Suriye'de devam eden Fırat Kalkanı Harekatı'nda, El Bab'ın Suflaniyah bölgesinde, IŞİD terör örgütü tarafından gerçekleştirilen bombalı saldırı sonucu 5 askerimizin şehit olması, 9 askerimizin ise yaralanması nedeniyle yazılı bir açıklama yapan CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu,  Yanlış dış politika, dış politikadaki mezhepçi anlayış, bir kaç ay sonrasını dahi göremeyen analizler ve adına `stratejik derinlik` denilen rüyalar ülkemize ve halkımıza çok acılar yaşatmış, yaşatmaya da devam etmektedir. `Şam’a gideceğiz, Emevi Camii'nde namaz kılacağız` diyenlerin, Süleyman Şah Türbesinden bir gece vakti çekildiğine şahit olduk. Emevi Camii’nde namaz kılmaktan türbe taşımaya gelen süreçte savunulan tezlerin tam aksi gerçekleşti. Stratejik derinlikte boğuldular bunun acısını tüm halkımız yaşıyor. Kabul etmeleri zor olsa da, sürecin tekrar, Esed`ten Esad`a dönebileceği ortadadır. Olan bu ülkeye ve bu ülkenin evlatlarına oldu, hatalı politikaların bedelini ülkemiz ödedi.” Dedi.

 

Turpcu açıklamasına şöyle devam etti:

`Yurtta sulh, cihanda sulh` gibi tüm dünyaya miras olan Atatürk'ün dış politikası terk edilmiş; sonucunda gencecik evlatlarımız, haritada bile yerini bilmedikleri topraklarda şehit düşmektedir. Bu saldırıları kimler gerçekleştiriyor, zamanında bu dış politikanın mimarı tarafından `birkaç öfkeli sünni genç` olarak nitelendirilen radikal örgüt mensupları gerçekleştiriyor. Şimdi hükümetin en yetkili kişileri `Suriye politikası baştan beri yanlıştı` itirafında bulunmaya başladılar. Bunu hükümet yeni anlasa da biz bunu başından beri zaten söylüyoruz, yıllardır `yanlış yoldasınız` diyoruz, ancak sanki boş duvarlara konuşuyoruz.”

 “TEHDİTLER VE SORUNLAR BİR PARTİNİN TEK BAŞINA ÜSTESİNDEN GELEBİLECEĞİNİN ÇOK ÖTESİNDEDİR”

 

“Daha öncede söylediğim üzere ülkemiz artık AKP istese dahi düzeltilemeyecek bir noktaya doğru gidiyor. AKP keşke, başkanlık için didindiği kadar, ülkenin şuaınki durumunu düzeltmek için uğraşsa.  Hiçbir şey olmasa bile AKP`den önceki Türkiye yeterdi bize, artık o noktaya geldik!

Ülkemizin karşı karşıya bulunduğu tehditler ve sorunlar bir partinin tek başına üstesinden gelebileceğinin çok ötesindedir. Kutuplaştırma ve gerilim siyaseti ile beslenen bu anlayış, ülkemiz için en büyük tehlike durumundadır. Ülkemiz iç siyasette, dış politikanın her alanında ve ekonomide sıkışmış durumdadır. Mustafa Kemal Atatürk şahsi hırsları için bir milleti ateşe atacak bir devlet adamı değildi. O yüzden bu kadar büyük bir liderdir. O yüzden hala tüm sorunlarımızın çözümü Büyük Atatürk’ün gösterdiği yoldur. Ülkemizi bu ateş çemberinden ancak ortak akılla ve ulusal birliği sağlayarak çıkarırız. Bu düşüncelerle, Şehitlerimize Allah`tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum, başta ailelerimiz olmak üzere tüm milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum.”