olacaktır…
İşçi sınıfı, AKP rejiminden medet uman güçleri yalnızlaştıracak, gayrimeşru iktidara karşı tek meşru yolun direniş olduğunu gösterecektir.”
