Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, ölümlü iş kazası oranlarında 2003-2008 yılı ortalaması alındığında Türkiye'nin en iyi durumda olan ülkeden 15 kat daha fazla bir rakamda bulunduğunu belirtti.

Gelik'de karbonmonoksit gazından zehirlenme neticesinde 2 kişinin öldüğü kömür ocağı da dahil olmak üzere bu ve benzeri kaçak kömür ocaklarının, işletme izni almaksızın, faaliyet gösteren işyerleri olduğunu belirten Dinçer, "Bu tür işyerleri, iş mevzuatının dışında Maden Kanunu ve Türk Ceza Kanunu hükümleri kapsamında suçların işlendiği tamamen yasadışı işletmelerdir. Dolayısıyla bu tip yerlerde, herhangi bir işçi-işveren ilişkisinden de söz etmek mümkün olamamaktadır" dedi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, TÜİK'in 2009 yılı hane halkı işgücü anketi sonuçlarına göre madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe 97 bin kişinin çalıştığını belirtirken, bunların 88 bininin sosyal güvenlik kurumlarına kayıtlı olduğunu bildirdi. Bakan Dinçer'in verdiği bilgiler madencilik sektöründe çalışanların yüzde 10'unun kayıtdışı çalıştığını ortaya koydu.
KAYIT DIŞI %10 CİVARINDA
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer BDP Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş'ın madencilik sektörüne ve maden kazalarına ilişkin soru önergesini yanıtladı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2009 yılı hane halkı işgücü anketi sonuçları hakkında bilgi veren Bakan Dinçer, buna göre madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe 97 bin kişinin çalıştığını kaydetti. Bunların 88 binini kapsayan yüzde 90,7'sinin sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı olduğunu ifade eden Bakan Dinçer "kayıt dışı istihdamla mücadele çalışmaları kapsamında, gerek diğer kurum ve kuruluşlarıyla veri paylaşımı gerekse ihbar ve şikayetler üzerine yapılan denetimlerle kayıt dışılık önlenmeye çalışılmakta olup bu çalışmalarda sektörel ayrım yapılmamaktadır" dedi. Bakan Dinçer'in verdiği rakamlar ise madencilik sektöründeki kayıtdışı istihdama ilişkin oran hakkında da bilgi verirken, madencilerin yüzde 10'unun kayıtdışı olduğunu ortaya koydu.
ÖLÜMLÜ İŞ KAZALARINDA
TÜRKİYE GERÇEĞİ!..
Bakan Dinçer ILO verilerine göre madencilik sektöründeki iş kazaları ile ölümlü kaza oranları hakkında da bilgi verdi. Buna göre 2004 yılında 7 bin 619 kaza yaşanırken 2005 yılında 7 bin 285, 2006 7 bin 234 2007 yılında 6 bin 785 ve 2008 yılında da 5 bin 781 kaza meydana geldi. Dünya ülkeleri içinde yıllar itibariyle en çok maden kazası İspanya'da yaşanırken, 2004 yılında 23 bin 956, 2005 yılında 21 bin 315,2006 yılında 19 bin 413, 2007 yılında 20 bin 220 ve 2008 yılında da 18 bin 69 kaza meydana geldi. Bakan Dinçer, ölümlü iş kazası oranlarında 2003-2008 yılları ortalaması alındığında en iyi durumda olan ülkenin İngiltere olduğunu kaydederek "Ülkemizdeki ölümlü iş kazası oranı aynı yılların ortalamasına göre bu ülkenin oranından yaklaşık 15 kat fazladır. Yine ILO rakamlarına göre ölümlü iş kazası oranlarında en alt sırada ise Türkiye ile birlikte Hindistan ve Rusya yer almaktadır. Diğer taraftan 1980-1995 yılları arasında görülen ölümlü iş kazalarının yıllık ortalaması alınarak sektörel dağılımına bakıldığında, en fazla ölümlü iş kazasının inşaat sektöründe meydana geldiği, madenciliğin ise çalışan sayısına göre en yüksek ölümlü iş kazası oranlarına sahip olduğu görülmektedir" dedi.
YASADIŞI İŞLETMELER
Bakan Dinçer, Temmuz ayında Zonguldak'a bağlı Gelik beldesinde karbonmonoksit gazından zehirlenme neticesinde 2 kişinin öldüğü kömür ocağı da dahil olmak üzere bu ve benzeri kaçak kömür ocaklarının, işletme izni almaksızın, faaliyet gösteren işyerleri olduğunu kaydetti. Dinçer "Bu tür işyerleri, iş mevzuatının dışında Maden Kanunu ve Türk Ceza Kanunu hükümleri kapsamında suçların işlendiği tamamen yasadışı işletmelerdir. Dolayısıyla bu tip yerlerde, herhangi bir işçi-işveren ilişkisinden de söz etmek mümkün olamamaktadır" dedi.
İŞYERLERİNE KESİLEN CEZALAR
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, soru önergesine vermiş olduğu yanıtta, 2002-2010'un ilk altı ayı arasında yapılan işyeri denetimleri hakkında da bilgi verdi. Buna göre 2002 yılında denetimler sonucu 559 bin 515 TL ceza kesilirken 16 durdurma ve kapatma kararı verildi. 2003 yılında kesilen ceza miktarı 691 bin 764 TL olurken,35 kapatma ve durdurma, 2004 yılında 1 milyon 124 bin 998 TL ceza kesilirken 33 durdurma ve kapatma kararı verildi. 2005 yılında 2 milyon 881 bin 277 TL ceza kesildi ve 30 işyeri hakkında kapatma ve durdurma kararı verildi.2006 yılında kesilen ceza miktarı 7 milyon 879 bin 395 TL'ye ulaşırken 29 işyeri hakkında kapatma ve durdurma cezası verildi. 2007 yılında ceza miktarı 10 milyon 107 bin 391 TL'ye ulaştı ve kapatılan ve faaliyeti durdurulan işyeri sayısı 26 oldu. Yine 2008 yılında 4 milyon 60 bin 821 TL para cezası uygulanırken 77 işyeri hakkında kapatma ve durdurma cezası verildi.
2009 yılında para cezası 6 milyon 917 bin 476 TL olurken kapatılan veya faaliyeti durdurulan işyeri sayısı 86'yı buldu. 2010 yılının ilk altı ayında ise 1 milyon 419 bin 612 TL ceza kesildi ve 125 işyerinin faaliyeti durduruldu ve kapatma kararı verildi.