Zonguldak Devlet Hastanesi'nin önünde toplanan mahalleliler hastanenin tam randımanlı çalışmamasına sitem ederken Bahçelievler Mahallesi Muhtarı Bülent Tüzün, hastanenin kapanma noktasına getirilmek istendiğini iddia etti.
Zonguldak'ın kalabalık mahallelerinden olan Bahçelievler Mahallesi Muhtarı Bülent Tüzün, Devlet Hastanesi önünde mahalleli ve vatandaşlar ile düzenlediği basın açıklamasında, yaklaşık 1 aydan fazla hastanelerin birleşmesinin durdurulmasına rağmen, Devlet Hastanesinde hizmetlerin tam randımanlı yapılmadığını ve yavaş yavaş cihazların taşınarak hastanenin kapanma noktasına getirileceğini savundu.
Tüzün, hastane önünde konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Ne yazık ki hastanemizin mahkeme kararıyla birleştirildiğinden bugüne 1,5 ay geçmesine rağmen hizmet olarak aksaklıklar devam ediyor. Kırılan yerlere bir çivi çakılmadı. 7 aydır hastane yıkık dökük virane şeklinde hizmet veriyor. Tomografi cihazı karşıya alınmak isteniyor. Çekilen tomografinin raporu karşı hastaneden verilerek faturası orada tanzim ediliyor. Kadrolu personelin sürekli geçici görevle karşıya alınması sıkıntı oluşturuyor. C4 formülü ile çalıştırılan personelin döner sermayeye bırakılarak hastanenin döner sermayesinin burada konuşlaştırılarak hastanenin ekonomik olarak zayıflatılması iflasın eşiğine getirilmesi planlanıyor. Kadrolu doktorların geçici görev ile karşı hastaneye gönderilmesi tayin ile gelen doktorların karşı hastaneye gönderilmesi ayrı bir sıkıntı kaynağı oluyor. Hastane gittikçe hizmet veremez duruma getiriliyor. Kan alınarak karşı hastaneden raporları bir gün sonra veriliyor. Hizmet anlayışı bu şekilde olmamalı. En kısa zamanda düzeltilerek mahalle sakinleri ve Zonguldak halkı sağlıklı hizmet almalıdırlar. Bir de Adalet sistemi sağlıklı çalışmıyor. Bu gibi konuları takip etmemesi bizleri üzüyor. Verilen bir mahkeme kararının halen uygulanmaması muamma. Savcılık basında çıkan bu gibi haberleri ve olayları ihbar kabul etmiyor mu?
Bunun için ne yapmamız gerekir savcılığı nasıl harekete geçirmemiz gerekir? Adli karar verilmişse bunun kararı bizler mi yoksa savcılık mı yapacak? Bunu hala suç olarak kabul etmiyorlar mı? Bu anlayışa da karşılık herkes elini taşın altına koymalı" dedi.