Yeni adli yılın açılışı nedeniyle Atatürk Anıtı önünde düzenlenen törende konuşan Kdz.Ereğli Baro İlçe Temsilcisi Avukat Tayyar Kartal, “Hukuk ancak kaybettiğimizi anladığımız zaman değerinin farkına  vardığımız sağlık gibi sezilmez birşeydir” dedi.

 

Yeni adli yılın açılışı nedeniyle Karadeniz Ereğli’deki hukukçular tarafından Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi. Törende CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal, ilçe yöneticilerinin yanı sıra çok sayıda avukat yer aldı. Anıta çelenk konulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Ereğli Hukukçular Derneği Başkanı ve Zonguldak Barosu İlçe Temsilcisi Avukat Tayyar Kartal, “Atamızın ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ anlayışını savunan ve yaşama hakkına mutlak anlamda inanan avukatlar olarak yakın coğrafyamızda boy gösteren masum, sivil halk üzerinde gün geçtikçe artan ve kimyasal silah kullanma boyutuna varan devlet terörünü ve katliamlarını lanetliyoruz” sözleri ile açıklamasına başladı.

 

“ADALETLİ OLMALARI GEREKİR”

Adaletin toplumda en üstün değer olduğunu ve bu nedenle de bireylerin vicdanlarında gerek uygulamacılar tarafından üst düzeyde özümsenmesi gerektiğini hatırlatan Kartal, adaletin toplumların geleceğinin de en önemli güvencesini teşkil ettiğini söyledi. Adalet kadar demokrasi kavramının da önemli olduğunu anımsatan Kartal konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Adaletin güçlü, güce sahip olanların da adaletli olmaları gerekir. Demokrasi kavramı, halkın halk tarafından halk için yönetimi olarak tanımlanmaktadır. Bu kavram hukuk devleti kavramı ile birlikte temel hak ve özgürlüklerin toplantı, gösteri yürüyüşü, fikir ve ifade özgürlüklerinin özgürce kullanılabilmesi hakkını da güvence altına almaktadır. Demokrasi 4-5 yılda bir kullanılacak oy hakkı olarak algılanamaz.

 

“ZORUNLU VE ORANTILI OLMASI GEREKİR”

Demokratik yaşam sandık demokrasisine indirgenemeyecek kadar katılımcılığı ve çok sesliliği içermektedir. Demokrasi hiçbir ayrım gözetmeksizin günün ve yaşamın her anında haklı taleplerin dile getirilebilmesini gerektirir. Demokratik hak ve talepler ile özgürlüklerin kısıtlanması başkaca hak ve öz gürlüklerin zarara uğratılması halinde devletlerin anayasa ve yasalarında belirtilen bir takım zorunlu şartlarda söz konusu olabilir ve bu kısıtlamanın son çare zorunlu ve orantılı olması gereklidir. Adalet ve demokrasi toplumların geleceğinin ve toplumsal barışın en önemli güvencesini teşkil eden iki kavramdır. Bu kavramların en üst düzeyde yaşama geçirilmeleri siyasi iktidarların aracı değil nihai hedefi olmalıdır.

 

“HAYATİ BİR ÖNEME SAHİPTİR”

Adaleti ve demokrasiyi sağlamakla görevli olan kurumların başında yargı yer almaktadır. Çağdaş demokratik sistemlerde olduğu gibi özgürlükçü demokrasinin temel hak ve özgürlüklerinin en büyük güvencesi olan her türlü iç ve dış etkenlerden arınmış tam bağımsız yargı sisteminin oluşması gerekliliği hayati bir öneme sahiptir. Hukuk devleti olmanın başka bir ifade ile hukukun üstün tutularak yaşamın her alanında egemen kılınmasının olmazsa olmaz koşulu, yargı erkinin görevini yaparken adalet ve demokrasiyi özümsemiş bir anlayışa sahip bağımsız yansız ve güvenceli olmasıdır. Bunu sağlamanın yolu da yargı erkinin tüm etki ve baskılardan uzak tutulmasından geçmektedir. Tüm devlet kurumları tarafından adalet ve demokrasinin gereği gibi sağlanabilmesi için bireylerin yargı yoluna başvurmaları bir başka deyişle yetkili makamlar önünde hak arama özgürlüklerini herhangi bir engelleme ya da kısıtlamaya tabi olmaksızın kullanılabilmelerinin yolu açılmalıdır.

 

“GÜVENCE ALTINA OLAN ÖZGÜRLÜKTÜR”

İnsanlık tarihinin ilk zamanlarında zorbalıkla kaba güçle eş anlamlı olan ve o şekilde uygulanan hak arama özgürlüğü günümüzde başka anayasalar olmak üzere yasalarla, uluslar arası sözleşmelerle tanınan düzenlenen kullanılabilen ve güvence altında olan bir özgürlüktür. Hak aramanın bağımsız ve tarafsız bir şekilde kurum olan yargı yolu ile elde edilmesi aşama aşama gelişen ve gerçekleşen bir hukuksal aydınlanmanın sonucudur. Hak arama özgürlüğünün kullanılmasında ve korunmasında hukuki yardımda bulunan bu amaçla bireyin yanında yer alan bilgisini ve zamanını hak arayan kişi veya kişilere özgüleyen, hak arama ve savunma mesleğinin onurlu temsilcileri ise avukatlardır. Özetle avukatlık tarihsel olarak kamusal ve entelektüel işlevlere sahip özel meslekler için gösterilebilecek en uygun örnektir. Avukatlar insanlığa başkalarının hakkına mülkiyetine özgürlüğüne saygı öğreten İnsan Hak ve Bildirgesini yazan, kölelikten kurtuluş bildirgesini yayımlayan çoğunluğun tiranlığına karşı duran adaletsizlikle savaşan kendini hakkaniyete adayan eşitlik özgürlük ve barış için mücadele eden uzlaşmaya inanan insanlardır. Dünya tarihi bunun sayısız örnekleriyle doludur. Demokratik hukuk devletlerinde yargılama faaliyetinin merkezini savunma hakkı oluşturur. Yargılama faaliyetinin merkezine savunmayı yani avukatı koymadığınızda onun adı yargılama olmaz yargısız infaz olur. Avukatı ve avukatlık mesleğini bağımsız, özgür, özerk kılmak yargılama sürecinde etkili ve işlevsel yapmak yaşamsal değerdedir.

 

“HAVA GİBİ ETRAFIMIZI KAPLAR”

Güçlü ve bağımsız bir yargı için güçlü, güvenceli ve bağımsız bir savunma gereklidir. Güçlü adalet ve demokrasi için güçlü yargı, güçlü yargı için güçlü savunma, bağımsız yargı için bağımsız savunma gereklidir. Bunun böyle algılanması gerekir. Birçok yargısal sorunun devam ettiği avukatsız bir yargı anlayışının yayılmaya çalışıldığı, demokratik hakların git gide kısıtlandığı demokrasi kavramının sandık demokrasisine indirgenmeye çalışıldığı, dünyanın birçok yerinde ve özellikle yakın coğrafyamızda temel insan haklarının hiçe sayıldığı, masum sivillerin katledildiği bir ortamda yeni bir adli yılı açıyoruz. Hiç kimse onu bulandırmadığı ve ihmal etmediği sürece hukuk teneffüs ettiğimiz hava gibi görünmez ve tutulmaz bir şekilde etrafımızı kaplar. Hukuk ancak kaybettiğimizi anladığımız zaman değerinin farkına vardığımız sağlık gibi sezilmez birşeydir. Adalet ve demokrasinin yerleştiği ve hukukun yaşamın her anında ve devletin her kademesinde egemen olduğu bir Türkiye ve dünya özlemiyle yeni adli yılın hepimiz için hayırlı olmasını dilerim”