CHP Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Zonguldak Denetmeni ve Isparta Milletvekili Mevlüt Coşkuner, beraberinde CHP Afyon Milletvekili Halil Ünlütepe ve CHP Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan ile birlikte Zonguldak'a gelerek bir dizi ziyaret gerçekleştirdi.
CHP'li milletvekilleri, öncelikle Zonguldak Belediye Başkanı İsmail Eşref'i ziyaret ederek, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk'ün de katıldığı Belediye Yemekhanesi'nde yemek yediler. Ardından CHP İl Başkanlığı'nı ziyaret eden milletvekilleri, İl Başkanı Osman Yayla ile açıklama yaptılar.
İl Başkanı Osman Yayla, bundan sonraki süreçte hedeflerinin vatandaşa tek tek doğruları anlatacaklarını belirterek şöyle konuştu;
"YA BİZ ANLATAMADIK,
YA ONLAR ANLAMADI"
"Referandum neticesinin değerlendirilmesi ve ayrıca bundan sonraki süreç içerisinde İl ve İlçe örgütleri olarak, belediye yönetimleri olarak ne yapabiliriz ve daha iyi başarılara hangi tür bir çalışma götürebilir bunu beraber birlikte karar vereceğiz. Milletvekillerimiz bizi bilgilendirecek. Onların bilgilerinden yararlanacağız. Düşünceleriyle bizim kendi düşüncelerimizi harmanlayacağız. Kesinlikle Cumhuriyet Halk Partisi önümüzdeki seçimde iktidar olacaktır. Bunun yollarını, metotlarını belirledik. Bu yolda daha hızlı hedefe nasıl varırız, bunu beraberce görüşeceğiz. Vekillerimiz de bu yolda ki düşüncelerini de sizlerle paylaşacak. Geriye doğru dört seçimi irdelersek CHP'nin hangi noktaya geldiğini anlamak çok kolay olur. Bu seçimde hayır oyu verene de, evet oyu verene de teşekkür ediyoruz. Onlar bu ülkenin sahipleridir. Biz demokrasi kurallarına inanan insanlarız. Belki biz anlatamadık ya da onlar anlamadılar. Bundan sonra ki süreçte yılmadan doğruları anlatacağız. Hedefimiz budur, bunun dışında CHP'nin şimdiye kadar da başka hedefi olmamıştır. Hayır oyu veren seçmenlerimizi her zaman partimiz çatısı altında mücadeleye çağırıyoruz."
Ardından söz alan CHP MYK Üyesi, Zonguldak Denetmeni ve Isparta Milletvekili Mevlüt Coşkuner, CHP olarak genel seçimde en alta kadar örgütleneceklerini belirterek şunları söyledi;
"AKP MUHTARLARA
TEŞEKKÜR YAZISI GÖNDERİYORMUŞ"
"12 Eylül referandum sürecinde Zonguldak'a gelemedik, bundan dolayı sizlerden özür dilerim. Partimizin bize verdiği görevleri her alanda yapmaya hazırız. Bilindiği ülkemiz önemli bir süreçten geçmektedir. Bizde üzerimize düşen görev itibari ile Zonguldak'a gelerek fikir alışverişinde bulunacağız. Önümüze baktığımızda nelerin yapılması gerektiği anlamında fikir beyanlarında bulunacağız. Bilindiği AKP hükümeti kendince bir yol çizmektedir. Bu yolun doğruluğunun olup olmadığı belli değilken, kendilerince yaptıkları bu yolda kendinden olanlar ya da olmayanlar olarak insanlara bakıyorlar. Hatırlanacağı gibi Başbakan 'taraf olmayanlar bertaraf olurlar' diyerek toplumu büyük bir baskı altına almıştır. Bu ülkenin üzerinde emeği geçenleri de unutuyorlar. O yüzden muhtarlara baskı yapılarak referandumun sonucuna etki etmişlerdir. Muhtarlara özellikle talimat verilerek mahallelerdeki fakir fukaralar bulunup, onlara yardımlar yapılmıştır. Muhtarlarımıza şimdi de teşekkür yazıları yazarak adreslerine gönderiliyormuş. Biz 12 Eylül referandumu sürecinde nerede hata yaptık nerede yanlış yaptık diye mütealamızı yaparız. Halkımıza neden evet dediniz ya da neden hayır dediniz gibi bir bakış açımız asla olamaz. Bu anlamda halkı yargılamıyoruz. Biz demokrasiye inanan insanlarız. Biz sözde demokrasi değil, özde demokrasiyi yaşayan bir partiyiz. Öyle laf olsun torba dolsun diye demokrasi denilmez. Demokrasi bugün düşünce özgürlüğünden 48 yazar ve gazetecinin hapishanede olması mıdır? Bunun neresinde demokrasi var?"
"BİZ KENDİMİZİ İFADE EDEMEDİK"
"Bugün anayasa değişikliği altında 26 maddeyi halkın önüne sundular. Bunun 24 maddesi uyduruk maddelerdir. 2 madde kendilerini kurtarma mahiyetli olup, kendilerine meydan okuyanlara hadi bakalım hodri meydan diyorlar hakim ve savcıları arkalarına alarak. Bu mudur demokrasi? Sonra yine bayanlara yönelik pozitif ayrımcılık yapıyoruz onları iş hayatına ve topluma kazandırmak istiyoruz diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sonra gittiği evlilik törenlerinde 3 tane çocuk yapın diyor. Kendi sözleri ile çeliştiğini ya farkında değil ya da bilerek bunu diyor. 3 tane çocuk yapın derken bayanlara bol bol çocuk yapın evinizden dışarı çıkmayın. Sizin işiniz çocuk yapmak ve eve kapanmaktır diyor. Hani nerede bayanlara pozitif ayrımcılık? Evli çiftere 'çocuk yapın' derken mi demek istiyor acaba? Başbakan kendi anayasası ile çelişmektedir. Referandum sonrasında da çıkıp okyanus ötesinde adını nedir bilmem, birisine teşekkür ediyor. Bugün işçiler zam istiyor. Şimdi onlarda okyanus ötesine mektup yazarak maaşlarına zam yapılması talebinde mi bulunacaklar? Evet, biz 12 Eylül referandumun analizlerini yapıyoruz. Doğu ve Güneydoğu'daki vatandaşlarımızın bilinçlenmesi için çalışmalar yapacağız. Oradaki tablo bambaşka bir vaziyettedir. Onunla ilgili sizlere çeşitli örnekler anlatabilirim. Hepside yaşanılmış ve gerçek olan örneklerdir. Biz CHP olarak genel seçimde en alta kadar örgütleneceğiz. Sokaklarda örgütler kurup, hane hane herkesin kapısına gideceğiz. Artık bize ana muhalefet gömleği dar gelmektedir. Biz iktidar partisi olma yolunda emin adımlarla halkımız ile birlikte önemli ve ciddi bir yola baş koyduk."