* Gazeteci-Yazar Mustafa Balbay 1000 günden bu yana tutuklu. Tutukluluğun cezaya dönüştürüldüğü iddialarının tartışıldığı ülkemizde Balbay'ın milletvekili seçilmesine rağmen de tutukluluğunun devam etmesi sadece ülke içinde değil, dünyada eleştiri konusu oluyor.

Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin Zonguldak Şube Başkanı Ali Ayaroğlu da aynı konuda yaptığı yazılı açıklamada yaşananların 12 Eylül faşizmini arattığını öne sürdü. Ayaroğlu açıklamasında şu görüşleri savundu:

'5 Mart 2009 günü sabah erken saatlerde Ergenekon soruşturması kapsamında ifadesinin alınacağı bildirilerek önce gözaltına alınan, daha sonra tutsak edilen Mustafa Balbay, bugün tutukluluğunun 1000'inci gününde...
Sevgili Balbay tam 1000 gündür ailesinden, çok sevdiği okurlarından, Gazetedeki çalışma arkadaşlarından, sevdiklerinden ve Cumhuriyet sevdalılarından tam 1000 gündür ayrı. Açık tanımla Silivri'de tutsak.

İzmirli seçmenleri onu milli iradenin temsil edildiği Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görev yapması için seçtiler. Bugün Milli irade yok sayılıyor. O 1000 gündür, tutsak olarak olarak Silivri Zindanlarında onuruyla direniyor. üç kitap yazıp sesini dosta düşmana duyurmaya çalışan Balbay, milli iradenin tecelli etmesini bekliyor.

Bugün Türkiye'de 70'e  yakın  gazeteci cezaevlerindedir, gazeteciler hakkında 10 bine yakın dava mahkemelerde devam etmektedir. Türkiye son on yılda keyfi tutuklamaların sürekli yaşandığı bir ülke haline gelmiştir. Bu olumsuzlukların birinci derecede sorumlusu AKP iktidarı ve onun yalaka basındır.

Basın ve ifade özgürlüğünden yana olan gazeteciler örgüt üyesi muamelesi görmüştür. Ergenekon davasında yargılanan gazeteci Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan ile birlikte cezaevlerinde tutuklu bulunan arkadaşlarımıza hergün yenileri eklenmektedir. Bu da Türkiye için ve elbette ki ülkemizi yöneten iktidar için yüz karası bir durumdur. AKP gündeme getirdiği  'tarihinle yüzleş' söyleminde ciddiyse ilk önce Türkiye Cumhuriyeti Mustafa Balbay  ve  tüm tutsak edilen gazetecilerle yüzleşmelidir. AKP'nin yüzleşmesi soyut, sahte ve siyasidir. AKP basını böldüğü gibi toplumu da bölüp parçalamaktadır. Bugün yaşananlar  12 Eylül faşizmine rahmet okutmaktadır.

ÇGD olarak, tutuklu tüm meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını ve tutuksuz yargılanmalarını talep ediyoruz.'