Zonguldak, Bartın ve Karabük İl’lerini kapsayan Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı bölgeyi mercek altına yatırdı.

Kalkınma Ajanslarının, hem ulusal hem de bölgesel ve yerel düzeyde, başta istihdam ve gelir olmak üzere, ekonomik ve sosyal göstergelerin iyileştirilmesine, bölgelerarası ve bölge içi gelişmişlik farklarının azaltılmasına ve dolayısıyla ülkenin genel refahının artmasına ve istikrarının pekiştirilmesine olumlu katkılar sağlaması hedefleniyor..

Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Faruk Tezel, ekonomisi çok uzun bir dönem boyunca madencilik ve demir-çelik sektöründeki yoğun kamu yatırımlarına bağımlı bir yapı sergileyen Batı Karadeniz Bölgesi’nin hem madencilik sektöründe yaşanan sıkıntılar hem de kamu yatırımlarının doğrudan kitlesel istihdama dönük olmaktan çıkması nedeniyle ciddi sıkıntılar ile yüz yüze olduğuna vurgu yaptı.

Tezel, “Madenciliğe bağımlı ekonomik yapı, bu sektördeki gelişmelerle birlikte işsizlik ve göç sorunlarının ortaya çıkmasını gündeme getirmiştir. Yine madenciliğe dayalı olarak bölgede geliştirilen demir-çelik sanayi ise bir dönüşüm yaşamış ve bir takım yan sanayilerle birlikte gelişmeye açık bir yapı sergilemeye başlamıştır. Bölgemizde girişimcilik kültürünün çok sınırlı olarak var olması ekonominin farklı sektörlerinin gelişimini de olumsuz etkileyen bir unsurdur” dedi.

Türkiye’nin bir yandan küreselleşen dünyada ortaya çıkan yeni dinamiklere uyum sağlamaya çalıştığı, diğer yandan da ülke içerisinde yer alan bölgeler arasındaki gelişmişlik farklarını ortadan kaldırmaya dönük adımları atma zorunluluğu ile karşı karşıya olduğunu belirten Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (Bakka) Genel Sekreteri Faruk Tezel, Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın ne olduğunu, neler yaptığını ve bölge ile ilgili nelerin desteklendiğini detayları ile açıkladı.

“CİDDİ OLANAKLARA SAHİP”
Zonguldak Ereğli ve Çevresini Kalkındırma Derneği’nin Ocak 2011 araştırma raporunun yeraldığı kitapçığa yaptığı açıklamasında şu bilgilere yer verdi: 1990’ların ortalarından itibaren dünya ekonomisinde yaşanmaya başlayan hızlı değişim, beraberinde esneklik, yenilikçilik ve rekabet gibi kavramların daha da önem kazanmasını getirirken teknolojinin üretimi ve bunun yeni ürünler yoluyla gündelik hayata daha fazla nüfuz etmesi fazlasıyla belirleyici bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde her bir ülke, ekonomik birim olarak değerlendirilmeye devam etse de, bu ülkeler içerisinde öne çıkan bölgelerin sürükleyiciliğinden bahsetmek mümkündür. Artan rekabete bir yanıt olarak gündeme geldiğini söyleyebileceğimiz esnekliğin ve yenilikçiliğin geniş sınırlara sahip olan ve rakipleriyle karşılaştırıldığında, daha büyük nüfusları beslemek ve bunları belirli bir refah seviyesinde yaşatmayı hedefleyen ülkeler açısında kaçınılmaz bir tercih olduğu da ortadadır. Bu açılardan bakıldığında ülkemiz bir yandan ciddi sorunlar ve bölgeler arası eşitsizliklerin yarattığı sıkıntılarla yüz yüze bir tablo çizerken, diğer yandan coğrafi konumunun yanı, sıra sahip olduğu maddi ve kültürel zenginlikler ve dinamik insan kaynağı açısından ciddi olanaklara sahiptir. Türkiye’de kalkınma paradigmasında yaşanmaya başlanan değişiklikle beraber gündeme gelen Kalkınma Ajansları da, yukarıda sayılan olanakların ciddi biçimde değerlendirilmesi, bunların potansiyellerinin bölgesel düzeyde hayata geçirilmesi ve sonuç olarak daha müreffeh ve mutlu bir toplum yapısına kavuşulması açısından kilit öneme sahip aktörler olarak değerlendirilmektedir.

KALKINMA AJANSLARI NEDİR?
T.C. Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nın (DPT) koordinasyonunda kurulmaya ve faaliyete geçmeye başlamış olan Kalkınma Ajansları, bölgesel ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme alanında yaşanan yapısal dönüşümün ve sürdürülebilir kalkınmanın en önemli kurumları arasında yer alacaktır. Kalkınma Ajansları, ülkemizin bölgesel gelişme uygulamaları ile bölge planlarının etkinliğinin ve başarısının yükseltilmesini; bölgelerin, ülkemizin genel büyümesine, gelişmesine, refahına ve istikrarına katkısının artırılmasını; sosyal uyum ve adaletin güçlendirilmesini ve değişen küresel rekabet koşullarına uyumunun hızlandırılmasını sağlayacak yapılar olarak değerlendirilmektedir. Yüksek nitelikli personeli, esnek kaynak kullanma ve istihdam yapısı ile kurum, kuruluş ve şahıslara sağladığı idari, mali ve teknik destekler yoluyla başta girişimciler olmak üzere bütün yerel aktörlerin kalkınma çabalarına katılımını teşvik etmeyi hedefleyen Kalkınma Ajansları, sağlayacakları proje ve faaliyet desteklerinde kişi, kurum ve kuruluşların eş finansmana dayalı ortak proje üretme ve yönetme kültürü ve yeteneğini geliştirecek, sahiplenme ve işbirliği duygusunu güçlendirecek, bölgelerin girişimcilik potansiyelini harekete geçirerek sürekli olarak yükseltecek kuruluşlardır. Kalkınma Ajansları, açıklanan hedefleri hayata geçirirken yerel potansiyeli, dinamikleri, özgünlükleri, kaynak ve imkânları ortaya çıkararak harekete geçirecek ve ulusal ve uluslar arası pazarlarda ekonomik, sosyal ve kültürel bir değer haline getirmeyi hedefleyecektir. Sonuç olarak Kalkınma Ajansları, hem ulusal hem de bölgesel ve yerel düzeyde, başta istihdam ve gelir olmak üzere, ekonomik ve sosyal göstergelerin iyileştirilmesine, bölgeler-arası ve bölge içi gelişmişlik farklarının azaltılmasına ve dolayısıyla ülkenin genel refahının artmasına ve istikrarının pekiştirilmesine olumlu katkılar sağlayacaktır.

ÖZEL HUKUKA TABİ BİRİMLER
DPT’nin koordinasyonunda kurulan Kalkınma Ajansları, kendine özgü teknik ve finansman mekanizmasına sahip, kâr amacı gütmeyen, çabuk karar alıp uygulayabilen bir niteliğe sahiptir. Merkezi ve yerel idarelerin dışında kamu, özel sektör ve STK’ları bir araya getiren Kalkınma Ajansları, tüzel kişiliği haiz ve 5449 sayılı Kanunla düzenlenmiş hükümler dışındaki işlemlerinde özel hukuka tabi birimlerdir. Kalkınma Ajansları Bakanlar Kurulu Kararı ile kurulmakla birlikte kuruluşlarında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından belirlenen istatistiki bölge birimleri sınıflandırması esas alınmaktadır. Bu sınıflandırmaya göre, ülkemiz genelinde 26 Düzey 2 bölgesinde Kalkınma Ajansları kurulmuştur. Teknik kapasitelerinin yüksekliği, uygulamaya değil desteklemeye, koordinatör ve katalizör olmaya dönük yapıları ile Kalkınma Ajansları özgün kalkınma birimleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kalkınma Ajansları, Ulusal Kalkınma Planları ve bölge gelişme planları/stratejileri çerçevesinde, bölgelerinde öne çıkan sektörlerdeki ve alanlardaki proje ve faaliyetlere teknik ve mali destek sağlayacaktır. Buna ilişkin temel mevzuat olan, “Kalkınma Ajansları Proje ve Faaliyet Destekleme Yönetmeliği” DPT Müsteşarlığı tarafından tamamlanmış ve 8 Kasım 2008 tarih ve 27048 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve gerekli altyapı tesis edilmiştir.

BATI KARADENİZ KALKINMA AJANSI
5449 sayılı Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun, 25/01/2006 tarihinde TBMM Genel Kurulunda görüşülerek kabul edilmiş, 08/02/2006 tarihli ve 26074 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 6 Temmuz 2006 tarih ve 26220 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Bazı Düzey 2 Bölgelerinde Kalkınma Ajansları Kurulmasına Dair Bakanlar Kurulu Kararı” ile Adana ve Mersin illerini kapsayan Çukurova ve İzmir ilini kapsayan İzmir bölgelerinde Kalkınma Ajansları kurulmuştur. Kurumsal yapı oluşturulup işlevsellik kazandırıldıktan sonra, Çukurova Kalkınma Ajansı 06.01.2007 tarihinde, İzmir Kalkınma Ajansı da 13.01.2007 tarihinde resmen faaliyete açılmıştır. Bu iki ajansın ardından 2009 yılına gelindiğinde Kalkınma Ajanslarının kuruluş faaliyetleri hızlanmış ve 5449 sayılı “Kalkınma Ajanslarının Kuruluşu, Koordinasyonu ve Görevleri Hakkında Kanun”a istinaden 25 Temmuz 2009 tarih ve 2009/15236 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile Zonguldak, Karabük ve Bartın illerini kapsayan TR8 1 Düzey 2 Bölgesi’nde de Kalkınma Ajansı kurulmuştur. Zonguldak merkezli faaliyet gösteren Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı ya da kısa adıyla BAKKA, 19 Kasım 2009 tarihinde Genel Sekreteri’nin ve 1 Mart 2010 tarihinde de 19 uzman ve 4 destek personelinin göreve başlamasıyla beraber faaliyete geçmiştir.

BUGÜNE KADAR YAPILAN FAALİYETLER
BAKKA, kuruluşundan ve fiilen faaliyete başlamasından bu yana geçen kısa süre içerisinde yukarıda ifade edilmeye çalışılan amaçlar doğrultusunda önemli adımlar atmıştır. Bu adımlar içerisinde ilk olarak bölge planı çalışmalarının tamamlanmış olması sayılabilir. Hem mevzuat açısından hem de Ajansımızın bölgemizin ileriye taşınması adına yürüteceği faaliyetler açısından önemli bir belge olma niteliği taşıyan “Batı Karadeniz Bölgesi (Zonguldak-Karabük-Bartın) Bölge Planı 2010-2013 1. Sürüm” adlı çalışma, bölgemiz kaynaklarının sürdürülebilir biçimde yönetilerek, bölgenin sosyal ve ekonomik kalkınmasını hedefleyen çalışmalara yol göstermeyi amaçlamaktadır. Bir temel politika dökümanı olan plan, bu niteliğiyle bölgenin ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda bütüncül bir yaklaşımla gerçekleştireceği kalkınma stratejisi hedeflerini ve önceliklerini ortaya koymaktadır. Bölge planının bir başka niteliği de belirlenen önceliklerin hayata geçirilmesine katkıda bulunacak, istihdam olanaklarını arttırarak kalkınmaya yardımcı olacak projelere verilecek destekleri kapsayan Mali Destek Programlarına da temel oluşturacaktır. Belirtilen niteliklere sahip olan Bölge Planı hazırlanırken, bir yandan da bölgeye dair daha önce yapılmış çalışmalar ve ulusal ölçekli çalışmalar temel alınırken diğer yandan bölgede bulunan kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör, üniversiteler ve STK’ların da görüşlerine başvurulmuş, adı geçen kesimlerin öneri ve talepleri de planda kendisine yer bulmuştur. Katılımcılık ilkesi çerçevesinde yürütülen bu faaliyetler aynı zamanda planın dinamik niteliğiyle de örtüşmektedir. Planın adında geçen “1. Sürüm” ifadesi, söz konusu dökümanın ilerleyen süreçte yaşanacak değişim ve dönüşümlere açık, dinamik bir çalışma olduğunu da ifade etmektedir.

YOL GÖSTERİCİ NİTELİK KAZANDI
BAKKA Yönetim Kurulu tarafından kabul edilerek DPT’ye gönderilen Bölge Planı, 24.09.2010 tarihi itibariyle resmen onaylanmış ve Ajansımızın bundan sonraki faaliyetlerine yol gösterici bir nitelik kazanmıştır. Personel alımı ve bölge planı çalışmalarına başlanmasının ardında Ajansımız tarafından hızlı bir biçimde Zonguldak, Karabük ve Bartın illerinde Yatırım Destek Ofisleri (YDO) oluşturulmuş, buralarda görevlendirilen uzman personel, gerekli altyapı olanaklarının sağlanmasının ardından 10 Haziran 2010 tarihi itibariyle görevlerine başlamıştır. YDO’lar aracılığıyla hem bölgemizde faaliyet gösteren, hem de gösterecek olan girişimcilerin karşılaştığı sorunlara çözüm bulunması hedeflenmektedir. YDO’lar, aynı zamanda Ajansımızın yürüttüğü faaliyetlerin Karabük ve Bartın illerinde de etkin biçimde gerçekleştirilmesi için gerekli zemini oluşturmaktadır. BAKKA tarafından bölgemize dönük amaçlara ulaşabilmek için düzenlenen bir başka faaliyet başlığının da sektörel çalıştaylar olması hedeflenmektedir. Bu doğrultuda atılan ilk adım, mobilya ve orman ürünleri sektörüne dönük olarak yapılan çalıştaylardır. Bölgemizdeki illerin tamamında düzenlenen bu çalıştaylar ile adı geçen sektörün yüz yüze olduğu sorunların tespit edilmesinin yanı sıra çözüm önerileri de gündeme getirilmiş, sektörde yer alan kesimler arasında işbirliği ve koordinasyonun geliştirilmesinin önemi üzerinde durulmuştur. Söz konusu çalıştay bir ilk olma özelliğini taşımaktadır ve gelecek dönemde bölgemizde yer alan farklı sektörlere dönük benzer çalışmalar Ajansımız tarafından yürütülecektir. BAKKA tarafından sağlanacak destekler BAKKA, Bölge Planı’nın onaylanmasının ardından yeni bir sürece girmiş ve artık mevzuatta da tanımlanan görevleri arasında yer alan destek faaliyetlerini hayata geçirebilir duruma gelmiştir. Genel olarak Kalkınma Ajansları tarafından sağlanan destekler, yıllık çalışma programında ve başvuru rehberinde açıkça belirtilmek kaydıyla yerel idarelerin, üniversitelerin, diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarının, sivil toplum kuruluşlarının, kar amacı güden işletmelerin, kooperatiflerin, birliklerin ve diğer gerçek ve tüzel kişilerin belirtilen proje ve faaliyetlerini kapsamaktadır. Bu proje ve faaliyetlerin, bölge plan ve programlarının uygulanmasını sağlayıcı; bölgenin kırsal ve yerel kalkınma ile ilgili kapasitesinin geliştirilmesine katkıda bulunan; kamu kesimi, özel kesim ve STK’lar arasındaki işbirliğini ve ortaklık kültürünü geliştirmeye dönük; bölgenin kaynak ve imkânlarını tespit etmeye, ekonomik ve sosyal gelişmeyi hızlandırmaya, rekabet gücünü ve yenilik kapasitesini arttırmaya ve ulusal ve uluslararası düzeydeki etki ve etkinliği arttırmaya yönelik olması; bölgenin iş ve yatırım imkânlarının tanıtımına ve geliştirilmesine yönelik olması; yönetim, yenilikçi ve verimli üretim, tanıtım, pazarlama, teknoloji, AR-GE, finansman, örgütlenme ve işgücü eğitimi gibi konularda, KOBİ’lerle yeni girişimcileri doğrudan ve dolaylı olarak desteklemesi; bölgedeki kurum ve kuruluşların insan kaynakları ve kurumsal kapasitelerinin arttırılmasına, proje üretme ve uygulama kapasitelerinin güçlendirilmesine ve hizmet sunumundaki beceri ve niteliklerinin geliştirilmesine dönük olması gerekmektedir. İfade edilen çerçeve kapsamında BAKKA tarafından sağlanacak destekler, temelde Teknik Destekler ve Mali Destekler olarak ikiye ayrılmaktadır. Mali Destekler altında yer alan Faiz Desteği ve Faizsiz Kredi Desteği’nin yanı sıra Doğrudan Finansman Desteği, belirtilen çerçevenin hayata geçirilmesinde BAKKA tarafından sıklıkla başvurulan bir yöntem olacaktır. DPT’nin onayının ardından BAKKA çok kısa bir zaman zarfı içerisinde yukarıda ifade edilen çerçevede bir proje teklif çağrısı sürecini başlatarak bölgemizde yer alan aktörlere dönük desteğini ortaya koyacaktır.

SONUÇ
Ekonomisi çok uzun bir dönem boyunda madencilik ve demir-çelik sektöründeki yoğun kamu yatırımlarına bağımlı bir yapı sergileyen Batı Karadeniz Bölgesi, hem madencilik sektöründe yaşanan sıkıntılar hem de kamu yatırımlarının artık doğrudan kitlesel istihdama dönük olmaktan çıkması nedeniyle ciddi sıkıntılarla yüz yüzedir. Madenciliğe bağımlı ekonomik yapı, bu sektördeki gelişmelerle birlikte işsizlik ve göç sorunlarının ortaya çıkmasını gündeme getirmiştir. Öte yandan yine madenciliğe dayalı olarak bölgede geliştirilen demir-çelik sanayi ise bir dönüşüm yaşamış ve bir takım yan sanayilerle birlikte gelişmeye açık bir yapı sergilemeye başlamıştır.
Diğer yandan ana sektörlerdeki istihdam olanaklarına ket vurduğu en önemli unsur, girişimcilik konusunda yaşanmıştır. Bölgemizde girişimcilik kültürünün çok sınırlı olarak var olması ekonominin farklı sektörlerinin gelişimini de olumsuz etkileyen bir unsurdur. Bölge Planında ifade edildiği haliyle “İçselleştirdiği Girişimcilikle Sektörel Çerçevesini Genişleterek Yeni İstihdam Alanları Yaratmış ve Yaşam Kalitesini Yükseltmiş Rekabetçi Bir Bölge Olmak” vizyonu, hem kısaca özetlenen sorunlara işaret etmekte, hem de bu sorunların çözümü için atılması planlanan adımları kapsamaktadır. BAKKA, dinamik yapısıyla, bölgemizin sorunlarını tespit etmekte olduğu kadar, bunları çözmek için gerekli adımların atılması konusunda da öncü bir misyon oynayacağının bilincindedir.