Kdz. Ereğli'nin ulaşım konusundaki şanssızlığı artarak devam ediyor. Kent, daha önce havaalanı ve denizyollarına açık iken, şimdi Kandilli demiryolunu da yitirdi.

Karadeniz Ereğli deyince akıllara öncelikle Uzun Mehmet ve kömür gelir. Ardından da Türkiye'nin en önemli demir çelik kuruluşu olan Erdemir öne çıkar. Limanları, boru profil fabrikaları, tersaneleri ile ağır sanayi kenti olan Kdz. Ereğli'de, yaklaşık 20 yıl önce İstanbul-Hopa seferlerini yaparken Ereğli limanına da uğrayan feribotun da vardı. Diğer ulaşım araçlarından havaalanına da sahiptir Kdz. Ereğli o yıllarda. Erdemir'e ait bir havaalanına küçük uçaklar inip kalkabiliyordu Kdz. Ereğli'de. Ulaşım konusunda fakirleri oynayan kentimizde 1965 yılında üretime başlayan Erdemir'in halen daha demiryolu ağına bağlanamaması çok ilginçtir. Erdemir demiryoluna denizden gemilerde vagonları Zonguldak'a taşıyarak götürüp getirmektedir. Erdemir ile Kandilli arasındaki DDY'ye ait demiryolu'nun Kozlu'ya veya Adapazarı Arifiye'ye bağlanması beklenirken, mevcut 16 kilometrelik demiryolu sökülmüş, tarihi buharlı lokomotifi de kesilerek hurdaya gönderilmiştir. Kdz. Ereğli'nin o tarihten bu güne Düzce karayolu bağlantısı da tam bitirilememiştir. Kdz. Ereğli'nin sanayi kenti olmasına rağmen ulaşım konusundaki çözümlenemeyen sorunları, kentin sosyo-ekonomik gelişmesine en büyük engel olarak öne çıkmaktadır.

Karadeniz Ereğli'nin sosyo-ekonomik yapısının dışında tarihten aldığı büyük ve zengin kültürün, ulaşım olanak ve araçlarının geliştirilmesiyle çok daha önemli hale gelmesi bölgenin bir bütün halinde gelişmesine büyük katkı ve yarar sağlayacak olmasına rağmen, ülkeyi yönetenler kentin geleceğini aydınlatacak ulaşım konusuna gereken desteği vermemektedirler. Ülkenin dört bir yanında otoyollar, köprüler, viyadükler, metrolar inşa edilirken, ağır sanayi kenti Kdz. Ereğli'nin çevre yolları bile gündeme getirilememektedir. Zonguldak'a can veren Uzun Mehmet'in kömürü bulduğu Köseağzı'na bir viyadük yaparak ulaşım sorununun çözümlenememesi bölgeden giden katma değerlerin geri dönüşümündeki yoksulluğun en büyük gerçeğidir.

Kdz. Ereğli'de 20 yıl önce havaalanı vardı. O tarihten bu yana teknoloji öyle ileri boyutlara ulaştı ki, uçakların daha kısa mesafelerde kalkış ve inişlerine kadar elde edilen kazanımların yüzünü batıya çeviren Kdz. Ereğli'nin bir kez daha havaalanı konusunu tartışmasının zamanının geldiğini ortaya koyuyor. Kdz. Ereğli'de, hatta Akçakoca'da sanayi ve turizm açısından büyük bir gelişmenin işareti olacak havaalanı konusunda Erdemir'in de, önceki genel müdürlerinden Kerim Dervişoğlu'nun hazırlattığı projeyi raftan indirmesi, kente yapılacak en önemli hizmetlerin başında gelmektedir.

Erdemir havaalanının kapanmasına neden olan uçak kazasıyla ilgili haberi 20 yıl sonra kendi arşivlerimizden çıkararak bir kez daha gündeme taşımak istiyoruz. Keşke bu haber kazayla ilgili olmasaydı. Ancak o gün Erdemir havaalanı kapandı ve bir daha açılmadı. Erdemir veya bir başka kurumun veya bu konuda öncülük yapacak olanların Ereğli'ye veya bu çevreye kazandıracakları bir havaalanının yaşadığımız kente olan bir borcumuzu ödeme anlamında da çok anlamlı olacağına vurgu yapmak istiyoruz.

İŞTE 20 YIL ÖNCEKİ HABER

Satılacaktı, yere çakıldı   İki kişinin canını aldı

Uçak kazasında ölen pilot ve yardımcısı yanarak can verdi. Erdemir Genel Müdürlüğüne ait uçak Cumartesi günü saat 17.30'da düştü.

*Önceki gün Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalarına ait özel uçak, saat 17.30 sıralarında piste iniş yapmaya çalışırken, bilinmeyen bir sebeple yere çakılarak iki kişinin ölümüne neden oldu.

Uçak kazası ile ilgili olarak, Erdemir Hava Alanı yetkililerinden aldığımız bilgilere göre, uçak normal iniş halinde iken, sebebi henüz bilinmeyen bir nedenden ötürü düştü. Havaalanı yetkilileri uçak pilotu Bahattin Limdar'ın ikaz vermediğini, inişin gayet normal olarak sürdürüldüğünü belirtirken, kara kutunun açılmasından sonra kesin sonucun öğrenileceğini açıkladılar.

Cumartesi günü meydana gelen uçak kazasında uçak pilotu Bahattin Limdar ile yardımcı teknisyeni Ali Akküllah yanarak olay yerinde can verdi.

Olayın hemen ardından hava alanına gelen Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili bir açıklama yapmanın mümkün olmayacağını belirtti. Daha sonra Ulaştırma Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'ne bağlı iki uçak mühendisi Ereğli'ye geldiler. Ereğli'de çeşitli incelemelerde bulunan Can Uslu ile Haydar Yalçın burada yaptıkları inceleme sonuçlarını bir rapor halinde yetkililere ileteceklerini belirttiler.

Cumhuriyet Savcılığına teknik bilgi veren yetkililer kesin sonucun rapor halinde iletileceğini düşüşün kesin nedeninin araştırma sonucu ortaya çıkacağını ifade ettiler.

Olayla ile ilgili incelemeler Cumhuriyet Savcılığı tarafından sürdürülüyor.

             14 Eylül 1992-Pazartesi Önder Gazetesi.