KESK'e bağlı Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, Memur-Sen'e bağlı Eğitim Bir-Sen'in, Okul Müdürlüğü ve Müdür Yardımcılığı için yapılan sınav öncesinde kurs gerçekleştirdiğini, kurs bitiminde ise kokteyl verdiğini belirterek, "Yöneticilerin belirlenmesi için düzenlenen sınavın sağlıklı olması ve bu sınavda görev yapacak salon başkanı ve gözetmenlerin görevlendirmeleri için yetkili olanların kokteyle katılmaları 'tarafsızlık ilkesi' ile ne kadar örtüşüyor?" diye sordu.
Şube Başkanı Yılmaz, yazılı açıklamasında şunları söyledi;
"KEYFİLİĞİ VE PERVASIZLIĞI KÖRÜKLEDİ"
"Yönetici sözcüğü, halk arasında bilindiği gibi idare eden olarak algılansa ve tanımlansa da 'yönetme gücünü elinde bulunduran kişi' olarak açıklanması sözcüğün anlamını bütünlemektedir. Yönetilenler, yöneticilerinin yaptıkları görevin özelliğine uygun olmalarının yanı sıra eşitlikçi, tarafsız ve objektif olmaları beklerler. Eğer bir yönetici bu özelliklerden birini taşımıyorsa yapacağı her türlü iş ve işlemin sakat olmasına, doğru yaptıklarının bile kuşku ile karşılanmasına neden olur. Bu ise özellikle o yöneticinin hizmet verdiği iş kolunda hizmet alanlar ve diğer çalışanların güvensizliğine ve çalışma barışının bozulmasına yol açar. Bu nedenle ülkemizde kurumların yarattığı güvensizlik nedeniyle yurttaşların kurumlara ve yöneticilere karşı bakışı genel olarak olumsuzdur. Benim anımsadığım birçok hükümet iş başına geldiğinde bakanlıkları aracılığıyla bir kadrolaşma yarışına girmiş ve bu yarış işkolumuzda AKP hükümeti zamanında yaşadığımız gibi okul yöneticiliklerine kadar indirilmiştir. Genellikle hükümetlerin değişmesi sonrasında 'hizmet kalitesinin yükseltilmesi için ne yapabiliriz' diye uğraşılacağına,  bir önceki hükümetin atadıkları tasfiye edilmiş, çoğu zaman hizmet ve liyakat gibi özellikler göz ardı edildiğinden gelen gideni aratmış ve hizmetin kalitesi daha çok bozulmuştur. İşin daha da vahim olanı bu durum geniş halk kitleleri tarafından kanıksanmış ve olağan bir durum gibi kabullenilmiştir. Bu kanıksama yönetme gücünü elinde bulunduranların uygulamalarının keyfiliğini ve pervasızlığını adeta körüklemiştir."
"YÖNETİCİLERİN TARAFSIZLIĞI!"
"Bilindiği gibi 31 Ekim ve 1 Kasım 2009 tarihlerinde ilimizde Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici Atama Yönetmeliği uyarınca bir sınav yapıldı. Okul Müdürlüğü ve Müdür Yardımcılığı için yapılan bu sınav öncesinde birçok sendika üyelerini sınavlara hazırlamak için çalışmalar, kurslar gerçekleştirdi. Öyle ki işin ciddiyeti nedeniyle Milli Eğitim Müdürlüğü'nden üst düzey bazı yöneticilerin kurslarda gönüllü olarak ders verdiği konusunda duyumlarımız olmasına rağmen inanmak istemedik. Çünkü yöneticilerimizin tarafsız olmaları gerektiğini biliyor ve uygulamanın bu yönde olmasını istiyorduk. Ancak 2 Kasım 2009 tarihli Zonguldak gazetelerini okuduğumuzda hayrete düştük. Şaşırmamızın nedeni bir sendikanın kurs sonrasında üyelerine verdiği kokteyle fotoğraf veren İl Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticilerinin olmasıydı. Soruyoruz, yöneticilerin belirlenmesi için düzenlenen sınavın sağlıklı olması ve bu sınavda görev yapacak salon başkanı ve gözetmenlerin görevlendirmeleri için yetkili olanların kokteyle katılmaları 'tarafsızlık ilkesi' ile ne kadar örtüşmektedir? Soruyoruz, Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticileri eğer bu kokteyle zorla katılmadılarsa bundan sonraki uygulamalarda nasıl eşitlikçi olabileceklerdir? Soruyoruz, Sayın Valimiz ve Sayın Milli Eğitim Müdürü'nün ilimizde kurulacak olan 'yönetici atama komisyonu'nda tarafsızlığını yitirmiş olan bu kişilere görev verirlerse kendi tarafsızlıklarına da gölge düşürmüş olmayacaklar mı? Son fotoğrafla birlikte kamuoyunda pekişmiş olan olumsuz alışkanlıkların yok edilmesi için ilgililerin gereğini yapmaları için çağrıda bulunuyoruz. Bunun yanı sıra o fotoğrafta bulunan yöneticilerin kendilerini böyle bir kokteyle katılmak gibi bir zorunluluk içinde hissetmelerine neden olacak duygudan bir an önce kurtulmalarını, gerekirse onların da hakkını savunacak Eğitim-Sen olduğunu hatırlatırız."