CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı'nın verilişinin 78. Yıldönümü nedeniyle yazılı açıklama yaparak, Bugün Türk kadınının Cumhuriyet devrimiyle elde ettiği pek çok kazanımı kaybetme noktasına geldiğini görmekten üzüntü duyuyoruz dedi.
Köktürk, kadınların Cumhuriyetle kazandığı haklara sahip çıkması gerektiğini ifade ederek açıklamasında şunları dile getirdi:
Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkının verilişinin 78. yılını, bu hakların günümüzde daha da önem kazandığının bilincinde olarak kutluyoruz.
Bildiğimiz üzere, Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Türk insanını karanlığa mahkûm eden anlayışa ve emperyalist işgale karşı bir savaşım başlatmış,  bu savaşım sonucunda da Kurtuluş Savaşına kul ve ümmet olarak giren Türk halkı, savaştan yurttaş ve ulus olarak çıkmıştır.
Kurtuluş Savaşı sürecinde Türk Kadını; etkin görevler üstlenmiş, eşinin, kardeşinin yanında vatanı düşmana karşı savunmuş, gerektiğinde bu uğurda şehit düşmüştür.
Cumhuriyetin ilanıyla devrim sürecinin başlaması ise; fedakâr Türk kadınını karanlıktan aydınlığa çıkarma yolunda bir önemli merhale olmuştur.
Öğretim Birliği Yasasından sonra, Türk tarihinde kadın hakları konusundaki en önemli adım 17 Şubat 1926 tarihinde kabul edilen Medeni Kanunla atılmıştır. Bu kanunla Şer'i hukuktan çağdaş hukuka geçilmiş ve Türk kadını yasalar önünde erkekle eşit hale getirilmiştir.
Bu tarihten sonra kadınlara siyasal haklarını kazandırmak için çalışmalar başlatılmıştır. 3 Nisan 1930 Türk kadınına belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanınmış, yine 26 Ekim 1933'te Köy ihtiyar Heyetlerine ve Muhtarlığa seçme ve seçilme hakkı, 5 Aralık 1934'te Türk kadınına 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkı verilmiştir.
1 Mart 1935'te ilk toplantısını yapan 5. Dönem TBMM'de toplam 441 Milletvekilinin 18'i kadındır.
Türkiye Kadınlara siyasal haklarını veren devletlerarasında ilk sıralarda olmasına karşın bugün kadın hakları açsından durumu pek parlak değildir;
Kadının işgücüne katılım oranı da son yıllarda yüzde 30'a gerilemiştir. 
Kürtaj tartışmaları sırasında AB ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM)'nin Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Komisyonu, Türkiye'yi kadın hakları konusunda geri adım atmaması için uyarmıştır.
Kadına karşı şiddet, ayrımcılığın, insan hakları ihlallerinin ve kadın-erkek arasındaki eşitsizliğin bir göstergesidir. Türkiye'de her gün en az 5 kadın şiddete kurban gitmektedir. Geçen 7 yılda kadın cinayetlerine kurban giden kadın sayısı yüzde bin400 artmıştır.
Siyasette kadın temsil açısından; Türkiye, dünyadaki en düşük orana sahip ülkeler arasında bulunmaktadır.
Dünya Ekonomik Forumu kadın- erkek eşitliği raporuna göre, Türkiye bu alanda 135 ülke arasında 122. sırada yer almaktadır.
AB Standartları'na göre, kadın sığınma evleri yetersizdir. Her 7bin kadın için bir sığınma evi açılmalıdır. Bu 7 bin 500 sığınma evi demektir ama şu anda her biri 867 kişilik kapasiteli toplam 38 ev var.  Bu durumu önleyecek ne bir eylem planı, ne de program var. (Kaynak: Kader Sevinç, CHP Avrupa Birliği Temsilcisi)
Bu tablodan da açıkça anlaşılacağı üzere; bugün ülkemizin içinden geçtiği sürece bakıldığında; Türk kadınımızın Cumhuriyet devrimiyle elde ettiği pek çok kazanımı kaybetme noktasına geldiğini görmekteyiz.
Ancak; her şeye karşın, nehirlerin geriye doğru akmayacağını düşünüyor, kadınlarımızın Cumhuriyetle kazandığı haklara sahip çıkacağını ve savunacaklarını biliyoruz.
Bu bağlamda bir kez daha kadınlarımızın siyasal haklarını kazanmalarının 78. yılını kutluyor, Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha saygı ve şükranla anıyoruz.