Zonguldak Belediye Başkanlığı’ndan milletvekili aday adayı olmak için istifa eden İsmail Eşref, Zonguldak Belediyesi’nin çiçeği burnunda Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’i ziyaret etti. Ziyarette gazetecilerin de sorularını yanıtlayan Eşref, Ali Koçal’ın milletvekili adayı olmayacağı açıklamasına, “Koçal benim önümü mü açacak, yoksa başkasının önünü mü açacak, beni ne kadar sevdiğini göreceğim” şeklinde cevap verdi.
Eşref, ziyarette yaptığı konuşmada, belediye başkanlığı seçiminde yaşanan olayları heyecanla ve merakla izlediğini belirterek, şunları söyledi;
“Başkanlığımın ikinci yılında size devrediyorum. Seçim çalışmalarındaki o 4 aylık koşturmaca 5 yıl içindi. Sizlerde mücadele verdiniz. Sonuçta meclis içinden seçilmeyi başardınız, zordu. Önce grubun içinden çıkmak zordu, sonra meclisten çıkmak zor değildi, ama zorlaştı. Halbuki hiç sorun olmamalıydı, 20 meclis üyesinin varlığı, 11 meclis üyesinin varlığına karşılık yetmeliydi. Bu şekilde sonuçlanması beni mutlu etti, heyecanla izledim ve merakla bekledim. İlk kutlayanlar arasında olmaktan da çok memnunum. Çünkü kaybetmek gibi bir lüksümüz yoktu. Doğrusu oldu ve başardık. Görevinizde başarılar diliyorum.”
Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir ise, yarım kalan işleri çok daha iyi bir şekilde yerine getireceklerini belirterek şunları söyledi;
“BAŞKANIMIN YERİNİ
DOLDURMAKTA ZORLANACAĞIZ”
“Sizin milletvekilliği için vermiş olduğunuz karara saygılıyız. İnşallah gerekli görüşmelerinizi yapınca yerinizi alırsınız. Kurumlar bakidir, kurumların devamı esastır. Şuna hiç şüpheniz olmasın ki, devlet tecrübesi olan biri olarak yarım kalan işlerimizi çok daha iyisiyle o işlerin arkasında olacağımı bilmenizi isterim. Zonguldak insanı güzel işlere layıktır. Zonguldak insanının farklılığını çoğu kimse fark etmez, ama mükemmel bir yapısı vardır. Hiç ayırt etmeksizin bütün insanları sevgi ve saygıyla kucaklıyorum. Mahalle mahalle gezip bütün insanlarımızın sorunlarını çözmeye çalışacağım. Bizler başkanımın yerini doldurmakta zorlanacağız. Çünkü onun Zonguldak’ta halkla kurduğu ilişkileri çok farklıydı. İnşallah daire müdürlerim, meclis üyesi arkadaşlarım ve muhtarlarımız bizlere sahip çıkacaktır. Bu görevi layıkıyla aldığım yerden devam edeceğim. Güveninize layık olmaya çalışacağım.”
Ziyaret sonrası gazetecilerin sorularını yanıtlayan Eşref, Ali Koçal’ın aday olmayacağı konusunu yeni öğrendiğini, oysa kendisinden duymak istediğini ifade ederek şunları söyledi;
“KOÇAL BENİ SEVER, AMA EN
ÇOK KİMİ SEVDİĞİNİ GÖRECEĞİZ”
“Ali Koçal, 4 sene milletvekilliği yaptı, takdir kendisinindir. Ben de milletvekili aday adayıyım. Koçal’ın aday olmasından hiç erinmezdik, gocunmazdık. Döneme örgüt adına çaba sarf eden bir arkadaşımız. 4 yılını takdirle değerlendiriyorum. Kendisinden duymayı arzu ederdim. Ben de bu bilginin aksine yarın (bugün) aday olmak için başvuruya gidiyorum. Randevular aldım, görüşmeler yapacağım. Parti Genel Merkezine başvurumu yapmak üzere hazırlıklarımı tamamlıyorum. Ali Koçal beni sever, kim bilir benim mi önümü açacak, başkasının mı önünü açacak? En çok kimi seveceğini göreceğiz. Şöyle göreceğiz. 11 Nisan günü Yüksek Seçim Kurulu’na son başvuru günü, sonra itiraz süresi de var tabi. 11 Nisan’da çok şey belli olur. O tarihte kim kimin önünü açacak göreceğiz. Ali Koçal vekilim bana ‘tercihim senden yanadır’ diye söylemiştir.”
“ÇOK EMEK VERDİM, ADAY OLMAYI HAK ETTİM”
“Ama kulağıma başka sözler de geliyor. Biraz karışık duygular içindeyim, ama Ali Koçal’a güveniyorum. Tabi Ali Koçal aday olmayacaksa, birileri onun yerine aday olacak. Tahmin ediyorum 30’un üzerinde aday çıkacak. Ben tüm adayları takdirle karşılıyorum. Çok emek verdiğimi düşünüyorum. Bir yerde aday olmayı hak ettiğimi düşünüyorum. İsmail Eşref de 15 yıldan sonra bir yerlere aday olsun diye düşünüyorum. Hırsla devam ediyorum, olursa olur. Halka rağmen de olmuyorsa sıkıntı olabilir. Genel Merkezin bunu göreceğine inanıyorum. 2007 seçimlerinde 2’yi zor çıkarttık, biz bu oylarla 3’ü çıkartırız, ama 4 olmaz. Listede hata olursa, halkın istemediği, kabul görmediği biri olursa, 3 çıkarmayı bırakın, 2’yi bile çıkartamayız. Benim sıramı Genel Merkez takdir edecek ama ben merkez belediye başkanıysam benim hakkım birinci sıradır. Milletvekilliği yapmış birine birinci sırayı verip bana ikinci sırayı verirlerse ona saygı duyarım. İkide sonrası Zonguldak’a yakışmaz.”
Eşref, Belediye Başkanlık seçiminde mecliste yaşanan olaylarla ilgili buna kişilerin demokratik hakkı dendiğini, ama bunun demokratik hak olmadığını ifade ederek şunları söyledi;
“MECLİSTEKİ OLAYLARDAN KENDİMİ SORUMLU TUTMUYORUM”
“Grup kararları var, buna uyulması gerekir. Başka partinin adayına oy verdim demek demokrasi değildir. Demokrasilerde bu kadar özgürlük yok. Parti ilkeleri vardır, ona uymak gerekir. Uymayan 3 arkadaşımız çıktı, sonra döndüler, vazgeçtiler, sonra teke düştü. Keşke olmasaydı, daraldım, sıkıldım beklemiyordum. 20’ye 11 olacağına kesin gözüyle bakıyordum. Böyle oluverdi, işte Muharrem Başka-nım yerinde oturuyor. Başardık diyemiyorum, başarıldı. Bunlardan kesinlikle kendimi sorumlu tutmuyorum. Genel Merkez’in belediye başkanları istifa etmesin açıklaması bir temenni kararıdır. Sadece dönemlerini tamamlamalarını istiyoruz dediler.”