KESK'e bağlı Eğitim-Sen Kdz.Ereğli İlçe Temsilciliği tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar günü nedeniyle Nimet İlköğretim Okulu Konferans Salonunda Şiir Dinletisi programı yapıldı, kadına uygulanan şiddete vurgu yapıldı.

Açılışın ardından Eğitim-Sen Kdz.Ereğli İlçe Temsilcisi İbrahim Koç, 8 Mart Dünyanın dört bir yanında ve Türkiye'de kadınların sokaklarda, meydanlarda eşitliği, özgürlüğü, barışı ve kardeşliği haykırdığını belirterek başladığı konuşmasında, Kadınlarımız ulusal, sınıfsal ve cinsel sömürüye, her türlü eşitsizliğe ve şiddete karşı, eşitliği, özgürlüğü, adaleti ve barışı savunuyor olacaktır. Bunu da sadece kendileri için değil tüm insanlık için yapacaklardır. Baskı, gözaltı ve tutuklama terörünün hedefine ise kadın sendikacılarımız alınmıştır. En son tutuklamalar KESK Kadın Sekreteri ile birlikte konfederasyonumuza bağlı sendikaların kadın sekreteri ve aktif kadın üyelerimiz olmuştur. Bunun anlamı çok açıktır.

MİLLİYETÇİLİK VE DİNSEL
Bir yandan her fırsatta kadınlardan üç çocuk doğurmasını isteyen öte yandan da neo-liberal sömürü çarklarına esnek, güvencesiz ve ucuz emek gücü yaratmak isteyen sistem, haklarına sahip çıkan, daha özgür ve barış içinde bir ülke hayal eden, örgütlünün ve örgütlülüğünü eylem gücüne dönüştüren kadınlara tahammül edememektedir. Kapitalist sistem ülkemizde bütün hoyratlığıyla sömürüne devam ediyor ve bunu milliyetçilik ve muhafazakarlık kılıfları içinde gerçekleştiriyor. Sistemin kadına yönelik her türlü söylem ve uygulamasında kapitalizmin, milliyetçiliğin ve dinsel muhafazakarlığın ikiyüzlülüğünü görmek mümkündür. Ülkemizde hergün en az üç kadın en yakınlarında bulunan erkekler tarafından katlediliyor. Kadın cinayetleri katliam boyutuna ulaşmış bulunuyor.

KURUM DEVLETİN KENDİSİ
Devlet ise çıkardığı onca yasaya rağmen kadınların can güvenliğini sağlamada yetersiz kalıyor. Yetersiz kalıyor çünkü devletin karakteri de erkek egemendir. En büyük ataerkil kurum devletin kendisidir. Ailenin reisinin erkek olduğu maddesi medeni kanundan çıkartılmış olsa da devlet halen kadınları erkeklerin malı olarak görmeye devam ediyor. Son birkaç ay içinde işlenen kadın cinayetlerinde katledilen kadınların daha önceden resmi yetkili kurumlara can güvenliklerinin korunması için başvuruda bulundukları ortaya çıktı. Ama can güvenlikleri sağlanmamıştır. Acilen devletin kadın cinayetlerine dur diyecek çözümler getirmesi gerekmektedir.

KAMPANYALAR DÜZENLENİYOR
Bunu da dinsel inanışlara dayandırmadan kadını da karşı cinsle eşit haklara sahip bir birey olarak görmekten geçmektedir.
Eğitimde de durum pek farklı değil. Bir yandan kadınların eğitimine büyük önem veriliyor. Kız çocuklarının okullaşması için devasa kampanyalar düzenleniyor. Fakat eğitimde cinsiyet eşitsizliğine son vermeyen aksine giderek derinleştirecek politikalara imza atan devlet meclise sunduğu 4+4+4 şeklinde formüle edilen yasa teklifinde de bunu bir kez daha ortaya koymuştur. Yasa teklifinden amaçlanan kız öğrencilerimiz için temel eğitimin sekiz yıla indirilerek 12-13 yaşlarında sosyal ortamlardan alınarak evlere kapatılmaları amaçlanmaktadır
Konuşmanın ardından Şiir Dinletisi programı 6 bölüm halinde gerçekleştirildi. Etkinliğe öğretmenler, veliler ve öğrenciler de katıldı.