Keşkelerimden çok iyikilerimin olduğunu söylemişimdir hep. Yollara düşmenin, hareket etmenin, yeni yerler keşfetmenin, yeni insanlar ve yeni kültürler tanımanın kişiyi ne denli zenginleştirdiğinin canlı örneğiyim diyebilirim. Hele birde işin içinde sevgi ve aşk varsa, çok daha başka şeyler çıkarıyor hayat insanın karşısına. Benim karşıma Ereğli Önder Gazetesi’ni çıkardı misal pek kıymetli eşim Burç Azer’in desteği ile. Ne de güzel oldu bir bilseniz…

Çalışmaktan ve öğrenmekten keyif aldığım, dayanışmayı, saygıyı ve emek etmeyi en güzel şekliyle gördüğüm ikinci evime, Önder Gazetesi ailesine canı gönülden teşekkür ediyorum. 

Günümüz koşullarında tarafsız haberciliğin pek fazla mümkün olmadığı su götürmez bir gerçek. Doğa gibi bütün renkleri içinde barındıran, gerçekleri olduğu gibi okuyuculara taşımayı görev edinmiş Önder Gazetesi ailesi sayesinde yeni heyecanlar, yeni fikirler edinmenin gururunu yaşıyorum bugün. Gazetecilik hiç aklımda yokken, basın özgürlüğüne olan inancımı kaybetmek üzereyken, bildiğim doğrulardan şaşmamayı, her zaman gerçeğin peşinden gitmeyi, üretmeyi ve üretileni paylaşmanın ne denli muhteşem bir duygu olduğunu bana hatırlatan pırıl pırıl insanlarla çalışmanın  mutluluğunu yazarken oldukça zorlanıyorum doğrusu. Tarif edilemez anılarla ve paha biçilemez tecrübelerle yoluma devam etmeden evvel, Önder Gazetesi okuyucularına ne kadar şanslı olduklarını söylemek isterim.


Ereğli’nin kendine münhasır güzelliği hakkında da bir kaç kelam etmek isterim izninizle. Fransa’dan Türkiye’ye gelmeden evvel, bir zamanlar Zonguldak’da yaşamış olan fransız maden işçilerinin döneminde bastırılmış siyah beyaz kartpostallardan bakıyordum Ereğli’nin resimlerine. Coğrafi konumu ve genç nüfusu ile oldukça dinamik bir kent olmasına rağmen, hakettiği özenin gösterilmediğini düşünüyorum. Yolları tamamen işgal eden araçlar için otoparklar yapılsa, merkez içerisindeki alanlar daha fazla ağaçlandırılsa, sosyal etkinliklerin organize edilmesi için biraz daha destek verilse, genç beyinlerle işbirliği içine girilse, Ereğli Türkiye’nin hatta Avrupa’nın en gözde turizm merkezi hâline getirilebilir mesela. O potansiyel Ereğli’de fazlasıyla var. Bana iyi davranan Ereğli halkı eminim gelecek olan turistler ve öğrenciler için de misafirperverliğini göstermeye devam edecektir.

Düşüncelerimi burada sonlandırırken, beni en iyi şekilde ağırlamış olan Ereğli’ye ve gazeteniz Önder ailesine bir kere daha teşekkür etmeyi kendime borç bilirim.

Yollara düşüp yeni maceralara atılmadan evvel, Gazeteniz Önder benimle beraber şimdilik Fransa topraklarında…

                                                                                                Görkem Ercan Azer