Atatürkçü Düşünce Derneği Kdz. Ereğli Şubesi'nin (ADD) düzenlediği 'Bağımsızlık ve Toplumsal Eşitlik için Anayasa ve Ulusal Eğitim' konulu panele katılan ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan ile Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir, eğitim sisteminin bir ülkenin rejimini belirleyeceğine dikkat çektiler.
Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen panelde ilk sözü ADD Şube Başkanı Önder Öner aldı. Öner, anayasa ve eğitim sistemindeki değişikliklerin ciddi endişeler yarattığını ifade ederek, panele katılanlara teşekkür etti.
ADD Genel Saymanı Celal Akpınarlı'nın yönetiminde başlayan panelin ilk konuşmacısı Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir idi. Demir, ulusal eğitimin önemine dikkat çekti ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in Atatürk düşmanlığını gündeme taşıdı. Demir, Bakan Dinçer'in Mustafa Kemal'ın adını ağzına bile almadığını da belirterek, iktidarın Van Depremini bahane ederek Cumhuriyet Bayramı etkiliklerini kaldırırken, halay çektiklerini öne sürdü. Eğitim-İş Genel Başkanı 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı törenlerinin de kaldırıldığını, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın da bir cemaat lideri adına kutlu doğum haftasına denk getirildiğini, her yıl Ramazan ayının 10 gün geriye gelmesine rağmen Kutlu Doğum Haftası'nın ise 20 nisan'a sabitlendiğini kaydetti. Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ni kaldırmak isterken 'ayet mi?' diye konuştuklarını, kimsenin de 'ayet' demediğini söyledi.
4+4+4 yasasını 'ucube' olarak değerlendiren Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir, bu yasa ile öğretim birliğinin de yok sayılıp medrese eğitimine doğru bir gidiş bulunduğunu iddia etti.
ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan'da; eğitimin, eğitim sisteminin bir ülkenin rejimini belirleyeceğini, hatta anayasadan bile önemli olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin çağdaş bir devlet kurduğunu, çağdaş eğitimde de bilimsel ve karma ulusal eğitim olacağını, her ülkenin de ulusal bir eğitim politikası bulunacağını belirtirken, Mille Eğitim Bakanlığı'nın ismindeki 'milli' sözcüğüne dikkat çekti.
Panelde bazı soruları da yanıtlayan Çölaşan ile Demir daha sonra ADD Kdz. Ereğli Şubesi'nde basın toplantısı yaptılar.
Çölaşan burada 'Türkiye'de 2002 yılında birden bire 57. Hükümet yıkıldı. Bu darbe midir? sorusuna bu sürecin 1980'de liberal ekonomiye geçerek başladığını, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin devamı olarak 2002'de bu iktidarın getirildiğini, PKK olaylarının da 1983 yılında başladığını, bu dönemde imam hatip okullarının sayısında büyük artış olduğunu ifade ederek 'ne kadar diktatörleşirseniz o kadar çabuk inersiniz' dedi.
