17 Mayıs 2010 tarihinde TTK Karadon Müessesesi’nde meydana gelen grizu patlamasında 30 işçinin ölümü sonrasında hazırlanan bilirkişi raporu ile yüzde 70 kusurlu görülen Yapı-Tek firma sahipleri hakkında , 20 Temmuz tarihinde Av. Ünal Demirtaş tarafından Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacağı öğrenildi.   30 maden işçisinden Adem Çengel, Ekrem Akkaya ve Hüseyin Arslan adına Av. Demirtaş’ın hazırladığı suç duyurusunda, firma yöneticilerinin ‘ölüme sebebiyet’ verdiklerinin bilirkişi ile tespit edildiğine dikkat çekilerek tutuklanmaları istenecek. Demirtaş’ın dilekçesinde, TTK’nın erken uyarı sistemindeki bir mühendis ve bir de tekniker hakkında da tutuklanma talep edilecek.  Bilirkişi raporunda; çalışanlardan 23’nde mesleki eğitim belgesi bulunmadığı da belirtilerek “Çalışma alanlarına yerleştirilen sensörlerin yerlerinin değiştirildiği, ayarlarının değiştirildiği ve donanımlarının amaçları dışında kullanıldığı” ifadesi yer alıyor.

 

Bu arada,  Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu’nun 2007 raporunda;  maden ocaklarında hazırlık işlerinin ihale ile üçüncü şahıslara verilmesindeki amacın, özek sektörün dinamizminden yararlanılarak daha kısa zamanda tamamlanması  iken, yaşanan gecikmeler nedeniyle beklenen faydanın azaldığının tespiti yapılıyor.   Aynı raporda;  Karadon’da yeni servis kuyusu kat bağlantı galerilerinin  ihalesini 19 Temmuz 2005 tarihinde 4.1 milyon USD’ye kazanan Yapı-Tek firmasına uygulama hatalarındaki gecikmelerden dolayı 129 gün karşılığı 319. 456 USD  para ceza kesildiği de vurgulanıyor.

 

Emeğin başkenti Zonguldak ölümlerle anılır oldu ülkemizde. Kandilli’de 103, Kozlu’da 263 ve en son olarak da Karadon’da 30 işçinin şehit olduğu grizu faciaları maden ocaklarındaki işçi sağlığı ve iş güvenliği konularını gündeme taşıdı. 17 Mayıs 2010 tarihinde TTK Karadon Müessesesi’nde patlayan grizuda ölenlerin aileleri, bilirkişi raroruyla yüzde 70 kusurlu bulunan taşeron firma Yapı-Tek  hakkında suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyorlar. 3 şehit ailesi adına faciaya sebep olan sorumlular hakkında 20 Temmuz 2010 tarihinde Zonguldak Cumhuriyet Başsavcılığına  suç duyurusunda bulunacağını öğrendiğimiz  Av. Ünal Demirtaş’ın,  aralarında TTK Karadon Müessesesi’ndeki erken uyarı sisteminde o gün vardiyada olan yöneticiler  de olmak üzere, Yapı Tek firmasının sahiplerinin bilirkişi raporunda kusurlu bulunduklarının tespit edildiğini öne sürürek tutuklanmalarını isteyeceği öğrenildi.

TTK Karadon Müessesesi’ndeki kazada 30 işçi şehit olmuştu. Kazaradan sonra günler süren kurtarma çalışmalarında 28 işçinin cesedine ulaşılmış ve ailelerine teslim edilmişti. Halen daha  2 maden şehidinin cesedine ulaşılamadı. TTK’daki taşeron Yapı Tek’in firmanın çalışanı olan 30 şehit madenciler arasındaki;  Adem Çengel, Ekrem Akkaya ve Hüseyin Arslan adına Av. Demirtaş’ın,  suç duyurusunda bulunacak.  Aralarında TTK’nın erken uyarı sistemindeki biri mühendis, diğeri tekniker iki kişi ile birlikte firma sahipleri hakkında tutuklanmalarını talep edileceği belitilen suç duyurusu 20 Temmuz’da savcılığa verilecek. Suç duyusurunun temelini, olaydan sonra görevlendirilen bilirkişilerin raporu oluşturuyor. Bilindiği gibi; bilirkişi raporunda grizu  patlamasının meydana geldiği ocaktaki sorumlu taşeron firma Yapı Tek yüzde 70, TTK ise yüzde 30 kusurlu  bulunmuştu.

Bilirkişi raporu Gazetiniz Önder’in www.ereğlionder.com.tr internet sayfasında 9 Temmuz 2010 tarihinde yayımlanmıştı.

BİLİRKİŞİ HEYETİNİN TESPİT ETTİĞİ KUSURLAR ŞUNLAR:

1-Sistemdeki hava kapılarının güvenli olmadığı,
2-Kullanılmakta olan pervanelerin gücünün ana havalandırmadan gelen hava miktarına göre uygun olmadığı,
3-Kontrol ve Degaj sodajlarının güvenliğinin yeterli düzeyde yapılmadığı,kontrol sondajlarının sonuçları değerlendirilerek gerekli önlemlerin alınmadığı,
4- (-540) katında kullanılan elektrikli ekipmanların kablolarda ekler yapıldığı ve gazlı ortama uygun özelliklerinin uygun olmadığı,
5-Ocak içersinde metan gazı oranının %1,5’u geçmesine rağmen kesicilerin enerjiyi kesmediği,
6- (-540) katı irtibat lağımları ile su havuzlarında yapılan çalışmalarda düzenli olarak gaz ölçümlerinin yapılmadığı ve ölçüm sonuçlarının Yapı-Tek İnşaat San.Tic.A.Ş. tarafından düzenli olarak kayıt altına alınmadığı,
7-Metan gazı tehlikeli düzeye çıkmasına rağmen, gerekli ve yetkili kişilere haber verilmediği, izleme merkezi ve ocak arasında seri bir düzenek oluşturulmadığı ocağın zamanında tahliye edilmediği,
8-Çalışma alanlarına yerleştirilen sensörlerin yerlerinin değiştirildiği, ayarlarının değiştirildiği ve donanımlarının amaçları dışında kullanıldığı,
9-İşyerinde çalışan yetkili kişilere yeterli sayıda gaz ölçüm cihazı verilmediği ve gerekli yerlere (çalışma arınlarına) GP 322 otomatik gaz ölçüm cihazının yerleştirilmediği,
10-(-540) katında çalışan Yapı-Tek İnşaat San ve Tic.A.Ş. unvan alt işveren işçilerine CO veya ferdi kurtarıcı maske verilmediği,maskelerin kullanılması yönünde denetimler yapılmadığı ve çalışanların sadece belirli bir kısmına CO maske kullanma eğitimi verildiği,
11-Noterce onaylı Teknik nezaretçi rapor defteri oluşturulmadığı ve teknik
nezaretçi tarafından gerekli denetimler yapılmadığı,
12-Asıl İşveren-TTK Karadon Müessese Müdürlüğü’nün risk analizi yapılmadığı ve   risk analizinin olmadığı, Alt işveren Yapı-Tek İnşaat Sanayi ve Tic.A.Ş. nin sağıl ve güvenlik dökümanı ve acil durum planı olmadığı,
13-Olay günü kaza vardiyasında TTK Karadon müessesi kablo döşeme aracılığı ile devre dışı bırakıldığı bu durumun kafesin  acil bir durumda kullanılmasını ortadan kaldırdığı,
14-Yapı-Tek İnşaat San ve Tic.A.Ş. nin işçilerinden 23 işçinin mesleki eğitim belgesinin bulunmadığı,
15-30.03.2005 tarih ve 7562 sayılı sözleşme ile kurulmuş olan asıl işveren-alt işveren ilişkisinin  4857 sayılı iş kanununun 2.maddesine aykırı olduğu,

YÜKSEK DENETLEME KURULU RAPORUNDAN

Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu’nun   “TTK Karadon Müsesesesi 2007 Yılı Raporu”nda, taşeron yükümlülüklerini yerine getirmediğine dikkat çekiliyor. Kurulun raporunun 42, 43 ve 44. Sayfalarında bu konuda yer alan tespitler şöyle sıralanıyor:

“…..Karadon Yeni  Servis Kuyubsu Kat  Bağlantı Galerileri + Su Atım Tesisleri (1. Kısım) ve  Kilimli -540 Katı Hazırlık Galerielerinin Sürülmesi (2.kısım) işi ihale edilmiş, ihaleyi kazanan Yapı Tek firması ile 30.03.2005 tarihinde sözleşme imzalanmıştır. Firma işe 19.07.2005 tarihinde başlamış olup proje başlangıcında 4.099.050 USD olan 1. Kısım bedeli projede yapılan revizyon sonrası 4.103.334 USD olmuştur.

İhale ile verilen işin toplam miktarı 6.594 metre olup, -540 katının tamamlanması ile yaklaşık 12 milyon rezerv işletilebilir hale gelecektir. Ancak firma 2005 yılında taahhüt ettiği 2.000 metre işin yüzde 20 gerçekleşme ile ancak 395 metresini, 2006 yılında da programlandığı; 1.418 metre galeri sürme işinin 311.5 metresini (yüzde 22’si), 1.430 metre 5 tonluk demiryolu döşeme işinin 1.150 metresini (yüzde 80’i), 1.280 metru su kanalı betonlama işinin 705 metresini (yüzde 55’i), gerçekleştirmiş, 600 metre olarak programlanan kolektör lağımı tarama işinde de hiçbir faaliyette bulunmamıştır. 2007 yılında ise firma taahhüt etütiği 2.772 metre işin yüzde 50’si oranında 1.375 metre iş gerçekleştirmiştir. 2007 yıl sonu itibariyle 4 milyon USD tutarındaki program işin yüzde 96’sı oranında 3.9 milyon USD’lik kısmı tamamlanmıştır. Bu ilerleme hızları ile firmanın işin süresi  (1.428 işgünü) içinde, dier bir ifadeyle 28.05.2009 tarihine kadar bitirmesi mümkün görülmemektedir. Sözleşme ile öngörülen işlerin süreleri içinde bitirilmemesi kuyulardan beklenen faydanın gecekmesi anlamına gelmektedir.

Esas itibariyle hazırlık işlerinin ihale ile üçüncü şahıslara verilmesindeki amaç, özel sektörün dinamizminden yararlanılarak müessese imkanlarıyla çok yavaş ilerleyen ve maliyetleri yüksek olan hazırlık işlerinin daha kısa zamanda ve daha az maliyetle tamamlanması iken özel sektör ilerleme hızlarının müessesece gerçekleştirilen ilerleme hızlarından farklı olmaması nedeniyle yaşanan gecikmeler projeden beklenen f aydayı azaltmaktadır. Proje yürütümü esnasında sözleşmenin ilgili maddeleri gereğince gerek iş miktarında, gerekse tahkimat tipinde yapılan revizelerden 128 gün, ayrıca sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerden dolayı 257 gün olmak üzere toplam 385 gün ek süre firmaya verilmiş olmasına rağmen ,yine de firmadan kaynaklanan uygulama hataları nedeniyle taahhüt edilen termin planına göre gecikmeler ortaya çıkmış, sözleşmenin ilgili hükümleri doğrultusunda firmaya 129 gün karşılığı 319.456 USD ceza uygulanmıştır.

Bu nedenle;

Karadon Yeni Servis Kuyusu Kat Bağlantı Galerileri ve -540 Katı Atık Galerilerinin Sürülmesi işinin, sözleşme ile taahhüt edilen termin planı doğrultusunda süresi içinde tamamlanabilmesi için, program gerisinde kalan işlerin hızlandırılarak  programa uygun hale getirilmesini teminen sözleşme çerçevesinde her türlü girişimin yapılması önerilir………...”