AK Parti Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran'ın 'Halk Sokağa Dökülsün' çağrısına sert tepki göstererek, BDP'ye ise gönderme yaptı. Ulupınar, BDP'liler kendilerini tüm Kürt vatandaşların temsilcisi olarak görüyorlar ama değiller dedi.

AK Parti Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, beraberinde AK Parti Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Metin Karaduman ve partililer ile birlikte Zonguldak'ın Gelik beldesinde ziyaretlerde bulundu. Ziyaretler sırasında değerlendirmelerde bulunan Ulupınar'ın teröre tepkisi büyük oldu.
Terör belasını ortadan kaldırmayı umut ettiklerini söyleyen Milletvekili Özcan Ulupınar, Gündem terör ve maalesef canımız çok yanıyor. Çok üzülüyoruz. İnşallah bu terör belasını ortadan kaldıracağız. Eğer terör olmadığı takdirde Türkiye'nin önünde hiçbir engel kalmayacaktır. Bu kalkınma hamlesini daha hızlı bir şekilde tamamlayabiliriz. 2023'deki o büyük hedefe daha kolay ulaşabiliriz. Yalnız şunu da gözden kaçırmamak lazım gelir. PKK burada bir aracı kurum olarak düşünüyorum. PKK aracılığıyla savaştığımız ülkeler var çünkü çok ciddi destek aldığını rahatlıkla görebiliyoruz. Ağır silahlarla donatılmış. Hatta istihbarat desteği de olan bir terör örgütü karşımızda. Kara harekatının başarılı olacağını tahmin ediyorum. İnşallah başarıya ulaşılıncaya kadar da devam edecek. Kış şartları geliyor. Kışın terörde bir azalma meydana geliyor fakat o zamanda da kendilerini daha iyi yetiştiriyorlar, güçleniyorlar. Fakat ne olursa olsun Türk-Kürt kardeşliğine darbe vuramayacaklar. Amaç kesinlikle onların açısından hasıl olmayacaktır. Türkiye, hükümetimiz tüm muhalefet partileri ile beraber önümüzdeki günlerde özel gündemle birlikte toplanacak ve Sayın Başbakanımız meclisi bilgilendirecek. Ve terör belasını da ortadan kaldıracağız. Türkiye'nin her tarafına acılar düştü. Tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyoruz. Yarılı askerlerimize acil şifalar diliyoruz. Ulusumuzun ve milletimizin başı sağ olsun. Ailelere de Cenab-ı Allah'tan sabır diliyorum.

BENZER ÇALIŞMALAR VAR

İnşallah bu terör ortadan kalkacak ve ülkemiz tüm batı ülkelerini, orta doğu ülkelerinin gıpta ile izlediği bir Türkiye'miz kalkınma hamlesini tamamlayacaktır. Bugün dünyadaki tüm göstergeler olumsuzken, Yunanistan, Libya, Tunus, Mısır, Amerika, Almanya, Portekiz ve İtalya gibi. Ama ülkemize bakıyoruz ekonomik göstergeler hep lehte ilerlemekte, işsizlik oranlarında düşüş devam etmekte. Alt yapı ve üst yapı çalışmaları son hızla devam etmektedir. Tüm Türkiye'de bu benzer çalışmalar var. Ama kalkınmamızı istemeyenler de var ve bundan nemalananlar da var. Önümüzde ki günlerde bir de Anayasa meselemiz var. Yeni anayasanın yapılmasıyla alakası partiler arası çalışmalar başladı. Terörle alakalı özel gündemle meclisimiz toplanacak. Ondan sonra tüzük değişikliği ve diğer çalışmalarımız olacak. Vatandaşlarımız, belediye başkanlarımız bizleri ziyarete geliyorlar. Teşkilatta ki arkadaşlarımız bizleri ziyarete geliyorlar. Birlikte Zonguldak'ın kalkınması için, vatandaşlarımızın huzur ve refahı için elimizden gelen çalışmaları yapıyoruz ve yapmaya da devam edeceğiz.
Bugün Gelik'teyiz. Yarın Kilimli'deyiz. Önümüzde ki hafta Sivriler'de yiz ve daha sonra da Çaycuma'nın beldelerinde olacağız dedi.

UMUT ORAN'A SERT TEPKİ
CHP İstanbul milletvekili Umut Oran'ın, Halk Sokağa Dökülsün çağrısına sert tepki gösteren AK Parti Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, vatandaşları metanetli olmaya çağırırken sabırla olaya yaklaşılması gerektiğini vurguladı.

"SABIRLA YAKLAŞMAK LAZIM"

Halkın öfkesini bir şekilde dile getirdiğini söyleyen Ulupınar, sokağa dökülmekle bir şey elde edilemeyeceğini söyledi. Medyaya da çağrıda bulunan Ulupınar şöyle devam etti: Sağduyulu olmamız lazım. Burada dirayetli olmak lazım, metanetli olmak lazım. Sabırla olaya yaklaşmak lazım gelir. Halkın sokağa dökülmesiyle işte insanların öfkesini bir şekilde dile getirmesiyle tabi ki belli oranda bizde zaman zaman üzülüyoruz ve öfkeleniyoruz ama bir şey elde edilebileceğini sanmıyoruz. Profesyonelce inşallah 5 bin tane profesyonel personel, terörle mücadele konusunda yetiştirilmiş bölgeye nakledildi. Önümüzdeki günlerde bu sayı 30 binlere çıkartılacak. Bu şekilde profesyonel orduyla ve terörün içeriden, dışarıdan desteğini kesmek suretiyle bunun çözülebileceğine inanıyorum. Halkın sokağa dökülmesi çözüm değil. Bunun demokrasi ile çözülecek, hukukla çözülecek bir konudur. İnsanların birbirlerine girmesi, düşmesi bu anlamda bir menfaat sağlamaz ulusumuza. Birliğimize zarar verir diye düşünüyorum. Sadece tabi ki öfkemizi dile getiriyoruz. Üzüntümüzü dile getiriyoruz. Tüm sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler destek olmalı ve sessiz kalmamalı. Herkes terörü lanetlemeli ve eleştirilerini rahatlıkla ifade etmeli. Sessiz kalınmamalı.

"BASINA GÖREV DÜŞÜYOR"

Basına çok büyük görevler düşüyor. Basın terörle ilgili bazı bilgileri uzmanlardan ve yetkililerden önce vermek suretiyle bazı planlanan projelere bu eylem anlamında ya da ne bileyim taarruz anlamında önüne geçtiğini görüyoruz zaman zaman. Başbakanımızın basınla yaptığı toplantının sebebi de budur. Kamuoyunu yanlış bilgilendirmemek lazım gelir. Bu konuda çok dikkatli olmak gerekiyor. Terör saldırılarını çük abartarak vermemek gerekiyor. Terörün bundan nemalandığını ve güç kazandığını da unutmamak gerekiyor. Halkın sokağa dökülmesi tabi ki bir çözüm değil ama sağduyulu bir şekilde vakurlu bir şekilde bunun üstesinden gelebileceğimize inanıyoruz.

BDP'YE SERT GÖNDERME
Barış ve Demokratik Partisi'nin yaşanan olayları terör olayı olarak kabul görmediğini vurgulayan AK Parti Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, değerlendirmesinde BDP'ye yaptığı göndermede şöyle dedi:
BDP zaten bunu terör olayı olarak kabul etmiyor. Onlara göre bu bir savaşmış. Bu bir terör olayı ama onlara göre iki tane halkın savaşı. BDP'liler kendilerini tüm Kürt vatandaşların temsilcisi olarak görüyorlar ama değiller. Onlar kesinlikle söylemlerinde ve eylemlerinde PKK'nın yaptığı her türlü eylemi eleştirmeleri lazım, lanetlemeleri lazım. Ama ölen yurttaşları olarak ifade ediyorlar, Mehmetçiklerimizi, polislerimizi. Onlar biliyorsunuz PKK'nın yaptığı saldırıları Kürt'lerin özgürlük mücadelesi olarak görüyorlar, değerlendiriyorlar. Onlar demokratik, laik, sosyal hukuk devletinde istedikleri her türlü şeyi alabiliyorlar. Eğitim de siyaset de, ticaret de istedikleri bir alanda Türkiye'nin her hangi bir yerinde faaliyetlerini yaşamlarını sürdürebiliyorlar. Hiçbir engel de yok. Özgürlükler noktasında Kürt'le Türk'ün hiçbir farkı yok. Ama biz tüm bu 780 bin kilometre kare yurt toprağı içinde vatanımız bölünmez bir bütündür. Yani Kürt'le Türk el el ele verdi Çanakkale'de savaştı. Tarihimizde biz bunları gördük. Yani bu Kürt vatandaşlarımızın da büyük bir çoğunluğu BDP'yi kendi temsilcileri olarak görmemektedir. Onun için onlar tüm Kürt vatandaşlarının temsilciliğine soyunmasınlar. PKK ile ilgili tavırlarını da net bir şekilde ortaya koymaları lazım. Aksi takdirde hiçbir zaman bizim mecliste onlarla diyalog içinde bu çalışmaları yapmamız mümkün olmayacak.