12 Yıllık kademeli zorunlu eğitim uygulamasının asıl amacının zorunlu eğitim süresini arttırmak değil AKP'nin her dönem arka bahçesi olarak gördüğü İmam Hatip okulları'nın önünü açmak olduğunu belirten Eğitim-Sen Kdz.Ereğli Temsilciliği, iktidar partisinin pekçok konuda olduğu gibi bu konuda da samimi olmadığını gösterdiğini açıkladı.

Kdz.Ereğli Eğitim-Sen Temsilciliği, AKP iktidarının eğitimi yeniden düzenleme adı altında gericileştirme ve yozlaştırma politikalarına hız verdiğini belirterek, zorunlu eğitimi 4+4+4 şeklinde kamedeli olarak 12 yıla çıkaracağı iddia edilse de, uygulamada zorunlu eğitimin kendi içinde bölümlere ayrılarak kademelendirilmesi ile özellikle kız çocukları açısından örgün eğitimin fiilen 8 yıla inmesi anlamına geldiğini vurguladı. Konuya ilişkin yapılan yazılı açıklama şu şekilde:

EVLERE KAPATILMALARI
HEDEFLENMEKTE
İlköğretimi tamamlayan kız öğrencilerin zorunlu ortaöğretimi de örgün değil, yaygın eğitim kapsamında tamamlaması sağlanacak. Okula başlama yaşının düşürülmesiyle birlikte imam hatip okullarına gitme yaşı da 9-10'a düşürülmüş olacak. Kesintili eğitim kız çocukların  örgün eğitimden alınma riskini artırmaktadır.Çünkü yeni yasa ile ilköğretimi bitirme yaşı 13 olurken ,ergenliğe bu yaşlarda ulaşan kız çocukları İslam inancına göre henüz yükümlülük çağına girmeden örgün eğitimi tamamlamış olarak sosyal hayattan koparılarak evlere kapatılmaları hedeflenmektedir. AKP hükümeti çıkardığı bu yasa ile hem eğitimi gericileştirirken asıl yapmak istediklerinden biri de sermaye sınıfına ara eleman adı altında çoçuk emek sömürüsünü yasal hale getirmekti, fakat Alt komisyon çocuk işçiliğinin önünü açacağı ve Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) Türkiye tarafından da onaylanan sözleşmesine aykırı olduğu gerekçesiyle eleştirilen çıraklık yaşını 11'e indiren düzenleme hükümlerini yasa tasarısından çekmiştir. Fakat doğru olan bu yasanın tümüyle çekilmesi olmalı idi.

DERSHANE MASRAFLARI
KATLANACAK
İlköğretim ikinci kademede farklı okullara geçiş olanağı olduğundan, sınav yapılması kaçınılmaz olacak ve sınav yaşı 8'e düşecektir. Bir taraftan uzun vadede seçme sınavlarının kaldırılacağını iddia ederken, diğer taraftan böylesi bir uygulamayı hayata geçirmek büyük bir çelişkidir. İlköğretim 4. sınıftan sonra mesleğe yönlendirmenin benimsenmesi özel dershanelerin eğitimdeki ağırlığını daha da artıracak, hem de velilerin cebinden yaptığı eğitim harcamalarının daha fazla yükselmesine neden olacaktır. Bugüne kadar özellikle ortaöğretime geçiş sisteminde yapılan değişiklikler nedeniyle özel dershane sayısı ve dershaneye giden öğrenci sayıları iki kattan fazla artmıştır. Benzer bir durumda söz konusu artışın çok daha büyük olması kaçınılmaz görünmektedir.

ÖZETİN ÖZETİ
Ortaokulların yeniden devreye girmesi demek olan 12 yıllık kademeli zorunlu eğitim uygulamasının asıl amacı, zorunlu eğitim süresini arttırmak değil, AKP'nin her dönem arka bahçesi olarak gördüğü imam hatip okullarının önünü açmaktır. Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasının bu amacı gerçekleştirmek için bir kılıf olarak kullanılması, iktidar partisinin pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da samimi olmadığını göstermektedir. Söz konusu kanun teklifinin gerçekte hangi amaçla yapıldığını anlamak için başbakanın Dindar nesil yetiştirmek istiyoruz açıklamasını unutmamak gerekir. Eğitime kazı kazan mantığı ile bakarak günü kurtararak kazançlı çıkacağını sananlar, çocuk ve gençlerimizi nasıl bir kaosun içine çektiklerini görmek istememektedir. Eğitimin var olan bütün sorunlarını en geniş platformlarda ve bilimsel temelde tartışarak kapsayıcı bir anlayışla ele almak gerektiği açıktır. Bunun dışında yürünecek tüm yollar ve yasa değişikliğinin oldubittiye getirilmesi kesinlikle kabul edilemez bir durumdur.

YENİDEN DÜZENLENMESİNİ SAVUNMAKTA
Eğitim Sen, gün geçtikçe daha eşitsiz ve paralı hale getirilen eğitim hizmetlerinden herkesin eşit ve parasız olarak yararlanmasını talep etmekte, eğitim sisteminin her yaştan öğrencilerimizin daha nitelikli, laik, bilimsel ve demokratik bir eğitim sürecinden geçmesini sağlayacak biçimde yeniden düzenlenmesini savunmaktadır. Öğrencilerimiz, okul öncesi ve ilköğretim süresince ilgi ve yetenekleri doğrultusunda rehberlik ve yönlendirme eğitimi almalı ve hangi mesleğe yöneleceklerini siyasi iktidarın tasarrufları değil, bizzat kendileri belirlemelidir. Mesleğe yöneltme uygulamaları, AKP'nin hedeflediği gibi dindar nesil yetiştirme hedefiyle değil; eğitim sisteminin laik, bilimsel ve demokratik bir temele dayandırılarak gerçekleştirilmelidir.

YAP BOZ TAHTASINA ÇEVİRDİ
Ülkemizde, yüz binlerle ifade edilen atanamayan öğretmen varken çıkarılan bu yasa ile okullarda  öğretmen fazlalıkları oluşacaktır.Acaba AKP eğitimin birinci kademesindeki öğretmen açıklarını bu şekilde mi kapatmayı düşünmektedir?Akşamdan sabaha birilerinin istekleri doğrultusunda çıkarılan yasalar maalesef çalışan öğretmenler arasında yeni mağduriyetler oluşturmaya devam edecektir. Maalesef AKP  kendi çıkarları doğrultusunda yap boz tahtasına çevirdiği eğitim sistemi ile çocuklarımızın ve gençlerimizin gelecekleriyle oynamaya devam etmektedir.