Kdz. Ereğli'nin ciğerini söken bir olay vardır. Bilenler çok iyi bilir ki, Ereğli-Kandilli arasındaki 17 kilometrelik demiryolu, uzun yıllar kömür ve işçi nakli hizmeti verdi. ta ki, kömür naklinin karayolları ile de yapılması yönündeki ihale açılıncaya kadar. O ihale sonrasında karayolu ile rekabet edemeyen ya da ettirilmeyen bu demiryolu daha sonra devre dışı kalmıştı. Demiryolunun devre dışı kalmasını fırsat bilenler de, 2010 yılında DDY'nin arazilerini hazineye devrederken, demiryolunu söktürdüler ve var olan tarihi buharlı lokomotifi de oksijen kaynağı ile cayır cayır kestirerek, MKE'ye hurda olarak gönderdiler.

Oysa, 15 Mayıs 1965 yılında hizmete giren Erdemir'in ülke demiryoluna bağlanması için Arifiye-Ereğli demiryolu projesi de vardı. Diğer yandan Cumhuriyet'in ilk yıllarında Ankara-Filyos, Filyos Ereğli demiryolu projesi de başlatılmış bu demiryolu ağı Zonguldak'a kadar ulaşmıştı. Ereğli'yi Zonguldak'a bağlayacak olan Armutçuk-Kozlu prjoesini gerçekleştirmek için kimse harekete geçmemişti. 

1965 yılında havaalanına sahip Erdemir, 1992'deki kazadan sonra kapatılan havaalanı ile hava ulaşımına kapanırken, 2010 yılında da var olan demiryolunu da kaybetti.

Yıllar yılları kovaladı ve DDY'nin arazileri üzerinde bir çok kurum inşa edildi. Kandilli'ye (Armutçuk) demiryolu güzergahında da akla mantığa uymayacak ve hatta devletin malını da koruyamayan tasarruflar yapılırken, geride kala kala bir tek Kırmacı (Kemer) Mahallesi'nedeki lokomotif-vagon tamirhanesi kaldı. İşte bu tamirhane her nasılsa bir şekilde korundu. Yıkmaya kalkanlar bila oldu da, eski Valilerden Erdal Ata, Kocaali Üniversitesi'nden uzmanlar getirtip proje yaptırmaya bile çalıştı. O proje yapıldı mı bilen yok. Bir ara Ereğli Belediyesi'ne tahsis de edilen tamirhane, Milli Eğitim'in itirazı sonucunda belediyenin elinden uçup gitti. Tamirhane Ereğli'de ama, sahibi Milil Eğitim. DDY'nin arazi ve malları kapanın elinde kaldı ve yok oldu bu şekilde.

Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş, Kaymakam İsmail Çorumluoğlu, Belediye Başkanı Halil Posbıyık ile birlikte tamirhaneye gitti ve inceledi. Böyle bir binanın yıkılamayacağını söyleyen Vali Bektaş, bu tür tarihi binaların otel olarak değerlendirilidğini İtalya'da yaptığı gezide gördüğünü vurgulayarak "Otel de olabilir" dedi. Bu arada Milli Eğitim yetkililerine "Bu binayı bize verir misiniz?" diye soran Vali'ye "Hayır!" yanıtı verildi. Binanın çok yönlü değerlendirilmesi yönündeki ortak kararda, Belediye Başkan Yardımcısı Haluk Okur hazırladığı projelerden örnekler de gösterdi. Son olarak, binanın tarihi özelliği dikkate alınarak, taş kaplama üzerinde duuldu. Bu konuda Manisa'da yapılmış örneklerin incelenmesi ortak görüş ve düşünce olarak öne çıktı. 

Haber: Eyüp Bektaş