CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCILARI FAİK ÖZTRAK VE İZZET ÇETİN ZONGULDAK'TA

CHP Genel Başkan Yardımcıları Zonguldak'a gelerek yaşanan iş kazalarıyla ilgili incelemelerde bulundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Trakya Milletvekili Faik Öztrak, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili İzzet Çetin, CHP Zonguldak İl Örgütü'nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, CHP İl Başkanı Halil Furat ve Merkez İlçe Başkanı Tarık Coşkun'un yanı sıra partililer katıldı.
Zonguldak'ta yaşanan maden faciasında yaşamını yitiren işçilerin ailelerine başsağlığı dileyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, 7 Ocak 2013 tarihinde 11.20 sıralarında Zonguldak Türkiye Taşkömürü Kurumu Müessesi'nde yaşanan acı olayda yaşamını yitiren 8 işçimize, yine 11 Ocak 2013 günü Zonguldak'ın Gelik beldesinde başka bir maden ocağında yaşanan patlama sonucu yaşamını yitiren işçimize Allah'tan rahmet, işçilerimizin kederli ailelerine baş sağlığı, sabır ve metan diliyorum. Yaralanan işçi kardeşlerimize şifalar diliyorum diye konuştu.

EMEĞİN ŞEHRİ ZONGULDAK
Zonguldak'ın, emeğin ve alın terinin simge şehri olduğunu vurgulayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Zonguldak'ın son yıllarda arka arkaya yaşanan iş kazalarıyla anılmaya başlandığını dile getirdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı rakamlarına göre son üç yılda 51 madencinin yaşanan kazalarda yaşamını yitirdiğini sözlerine ekleyen Öztrak şöyle dedi:
11 bin 889 işçimiz ise yaralanmıştır. Son ölümlerle bu sayı 60'a çıkmıştır. 2008 yılında her bir milyon taşkömürü üretiminde yaşanan ölüm sayısı ABD'de hemen hemen sıfırdır. Çin'de 1.27 kişi, Türkiye'de ise 7.22 kişidir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kozlu'da yaşanan son facianın benzerini bundan birkaç yıl önce yaşandığında 'Bu işe giriyorsak kaderi budur' demişti. Şimdi soruyorum neden ABD'de kader olmuyor da bizim ülkemizde kader oluyor.

TÜRKİYE AVRUPA BİRİNCİSİ
Türkiye'nin yaşanan ölümler konusunda Avrupa birincisi, dünya üçüncüsü olduğunu öne süren Öztrak, Bu, mevcut hükümetin emeğe saygısızlığının bir ifadesidir. İş güvenliği ve denetim konusunda devlet olmanın gereği yerine getirilse, bu tür facialar önlenebilir yada oluşma riski en az seviyeye indirilebilir. Bu son olayda, bir de yasal olmayan taşeronlaştırma ve işlerin ehliyetsiz ellere teslimiyle faciaya davetiye çıkarılması var. TTK, 'asıl işin' ayrılmaz bir parçası olan, galeri açma işini taşeron bir firmaya ihale etmiştir. Oysa işverenin kendi işçilerine ve yönetim organizasyonu ile üretim yapması esastır. Hukuki düzenlemeler bunu söylemektedir. Diğer 2011 yılı faaliyetleriyle ilgili Sayıştay tarafından düzenlenen raporda, özellikle bu sahada taşeron firma tarafından yapılan ve bu faciaya yol açan işe dikkat çekilerek 'vahim bir olayla karşılaşılmaması tamamen tesadüftür' denilmektedir. Dolayısıyla taşeron firmanın bu iş için ne kadar yeterli olduğunun da yapılan soruşturma neticesinde ortaya çıktığını umut ediyoruz. Ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı da, Kozlu Müessese Müdürlüğü'ne 12 Ekim 2012 tarihinde yapılan denetimde, 5 temel eksik tespit edip para cezası kesilmiş, ancak hayati tehlike oluşturan bu eksiklikler tamamlanana kadar işi durdurmamıştır. TTK'da bu denetim sonuçlarını dikkate almamıştır diye konuştu.

TTK GENELGESİ
Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü'nün 9 Ocak 2013 günü yayımladığı 697 sayılı genelgesini değerlendiren Faik Öztrak, şöyle devam etti:
Yaşanan acıya acı katmış, ciddi bir skandala imza atmıştır. TTK yönetimi yaşanan kazaların sorumlusunu bulmuş. Sorumlu borcunu ödeyemeyen ve bu nedenle icraya düşen işçilerimizdir. Bu genelge sermayesinin yüzde 100'a kamuya ait bir iktisadi devlet teşekkülünün yayımladığı bir genelgedir. Faciadan hemen iki gün sonra kaleme alınmıştır. Kazaya ilişkin soruşturma henüz tamamlanmamış iken TTK yönetimi yaşanan kazaların sorumlusu olarak icraya düşen işçilerimizi görmekte ve peşinen suçlu ilan etmektedir. Yerin 100'lerce metre altında, olağanüstü koşullarda çalışan işçisine hak ettiği yaşam koşullarını sağlayacak bir geliri sağlayamayan, verimlilik artışından taşeronlaşmayı anlayan bir anlayışın, bunu değiştirecek adımları atmadan doğrudan borca batmış işçilerimizi iş akitlerini fesih etmekle tehdit etmesi hangi insaf, izan ve basiretli yönetim anlayış ile açıklanabilir. Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Böyle bir utanç belgesine imza atabilen TTK yöneticilerinin derhal işine son verilmelidir.
CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin ise Yaşamını yitiren madencilerin ailelerine ve tüm ulusumuza baş sağlığı diliyorum. Başbakanımızın dediği gibi madende çalışmak kader değildir. AK Parti iktidarında yaşanan acı olayları hatırlarsak insana verilen değeri görebiliriz. İş kazalarını en çok görüldüğü saatler, işin başlama ve bitme saatlerine yakın sürelerdir. Bir dikkatsizlik veya düşünce mevhumu değerlendirilse de esas sorun geçimini düşünmeleridir. Esas vicdansızlık ve ahlaksızlık işçileri ve çalışanları düşük ücrete mahkum edip Türkiye'yi ucuz emek gücüne mahkum edip övünenlerin politikasıdır. Türkiye'deki sendikalı işçi sayısı yarı yarıya azaldı. Çalışma Bakanı'nın resmi rakamına göre 580 bin sendikalı işçi var. Sendikaların etkisizleşmesi sendikasızlaşmanın yoğunlaştırılması, yandaş sendikaların yoğunlaştırılması sebebiyle sendikalar etkisizleştirildi. Sadece burada değil Türkiye'nin her yerinde eğer burada çıkan genelge yaygınlaşacak olsa, 'Bu ülkeye kominizim gelecekse onu da biz getiririz' anlayışına geldi. Geçim darlığındaki insanı kapıya koyarsanız üretimi durdurursunuz. İşçilerin sendikaların yapamadığı grevi işveren olarak yapabilirsiniz. Zonguldak acılara alışık bir şehrimiz. Madende çalışmak kader değildir. Eğer Türkiye bu gün AK Parti döneminde ölümcül iş kazalarında Avrupa'da üçüncü ise madenlerde çalışmada birinci ise bunun suçlusu işverenlerdir. Kar hırslarını bastıran patronlardır. Geçtiğimiz yıl Şubat ayında Afşin Elbistan termik santrallerine kömür temin eden maden ocağında 9 işçimizin cesetlerine henüz ulaşılamadı. Türkiye Cumhuriyeti öyle bir duruma düşürüldü ki 30 işçinin cenazesini 9 ay sonra Çinlilere çıkartmıştık. Çalışma ilişkilerindeki kuralsızlığı bir bakıma oylarımızla kabul ettik. Ben burada siyaset yapacak değilim ama işçisi, emeklisi, memuru toplumun en zor koşullarda geçinenleri ne yazık ki bu iktidara destek oluyor, işverenlerine kayığına binerek Türkiye'yi sürüklüyor şeklinde konuştu.
CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk de, Hepimizin bildiği gibi 2010 yılında Gelik'te meydana gelen faciadan sonra bir daha bu acıların yaşanmamasıydı. Aylarca grizu da yaşamını yitiren işçilerin madenden bedenlerinin alınmasının bile ne kadar geciktiğini gördük. Kazalar yaşanmasın diye isteğimizi ortaya koymuştuk. Bugün aynı acılar sebebiyle açıklamalar yapmak zorunda kalıyoruz. Hepimizin bildiği gibi TTK tecrübe ve yatırım gerektiren, güvenlik önlemlerinin yeterince alınmasını gerektiren ve sabır gerektiren bir çalışma alanıdır dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Çetin ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'a soru önergesi verdiğini sözlerine ekledi.