Kamu-Sen İl Temsilcisi Kadir Bacıoğlu, “Memurlarımız adına huzurlu ve insan onuruna yaraşır bir yaşam istiyoruz. Memurlarımızın yüzünün gülmesini, geleceğe umutla bakabilmesini istiyoruz” dedi.

Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Türk Büro-Sen Kdz.Ereğli Temsilciliği tarafından Kdz.Ereğli’de kahvaltılı toplantı düzenlendi. İlçe Temsilcisi İlyas Çimen, üyeler ve Zonguldak Kamu-Sen İl Temsilcisi Kadir Bacıoğlu’nun katıldığı toplantıda konuşan Kadıoğlu, kamu çalışanlarının yaşadığı sıkıntılara dikkati çekti. Türkiye Kamu-Sen’in 18 Haziran 1992’de kurularak Türk sendikacılık hareketinde yerini aldığını belirterek açıklamasına başlayan Türkiye Kamu-Sen Zonguldak İl Temsilcisi Kadir Bacıoğlu, Türkiye’nin en büyük kamu çalışanları sendikası konfederasyonu olmanın gururunu taşıdıklarını söyledi. “Türkiye Kamu-Sen, 400 binin üzerindeki üye sayısı ile her platformda Türk memurunu temsil etmekte, onların, gözü kulağı ve sesi olmaktadır” diyen Kadıoğlu yaptığı konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

PEKÇOK SORUN VAR

Ülkemizde kamu çalışanlarının pek çok sorunu vardır. Ekonomik, Sosyal, Hukuki ve demokratik sorunları vardır. Elbette kamu çalışanlarının kısa vadedeki en büyük sorunu ekonomiktir. Bugün kamu çalışanlarının % 6.5’i açlık, % 76’sı da yoksulluk sınırının altında bir ücret almaktadır. Bunun yanında farklı kurumlarda aynı işi yapan kamu çalışanları birbirinden farklı ücretler almaktalar. Bizlerde kamu çalışanlarının ücretlerinin iyileştirilmesi ve kurumlar arasında oluşturulması oluşan bu ücret farklılıklarının giderilmesi için çalışmalar yapmaktayız. Türkiye Kamu- Sen memurlarımızın gelirlerinin reel olarak artması, artan milli gelirden ve ekonomik büyümeden memurla-rımızın da payına düşeni alması için faaliyette bulunmaktadır.

ÖNCE DEVLET VE MİLLET GELİR

Türkiye Kamu-Sen kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini korurken, devletinde milli çıkar ve menfaatlerini bir arada gözetebilmek ayrıcalığına sahip, örnek bir kurumdur. Türkiye Kamu Sen’in düsturunda önce devletimiz ve milletimiz gelmektedir. Bu nedenle konfederasyonumuz “ilkem, önce ülkem” diyerek yola çıkmış, ilkesini ülkesinin milleti ve devleti ile bölünmez bütünlüğü olarak belirlemiştir. Kamu çalışanlarının sendikal faaliyetlerine getirilen kısıtlamalar, grev hakkının olmayışı siyaset yasağı gibi kamu çalışanlarının vatandaşlık haklarını kısıtlayan pek çok uygulama sorun olarak karşımızda durmaktadır. AB normlarına uygun ekonomik, sosyal ve demokratik haklarla donatılmış bir kamu çalışanı görmek hepimizin arzusudur. Türkiye Kamu-Sen olarak, memurlarımız adına huzurlu ve insan onuruna yaraşır bir yaşam istiyoruz. Memurun da vatandaş olduğunun ve demokratik, siyasi ve ahlaki hakları olduğunu unutulmamasını istiyoruz.

YÜZLERİ GÜLSÜN

Artık memurlarımızın yüzlerinin gülmesini, geleceğe umutla bakabilmesini istiyoruz. Bu taleplerin hiçbiri, topluma yansıtıldığı gibi kabul edilemez, karşılanamaz talepler değildir. Ayrıca, huzurlu ve mutlu memurunu topluma ve ekonomiye katacağı canlılığı da unutmamak gerekmektedir. Yıllar süren mücadelemiz sonunda toplu sözleşme hakkı elde edilmiştir. Ancak gerekli alt yapı hazırlanmadığı için nasıl bir toplu sözleşme sisteminin kurulacağı belli değildir. Uluslar arası sözleşme hükümleri, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına göre memurların grev hakkı vardır. Ancak yapılan anayasa değişikliğinde hukukun verdiği kararlar yok sayılmış ve grev hakkımız görmezden gelinmiştir. Daha güzel bir çalışma hayatı, daha mutlu bir ülke için sendikaların gelişmesi ve sendikal hakların tam olarak kullanılması şarttır. Bu yolda daha çok üye elimizi güçlendirecektir. Sendikaların güçlenmesi ve karar alma sürecine dâhil edilmesi, yatırımların artması ve gençlerimizin iş bulması için de son derece önemlidir. Bu nedenle hükümet gerekli yasal düzenlemeleri yapmalı, memurların önündeki grev yasağını kaldırarak sendikacılığın önünü açmalıdır. Tüm sorunlarımızın çözüldüğü, memurların huzurlu ve insan onuruna yaraşır bir yaşam sürdüğü, geleceğe umutla bakabildiğimiz güzel günlerde tekrar buluşmak üzere”