KESK ve sağlık örgütleri tarafından, 21 Aralık 2011 Çarşamba günü ülke genelinde yapılacak olan bir günlük uyarı grevle ilgili Çaycuma'da hazırlıklar tamamlandı.
KESK Çaycuma Bileşenleri, 21 Aralık Çarşamba günü saat 12.00'de Çaycuma Çarşı Meydanı'nda toplanacak. Burada yapılacak basın açıklamasının ardından Atatürk Anıtına kadar yürünecek.  Konuyla ilgili açıklama yapan Eğitim-Sen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol, grevli toplu sözleşmeli sendika; güvenceli istihdam; İnsanca yaşayacak temel ücret; ek ödemelerin emekli aylıklarına dahil edilmesi; Baskı, ceza ve sürgünlerin durdurulması talepleriyle grevde olacaklarını belirterek, Çaycuma halkını ve tüm emek ve demokrasi güçlerini 21 Aralık günü saat 12.00'de Çaycuma Çarşı Meydanı'nda olmaya çağırdı.
21 Aralık'ta Eğitim-Sen'li öğretmenler işe gitmeyeceğine belirten Akyol, Tüm öğrenci velilerimizden  bu konuda bizi anlayışla karşılamalarını ve duyarlı davranarak destek vermelerini bekliyoruz. Çünkü bizler çocuklarımıza güvenli bir gelecek için, okullarda ücretli, sözleşmeli değil kadrolu öğretmenlerin görev yapması için, okullarımıza daha çok ödenek ayrılması ve öğrencilerimizin daha rahat koşullarda okuması için de iş bırakıyoruz. Bugün okullarımızın ihtiyaçların büyük bir kısmı, öğrenci velilerinden çeşitli adlar altında toplanan paralarla karşılamaktadır. Öğrenci velilerini; eğitime ve okullarımıza bütçeden daha fazla pay ayrılması, öğretmen açıklarının kapatılması ve ataması yapılmayan öğretmenlerin kadrolu atanması talebini birlikte dile getirmeye davet ediyoruz dedi.
KIZMAK, ŞİKAYET ETMEK, BEKLEMEK HİÇBİR ŞEYİ ÇÖZMÜYOR
Çıkarılmak istenen sendika yasasında grev hakkının olmadığını ve hak gasplarının giderek daha da artacağına dikkat çekerek, eğitim emekçilerini greve katılmaya çağıran Akyol, Kızmak, şikayet etmek, beklemek hiçbir şeyi çözmüyor. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, 'Öğretmen 1800 TL alıyormuş,  ne iş yapıyorlar?  Daha ne verelim? Git-git gel. Beğenmeyen başka iş yapsın' diyor. Göreve gelir gelmez kamuoyunu yanıltarak öğretmenlerin üç ay tatil yaptığını söyleyen Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer hakkında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 'Ömer Dinçer ilkeli, öğretmenlere şahsiyet kazandırmak isteyen bir insandır. Öğretmenleri yetiştirmek isteyen, öğretmen-öğrenci ilişkisini yeni baştan kurmak isteyen bir bakandır' diyor. Eğitimcilere şahsiyet dersi vermek isteyenlere 21 Aralık'ta grevle yanıt vereceğiz diyen Akyol açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
HAKLARIMIZ SÜREKLİ GERİLEDİ
AKP'nin tek başına iktidara geldiği 2002 yılından bu yana, çalışma ilişkileri alanında yaptığı bütün fiili uygulamalar ve yasal düzenlemeler, işçi ve emekçilerin hakları ve güvencelerini adım adım ellerinden almayı hedefledi. Yapılan yasal değişikliklere baktığımızda, özellikle esnek çalışmanın yaygınlaştırılması, taşeronlaştırma, performans değerlendirmesi vb uygulamaların, işçileri ve kamu emekçilerini daha esnek ve daha fazla çalıştırmayı hedeflediği görüldü. Milli Eğitim Bakanlığı'nda her kademe görev yapan personellere öğretmenler hariç 666 sayılı KHK göre bir ücret artışı sağlanırken, kadrosu öğretmen-eğitim Yöneticisi (Müdür, Müdür Yardımcısı) olan kişilere hiç bir şekilde iyileştirme getirilmedi.
İŞ GÜVENCESİ
KALDIRILMAK İSTENİYOR
Çalışma Bakanı Faruk Çelik'in 657 sayılı kanununun kaldırılması ile ilgili olarak yaptığı açıklamalar, çalışma yaşamına yönelik, son 9 yıl içinde yapılan onca düzenlemenin ardından sıranın iş güvencesine geldiğini gösteriyor. Öğretmenlerin, okul idarecilerinin ve hizmetlilerin daha fazla çalışabilmelerinin önünü açmak, birbiriyle rekabet eder hale getirmek ve çalışmalarının her aşamasında denetlenmelerini sağlamak amacıyla gündeme getirilen 'Performans Yönetim Sistemi' Bartın ve Karabük'ün de içinde bulunduğu 14 pilot ilde uygulanmaya başlandı.  Önümüzdeki aylarda Zonguldak'ta da uygulanmasına başlanacak olan 'Performans Yönetim Sistemi'yle; Öğretmenler, okul yöneticileri ve hizmetliler birbirleri için performans değerlendirmesi yapacak; öğrenci ve veliler öğretmenleri değerlendirecektir.
ANGARYA  ÇALIŞTIRMA YAYGINLAŞIYOR
Öğretmenler asli görevleri olan ders anlatma dışında Öğrenci Koçlu-ğu, Eğitim Harcamaları Anketi (TEFBİS), İlköğretim Kurumları Standardı Anketi (İKS), mahallelerde okuma yazma bilmeyenlerin tespiti çalışması, ADEY, RİDEF, RİTA, Afet Yönetimi ve Aile Öğ-retmenliği gibi uygulamalarla, öğretmenlerin mesai saatleri dışında angarya ve esnek çalıştırmaya dönük adımlar hızlandırılıyor. 2012 Bütçesi ile kamu emekçilerine 3+3=6 zam hedeflenmektedir. 2011 yılı Ocak ayında 1500 TL maaşla 21 gr altın alabilen eğitim emekçisi 11 ay sonra bugün sadece 14 gr altın alabilmektedir. Kaybımız % 33'tür. Tüm bunlara dur demek için 21 Aralıkta; en uzun gecede, en kısa günde, ka-ranlığın en koyu,  ışığın en az olduğu günde ay-dınlığı arttırmak için grev yapacağız. Tüm eğitim emekçilerini greve katılmaya çağırıyoruz.