Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, iç savaşın yaşandığı Suriye'ye yardım yapılması konusunda, "Hatay sınırında 14 bine yakın misafir ağırlamaktayız. Bu rakamın 500 binlere tırmanabileceği öngörülüyor. Bunun için tedbirlerimizi aldık" diye konuştu.
Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, genel merkez yöneticileri ile birlikte Kızılay Derneği Zonguldak Şubesi'ni ziyaret etti. Kızılay Derneği Zonguldak Şube Başkanı Nihat Aygün'e yaptıkları çalışmalar için teşekkür eden Akar, iç savaşın yaşandığı Suriye'ye Kızılay tarafından yardım yapılması konusundaki sorulara cevap verdi.
Zonguldak ziyareti kapsamında hoş karşılandıklarını ifade eden Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, "Türk Kızılayı son yıllarda oldukça etkin bir vaziyettedir. Bu durumu daha da güçlendirip Türkiye sathına yayma gayreti içerisindeyiz. Türk Kızılayı olarak Suriye'de ısınan havadan etkilenip göçmen durumuna düşmüş ve düşecek olan misafirleri ağırlamak için her türlü tedbiri almaya hazırız. Hatay sınırları içinde 7 tane büyük kampımız var. Çadır kentimiz var. Burada şu anda 14 bine yakın
misafirimizi ağırlamaktayız. 1 buçuk yıla yakın süredir 10 bin kişiyi orada ağırlamaktayız. Kamplarımızın idaresi valiliğe aittir, lojistiği Kızılay tarafından karşılanmaktadır. Psiko-sosyal ve hatta eğitime varana kadar Kızılay tarafından desteklenmektedir. Önümüzdeki günlerde daha fazla misafirin Hatay Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye geçmesi beklenmektedir. Bu sayının 500 bine kadar tırmanabileceği öngörülmektedir. Bundan bir müddet evvel BM Afetler ve Göçler İle Mücadele Genel Sekreter Yardımcısı bizimle
görüşme yaptı. Bizim kapasitemize göre orada hazırlık yapacaklarını söyledi. Türk Kızılayı ile istişarede bulunularak gerekli tedbirleri almış olduk" diye konuştu.
Türk Kızılayı'nın önemli bir kuruluş olduğunu ifade eden Akar, "Umduğumuzun üzerinde bir göçmen akımına sahne olursa sınırımız, bunların devletimizle birlikte gelecek olanların her türlü ihtiyaçlarını, iaşelerini ve ibadelerini sağlamaya gayret edeceğiz. Türk Kızılayı olarak bunu yapmaya muktediriz. Misyonumuz gereği devletimizin yanında çalışmaya gayret ediyoruz" dedi.

"KAN VERMEK İNSANI GENÇLEŞTİRİR"
Kan merkezlerinin müdürleri ve bölge müdürleri ile bir araya geldiklerini ifade eden Ahmet Lütfi Akar, "Türk Kızılayı'nın önemli misyonlarından birisi de Türkiye'nin kan ihtiyacını güvenli bir şekilde sürdürmektir. 2005 yılında başladığımızda Türk Kızılayı dünyanın bütün ülkelerinden gerideydi. Bütün yurt dışı seyahatlerimizde baktığımız zaman hep bizden ileride teknolojiler görürdük. Allah'a şükürler olsun, bugün kan merkezlerimiz dünyanın en ileri teknolojisi ile donatıldı. O gün geri olduğumuz ülkelerin ilerisine geçmiş vaziyetteyiz. Halkımıza da bu bağışı sağladıkları için teşekkür ediyorum. Kötü hastalıkların bulaşması ihtimalinin az olması da bizim halkımızın inancı ve yaşama biçiminden kaynaklanmaktadır. Kan vermek asla ve asla insanı zaafa uğratan, zayıftatan bir husus değildir. Aksine sağlık veren, hayat veren, insanı gençleştiren bir tutumdur. Allah rızasını artıran bir olaydır" şeklinde konuştu.
Akar, Türkiye'nin kan ihtiyacının 1 milyon 800 bin olduğunu ifade ederek önümüzdeki yıl bu rakama ulaşacaklarını ifade etti.

"ÇADIR STOĞUMUZU YENİDEN
50 BİNE ÇIKARACAĞIZ"
Kızılay'ın her zaman 50 bin çadır sakladığını ifade eden Akar, "Çadır stoklarımızı Van'da harcadık. Çadır üretim atölyelerimiz var. Ankara ve Erzincan'da kapasitelerimizi ikiye katlamak suretiyle üretimlerimizi ikiye artırdık. Şu anda çadır stoğumuz 10 bin oldu. Devletimiz de bize 25 bin çadır üretimi için tahsisat ayırdı. Çadır üretim tesislerimize ilave yaptırıyoruz. Çadır stoğumuzu yeniden 50 binlere tırmandıracağız. Gelen misafirlerimiz için 8 bin çadırımızı Hatay'a yolladık. Ama bir yandan da üretimine devam ediyor. Kapasite itibarıyla Van'a gönderdiğimiz 2 bin konteynır bir müddet sonra boşa çıkacak. Çadırları da oradan geri topluyoruz. Konteynırları da geri alıp bölge depolarımıza getirerek taksim edeceğiz. Oralarda bulundurup afet anında kullandıracağız" ifadelerini kullandı.