Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması için TBMM Başkanlığı'na iki soru önergesi sundu.
Köktürk, ilk önergesinde, Cenk Arslan isimli öğrencinin Youtube'un açılması gerektiğini belirten konuşmasından etkilenen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, diğer özgüveni yüksek olan öğrencilerin polisten dayak yemelerinden etkilenip etkilenmediklerini sordu.
Ali İhsan Köktürk'ün ilk önergesi şu şekilde:
"ONLARCA ÖĞRENCİ GÖZALTINA ALINDI"
"Şehir Üniversitesi'nin açılışında konuşan üniversite öğrencisi Cenk Arslan'ın konuşmasına Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Gül hayran kaldı. Her iki isim de kürsüden esprili bir konuşma yapan ve Youtube'un açılmasını isteyen Cenk Arslan'ın özgüvenine duydukları hayranlığı dile getirdiler. Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın örnek öğrencisi Arslan'ın yaptığı bir özgüven gösterisi olarak tarihe geçti. Türk medyası da her zamanki gibi iktidara yakın tavrıyla bunu onayladı. Peki, 'özgüven' gösteren diğer üniversite öğrencilerinin durumu nedir? Bir kısım öğrenciler, parasız eğitim, özerk üniversite mücadelesi veriyor. Bu nedenle gözaltına alınıyor, dayak yiyor, tutuklanıyor, okuldan atılıyor. Ancak istisnalar hariç Türk medyasında buna yönelik haberler yeterince yer bulmuyor. Nitekim geçtiğimiz hafta, Abdullah Gül'ün bir üniversite ziyaretinde, parasız üniversite isteyen öğrenciler, saçlarından sürüklenerek gözaltına alındılar. 6 Ekim 2008 tarihinde Eskişehir'de elinde Eskişehirspor bayrağıyla maça giden genç, Abdullah Gül makam arabasıyla geçerken protesto ettiği gerekçesiyle polisler tarafından alınarak, karakola götürüldü. Temmuz 2009'da Başbakan Erdoğan'ın konvoyunun geçişi sırasında 'metalci selamı' yapan beş genç 'devlet büyüğüne saygısızlık' suçu işledikleri gerekçesiyle gözaltına alındı. Şubat ayında Erdoğan'ın katıldığı bir açılış sırasında bir grup Afganistan'a asker gönderilmesini protesto etmek için basın açıklaması yaptı. 10 kişi gözaltına alınırken, altı kişi tutuklandı. Geçen ay ABD ve Tunus arasında oynanan basketbol maçında 'AKP'nin yalanına üniversite hayır diyor' yazılı pankart açan Öğrenci Kolektifleri üyeleri toplu olarak gözaltına alındı. Final maçında Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nı protesto ettiği gerekçesiyle, izleyicilerin, tek tek kamera tespitiyle saptanmaya çalışılması yönünde hummalı çalışmalara girişildi. Liste uzatılabilir..."
"SAÇLARINDAN TUTULUP SÜRÜKLENEN ÖĞRENCİLERE SEYİRCİ KALMAK ÇİFTE STANDART MIDIR?"
"Bu bilgiler ışığında; bir taraftan bir üniversite açılışında konuşan öğrencinin özgüvenine methiyeler düzmek, diğer taraftan parasız ve özerk üniversite yönündeki demokratik taleplerini dile getiren öğrencilerin 'saçlarından tutularak sürüklenmesine' seyirci kalmak, destek vermek, her alanda olduğu gibi üniversite öğrencilerine ve üniversiteye bakıştaki çifte standardınızı mı göstermektedir? Şehir Üniversitesi'nin açılışında konuşma yapan öğrenciyle üniversitede hocalık yapan üst düzey bir AKP'li konuşmadan önce yan yana gelmiş midir? Bu AKP'linin konuşmasına yönelik öğrenciye telkinleri olmuş mudur? Öğretim yılı açılışını yaptığınız bu üniversitede öğretim üyesi olarak görev yapan partiniz milletvekili ya da yöneticisi var mıdır? 'Parasız ve Özerk Üniversite' talebinde bulunan öğrencilerle de konuşarak sorunlarını çözmeyi düşünüyor musunuz?"
Köktürk, ikinci önergesinde, Hanefi Avcı'nın Oda TV'ye yaptığı, "Başbakan Erdoğan, Ergenekon savcılarıyla gizli görüştü" açıklamasının doğru olup olmadığını sordu.
Önerge şu şekilde:
"AVCI'NIN ODATV'YE YAPTIĞI AÇIKLAMA DOĞRU MU?"
"Hanefi Avcı'nın hiç gündeme gelmeyen, Odatv'yle paylaştığı önemli iddialarından birisi de şuydu; Başbakan Erdoğan hem İstanbul'daki Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, hem de Erzincan'daki Ergenekon Savcısı Osman Şanal'la defalarca gizlice görüşmüştü… Görüşmeler yüz yüze ve Ankara'da gerçekleşmişti!.. Buna göre; Hanefi Avcı'nın Odatv'ye yaptığı yukarıdaki açıklamalar doğru mudur? Doğruysa Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz ve Erzurum Savcısı Osman Şanal ile kaç kez görüştünüz?
Bu görüşmelerinizin gerekçesi nedir? Eskişehir Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın ileri sürdüğü iddialarla ilgili bugüne kadar hangi çalışmalar yapılmıştır? Hergün, her yerde, her konuda konuşma yaparken, Hanefi Avcı'nın 'Haliç'te Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat' adlı kitabında yer alan iddialarla ilgili herhangi bir açıklama yapmamanız kamuoyunun dikkatini çekmektedir. Bu konuyla ilgili görüş bildirmemenizin özel bir nedeni var mıdır? Sizi iddialar karşısında derin bir sessizliğe iten neden nedir?"