BES Zonguldak Şube Başkanı Ali Yener, AKP hükümetine çağrıda bulundu.

Büro Emekçileri Sendikası (BES) Zonguldak Şube Başkanı Ali Yener, AKP Hükümetinin 6223 sayılı Yetki Kanunu ile aldığı Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisini son gecede kullanarak Meclis iradesini yine yok saydığını, faşizan tutumunu bir kez daha göstererek sendikalardan ve emekçilerden gizleyerek sadece yandaş sendikası ile yaptığı değişiklikleri 2 Kasım 2011 gecesi Mükerrer Resmi Gazete ile yayımladığını belirtti.
Düzenleme ile AKP Hükümeti, sadece Merkez Teşkilatı Uzmanları ile Müdür ve daha üstü kadrolarda bulunanların ücretlerine iyileştirme yapmış olup, eşit iş yapanlar arasında eşit ücret verilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. AKP, bu kandırmaca ile temel ücretlerimize ve kazanılmış haklarımıza saldırmış ve binlerce kamu emekçisinin aylık gelirlerini azaltmıştır diyen Başkan Yener'in azılı açıklaması şöyle;
AKP 'ZENGİNLİKTE DEĞİL,
FAKİRLİKTE EŞİTLİĞİ' GETİRDİ
AKP, bir yandan demokrasi söylemlerini her alanda kullanırken, diğer yandan Meclis iradesini de ortadan kaldırarak sermaye yanlısı ve emekçi düşmanı bütün düzenlemeleri kamuoyunda tartışılmaması, gerçek yüzünün kamuoyundan gizlenmesi niyetiyle Kanun Hükmünde Kararname yolunu tercih ederek gerçekleştirmektedir. Son 6 ay içinde çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler ile bütün kamu düzeni alt üst edilmiş, kamu emekçilerinin çalışma ilişkileri değiştirilmiş ve bir bütün talan ve tasfiyenin alt yapısı gerçekleştirilmiştir. Bakanlıkların merkez teşkilatlarında uzman kadrolarının oluşturulması, sözleşmeli personel çalıştırılmasının ve sözleşme ücretlerinin belirlenmesi, müdür ve düzeyindeki kadroların kişiye bağlı araştırmacı kadrolarına devredilmesi gibi düzenlemelerle; esasen tüm kurum ve kuruluşlarda, sözleşmeli çalıştırma ve uzmanlık politikaları temel politika olarak belirlenmiş bulunmaktadır. Bu düzenlemeler ile imza altına alınan GATS anlaşmasının kamunun küçültülmesi ve kamu hizmetlerinin piyasa koşullarına açılarak özelleştirilmesi sağlanmak istenmektedir. AKP'nin, emperyalist politikaları uygulamanın yanı sıra kendi kadrolaşmasını da bu düzenlemeler üzerinden gerçekleştirdiği, özellikle üst düzey bürokratların özel sektörden atanması, Bakanlıkların merkez teşkilatlarında sözleşmeli uzman istihdamı, önceki bürokratların araştırmacı kadrolarına atanarak tasfiye edilmesi ile görülmektedir.
AKP'DEN 'EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET
VERİYORUZ' ALDATMACASI
AKP Hükümeti, 6223 sayılı Yetki Kanunu ile almış olduğu Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisini son gecede kullanarak Meclis iradesini yine yok saymış, faşizan tutumunu bir kez daha göstererek Sendikalarımızdan ve emekçilerden gizleyerek sadece yandaş sendikası ile yaptığı değişiklikleri 2 Kasım 2011 gecesi Mükerrer Resmi Gazete ile yayımlamıştır. Haftalar öncesinde Memur-Sen yetkilileri, bu tasarından bilgileri olduğunu ifade etmişler, hatta bazı işyerlerinde bu tasarıyı dağıtmışlardır. Şimdi sormak lazım; siyasi iktidarın yapacağı düzenlemeleri sadece kendi yandaş sendikası ile paylaşması ve bütün kamu emekçilerini etkileyecek düzenlemeleri bu sendikanın tutumuna göre belirlemesi 'ileri demokrasi' midir? Diğer yandan, Memur-Sen 2 milyon kamu emekçisi adına bu düzenlemelere ne demiştir? Düzenleme ile AKP Hükümeti, sadece Merkez Teşkilatı Uzmanları ile Müdür ve daha üstü kadrolarda bulunanların ücretlerine iyileştirme yapmış olup, eşit iş yapanlar arasında eşit ücret verilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. AKP, bu kandırmaca ile temel ücretlerimize ve kazanılmış haklarımıza saldırmış ve binlerce kamu emekçisinin aylık gelirlerini azaltmıştır.
ÖZLÜK VE MALİ HAKLARIMIZ TOPLU SÖZLEŞME İLE GÜVENCE ALTINA ALINMALIDIR
Çalışma yaşamımızı talan eden, kazanılmış bütün haklarımızı ortadan kaldıran bütün bu saldırılara karşı çözüm; grevli toplusözleşmede! Siyasi İktidar, 12 Eylül Anayasasının 53'üncü maddesinde değişiklik yaparak Grev Hakkı içermeyen Toplu Sözleşme hakkına ilişkin Anayasal düzenlemeyi gerçekleştirdi. Toplu Sözleşme hakkının kullanımına ilişkin yasal düzenlemeleri ise 4688 sayılı yasadaki değişiklikler ile sınırlamak, 4688 sayılı yasayı bugünkü halinden daha geri bir yasa haline getirmek istemektedir. 
Kamu emekçileri açısından AKP'nin son düzenlemeleri bir kez daha özgür toplu sözleşme sisteminin oluşturulması gerekliliğini göstermiştir. Grev hakkını yasal hale getirmeyen ve yerine Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nu dayatan, kendi yandaş sendikasını büyütmeyi hedefleyen, Toplu İş Sözleşmesini toplu görüşme mantığıyla gerçekleştirme amacı güden Toplu Sözleşme düzenini BES olarak kabul etmeyeceğiz. Yaşasın örgütlü mücadelemiz. Yaşasın BES.