Zonguldak Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının pahalı enerji kullandığımız gerçeğini sakladığını açıkladı. Türkiye'nin Zam Gerçeği: AKP hükümetlerinin iş başında olduğu 2002'den bu yana Enerji Endeksi, yüzde 184.43 arttığı belirtildi.

OECD ENERJİ ENDEKSİ HÜKÜMETİ YALANLIYOR
Zonguldak Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) elektrik, gaz ve yakıt fiyat artışlarını dikkate alarak hazırladığı tüketici fiyatları bazlı enerji endeksi, AKP Hükümeti'ni yalanlıyor. AKP hükümetlerinin iş başında olduğu 2002 yılından bu yana enerji fiyatlarına yapılan zamlar nedeniyle Türkiye'nin Şubat 2012 tarihi itibarıyla, yani daha nisan ayı zamları endekse işlenmeden, OECD ülkeleri içinde zam şampiyonluğunda iflas etmiş bir ülke olan İzlanda ile yarıştığını gösterdi.
Hükümet elektrik, doğalgaz ve benzine ardı ardına yapılan zamları dünyadaki fiyat artışlarına dayandırmakta, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da "Ucuza bulun, alalım" açıklamalarıyla, Türkiye'de pahalı enerji kullandırıldığı gerçeğini gizlemeye çalışmaktadırlar. OECD'nin 2005'i baz yıl alarak gerçekleştirdiği enerji endeksi incelendiğinde, Türkiye'nin OECD ortalaması ile arasındaki makası sürekli açtığı tespit edilmektedir. OECD ortalama enerji endeksi 2006 yılında 109.34 iken, Türkiye'nin endeksi 111.26'ya yükselmiştir. Şubat 2012'ye gelindiğinde ise OECD endeksi 142.34 olurken, Türkiye'nin endeksi 200.33'e kadar çıkmıştır. Böylece 2006 yılında 1.91 puanla başlayan Türkiye ile OECD Ortalama Enerji Endeksi farkı giderek açılmış, arada 57.99 puanlık makas oluşmuştur.

TÜRKİYE-OECD KARŞILAŞTIRMASI (OECD
ENERJİ ENDEKSİ) 2002-ŞUBAT 2012
Türkiye'nin ulaştığı 200.33 endeks değeri, endeksin baz alındığı 2005 yılından henüz nisan ayı zammı yansıtılmadan Şubat 2012'ye kadar enerji fiyatlarının ikiye katlandığını gösteriyor. Yani 7 yıllık dönemde OECD ülkelerinde enerji fiyatları ortalama yüzde 42.34 artarken, Türkiye'de ise artış oranı yüzde 100'ü aşmıştır. Buradan OECD ortalamasına kıyasla Türkiye'de enerji fiyatlarının 2 kat daha fazla pahalılaştığı anlaşılmaktadır.

İFLAS EDEN ÜLKELERLE YARIŞIYORUZ
Türkiye ulaştığı bu endeks değeri ile OECD ülkeleri arasında en çok zam yapan ikinci ülke konumunda bulunmaktadır. Birinci sırada 209.43 değeri ile İzlanda yer almaktadır. Yani Türkiye OECD zam şampiyonluğu için iflas etmiş bir ülke olan İzlanda ile yarışmaktadır. Hatta baz yıl kabul edilen 2005'ten geriye doğru OECD Endeksi'ne bakılacak olursa; 2002 yılından itibaren enerji fiyatlarına yapılan zamlar açısından Türkiye'nin İzlanda'yı da geride bırakarak, Şubat 2012 itibarıyla OECD zam şampiyonluğunu koruduğu görülmektedir. AKP'nin ilk kez iktidar olduğu 2002 yılında Türkiye'nin 70.43 olan endeks değerinde Şubat 2012 itibarıyla yüzde 184.43 oranında artış yaşanırken; İzlanda'nın 85.92 ile Türkiye'den zaten yukarıda olan endeks değeri yüzde 143.72 artışla 209.43'e yükselmiştir. Aynı dönemde OECD ortalama endeks değeri ise 77.86'dan yüzde 82.8 zamla 142.34'e ulaşmıştır.
AKP, iktidara geldiği 2002 yılından bu yana uyguladığı enerji politikalarıyla ülkemizi enerji yokluğu, enerji yoksulluğu ve pahalı enerji gerçeğiyle karşı karşıya bırakmıştır. Elektrik başta olmak üzere doğalgaz ve akaryakıt zamlarıyla giderek daha pahalı enerji kullanan ülke konumuna getirdiği açıkça ortadadır.
Buna rağmen hükümet yetkililerinin "Dünyada ucuz enerji yok" söylemi popülist açıklamaların ötesinde bir anlam ifade etmemektedir.
Yaşanan zamların ardındaki özelleştirme ve piyasalaştırma gerçeğinin üstü örtülmek istenmektedir. Ülkemizin maddi ve manevi kaynakları, bir talan halini alan HES yağmacılığı ve tehlikeleri Fukuşima ve Çernobil başta olmak üzere defalarca kanıtlandığı halde anlamlandırılamayan bir nükleer sevdasına heba edilmektedir.
Şirketlerin beklenen yatırımları yapmadığı, piyasanın ka-raborsa satışlarıyla halkı her geçen gün daha fazla dolan-dırmakta olduğu gerçeği karşısında bir an evvel kamunun aleyhine işleyen piyasa mekanizmasına son verilmesi, kamunun acilen yatırımlara başlaması elzemdir denildi.