23 Kasım 2009 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilen Kdz.Ereğli Tersaneleriyle ilgili araştırma önergesine aradan geçen 8 aya rağmen gündeme alınmadığını belirten CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, verilen önerge ile istenilen “araştırma komisyonunun” da kurulmadığına dikkati çekti.

Köktürk, tersaneler bölgesinde son yaşanan üzücü kazada 4 işçinin hayatını kaybetmesinin ardından AKP hükümetini bir kez daha duyarlı olmaya çağırdını vurgulayarak, “Ne yazık ki Ereğli’de yaşanan son olay 4 emekçimizin ölümüyle bazı emekçilerimizin yaralanmasıyla sonuçlandı. Bir kez daha AKP hükümetini duyarlı olmaya çağırıyor, tersaneler ile ilgili mutlaka bir araştırma komisyonunun kurulmasını talep ediyoruz” dedi.

 

İŞTE O ÖNERGE

Köktürk’ün 23 Kasım tarihinde verdiği önerge şu şekildeydi: 2007 yılından 2008 yılı başına kadar Tuzla Tersaneler bölgesinde meydana gelen yoğun iş kazası ölümleri ve diğer sorunlar nedeniyle Tuzla Tersaneler bölgesine yönelik olarak Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuş ve Komisyon çalışmalarını tamamlayarak rapor aşamasına getirmiştir. Ancak, yaşanan sorunlar sadece Tuzla Tersaneler Bölgesine münhasır olmayıp, Karadeniz Ereğli’de faaliyet gösteren tersanelerde de büyük sorunlar yaşanmaktadır. Bu sorunlar hem bölgedeki çalışma barışını, hem de bölgenin ekonomisini çok ağır bir şekilde etkilemektedir. Kriz gerekçesiyle Erdemir’de çalışan işçi ücretlerinin geriye çekilmesi ve Erdemir’de çalışan işçi sayısının azaltılması nedeniyle sarsılan Kdz. Ereğli ekonomisi, birkaç yıl öncesinde önemli bir istihdam kapısı ve yeni bir umut olarak gösterilen tersanelerdeki büyük olumsuz gelişmeler nedeniyle de ciddi bir sarsıntı yaşamaktadır.

 

EN FAZLA ETKİLENEN

EMEK KESİMİ OLDU

Kdz. Ereğli bölgesinde 8 adet tersane bulunmaktadır. Bu tersanelerin büyük bir bölümü 2009 yılı başlarından itibaren yoğun işçi çıkarmalarla basının ve bölgenin gündemine taşınmıştır. 2008 yılında yaklaşık 6 bin civarında işçi çalışmakta iken, bugün itibariyle çalışan işçi sayısı 2 binler civarına düşmüştür. Ayrıca bölgedeki tersanelerden yarısı tüm çalışanlarını çıkartmak suretiyle faaliyetlerini durdurmuştur. Konuya yakından bakıldığında; yaşanan sorunlarda en fazla emek kesiminin mağdur olduğu görülmektedir: Son derece tehlikeli iş kolu olan sektörde; binlerce işçinin işten çıkarıldığı, çalışan işçilerin ücretlerini zamanında alamadığı, ücretlerinin bordrolara tam olarak yansıtılmadığı, bordrolara eksik yansıyan ücretler nedeniyle işçilerin pek çok açıdan mağdur olduğu (Emeklilik gelirine eksik yansıması, işten çıkartılma halinde işsizlik ödeneğinden eksik yararlanma, iş kazaları ve ölüm hallerinde uğranılan zararın eksik hesaplanması v.b.gibi.) çalışan işçilerce yoğun bir şekilde gündeme getirilmiştir, getirilmektedir.

 

YAYGIN BİR HALDE

Ayrıca alt işverenlik (taşeronluk) uygulamasının iş hukukunda istisna olmasına ve sadece “Mal ve hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerde ve asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereğiyle teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde” başvurulması gerekirken, tersanelerde, yasanın kapsamı dışında yaygın bir hale geldiği, bu durumun da bireysel işçilik haklarını büyük oranda kısıtladığı (daha düşük ücret, temel bir insan hakkı niteliğinde kabul edilen sendika, toplu sözleşme ve grev haklarından, işçi sağlığı ve iş güvenliği mevzuatı hükümlerinden genel olarak yoksun kalmaları, işe iade davasıyla ilgili olumsuzluklar)  görülmektedir. Bunun yanı sıra iş akitleri sona erdirilerek işten çıkartılan işçilerin ihbar ve kıdem tazminatı gibi iş hukukundan doğan haklarını büyük oranda alamadıkları yaygın bir şekilde ifade edilmektedir. Bu durum yukarıda da belirttiğimiz gibi Kdz. Ereğli’de çalışma barışını, ekonomik ve sosyal barışı bozan, kanayan büyük bir yara haline gelmiştir.

 

Dolayısıyla, iş hukukunun aynı zamanda kamu düzenini ilgilendirmesi, iş barışının ve sosyal – ekonomik barışın sağlanmasının sadece işçi ve işverenin değil aynı zamanda devletin temel görevi olması nedeniyle, bu sorunların araştırılmasını ve nedenlerinin saptanarak çözüm yollarının bulunması konusunda bu önergenin TBMM Başkanlığına sunulması gereği doğmuştur.

 

Ayrıca bölgedeki tersanelerin yarısının şu an kapanma noktasına gelmesi de, tersaneler sektöründe yaşanan bu sürecin nedenlerinin ve çözüm yollarının da araştırılması gereğini doğurmuştur. Yine tersanelerdeki yoğun taşeronlaşma nedeniyle tersane sahipleriyle taşeron firmalar arasında da ciddi sorunlar yaşanmaktadır.

 

Yukarıdaki nedenlerden ötürü gerek işten çıkartılan, iş yasasının ve anayasanın emredici hükümlerine aykırı şartlarda çalışan ve haklarını alamadıkları için büyük mağduriyet yaşayan işçiler, gerekse bir kısım tersanelerin kapanma noktasına gelmesi nedeniyle tersaneleri bu noktaya taşıyan süreç ve taşeronlaşmanın yarattığı diğer sorunlar açısından Kdz. Ereğli Tersaneler Bölgesi için alınacak tedbirlerin tespiti amacıyla, Anayasa’nın 98. ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri gereğince meclis araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz”