Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Zonguldak'taki grizu faciasının 'kader' olduğuna ilişkin açıklamalarını eleştirenlere tepki göstererek, "Senin kadere imanın, kazaya imanın yoksa ayrı mesele zaten. Onu seninle tartışacak değilim. Onu git Diyanet İşleri Başkanıyla konuş, benimle konuşma" dedi.
Başbakan Erdoğan, partisinin Rixos Otel'de gerçekleştirilen 57. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'na katıldı. Zonguldak'taki grizu faciasına değinen Erdoğan, kurtarma çalışmaları hakkında bilgi verdi. Dün itibariyle 28 işçinin cesedine ulaşıldığını, diğer iki işçinin arama çalışmalarının da sürdüğünü belirten Erdoğan, "Daha önceki birçok vakada olduğu gibi Zonguldak'taki maden kazasında da acılar üzerinden siyaset üretildiğine, acılar üzerinden provokasyonlar yapıldığına ne yazık ki şahit olduk, oluyoruz. Grizu patlamaları ya da metan gazı maden ocaklarının maalesef tabii bir parçasıdır" diye konuştu.
"YİNE SÖYLÜYORUM; BU İŞİN KADERİDİR"
Grizu patlamalarını yüzde yüz önlemenin mümkün olmadığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu: "Sadece Türkiye'de değil, dünyanın birçok yerinde, yine altını çizerek söylüyorum; bu işin kaderidir. Bunu sağa sola çekmek isteyen çeşitli köşe yazarlarına da hatırlatmak istiyorum, çeşitli kurum ve kuruluşlara da söylüyorum: 'Bu işin kaderidir' diyorum. Bunu sağa sola çeken kimsenin ne fikri derinliği, ne düşünce derinliği, bu tür adamların yetmez. Niye yetmez? Adam bunu alıyor, kaza, kader olayıyla ilişkili hale getirmek istiyor. Senin kadere imanın, kazaya imanın yoksa ayrı mesele zaten. Onu seninle tartışacak değilim. Onu git Diyanet İşleri Başkanıyla konuş, benimle konuşma. Benim söylediğim mesele başka. Yeni bu olayın fıtratında bu var. İşte Aşiyan mezarlığında iki polisimizin başına gelen olay. İki tinerciyle başlarına gelen olay. Ya bu mesleğin kaderi. Bu mesleğin fıtratında bu var. Polisin görevi bu. Orada bu görevini icra ederken, başlarına bu geldi ve iki polis kardeşimizden bir tanesi maalesef ebediyete intikal etti. 'Niye bu polisler Aşiyan mezarlığına gönderildi?' veya 'niçin bu tinercilerle uğraştı mı?' diyeceğiz. Ama ne yazık ki hemen bunu da bize ciro etmeye başladılar."
Maden ocağında taşeron çalıştırılmasının eleştirildiğini belirten Erdoğan, 5 yıldır taşeron kullanıldığını ve hiç olay olmadığını belirterek, taşeronların galeri açma görevini sürdürdüğünü söyledi. TTK'nın işlettiği yerlerde de kaza yaşandığını hatırlatan Erdoğan, "Bize düşen gerekli tedbirleri almak ve en sıkı şekilde uygulamaktır. Bu son dönemde yaşanan kazaların ardından da bu noktada çok sıkı bir takip uyguladığımızı hatırlatmak isterim. Son dönemde kömür madenlerinde hem üretim artmıştır, hem kazalar azalmıştır. Bu alınan tedbirlerle ilgilidir" dedi.
ZONGULDAKLI HASSASİYETİ
Zonguldak'taki kaza anından itibaren tüm imkanların seferber edildiğini ve tüm yetkililerin 4 gün boyunca orada kaldıklarını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Oradaki acıyı istismar eden, provoke edenlerin o kalabalığın içine girdiklerini gördüm. Çok ağır, ağza alınmayacak küfür ve hakaretlerle halkı galeyana getirmek isteyen bir kişinin, Zonguldak'la hiçbir ilgisi olmadığını, aslen Sivas-Şarkışla nüfusuna kayıtlı, Ankara doğumlu illegal malum örgütlerin mensubu olduğunu istihbarat teşkilatımız ortaya çıkardı. Yargı tutuklama kararı verdi ve tutuklandı. Bu insanlar ne yazık ki bunlar da bu toplumun kaderi. Bunlar da toplumumuzun içerisinde mevcut. Memnuniyetle ifade etmeliyim ki, Zonguldaklı kardeşlerimiz bu profesyonel provokatöre aldırış göstermeden, sağduyusunu ve misafirperverliğini bizlere karşı sergilemiştir. Aynı şekilde medyada da bu kazanın aleyhimize bir kampanyaya dönüştürülmek istendiğini görüyoruz. Doğru haberden bilgiden uzak şekilde, tamamen kastı aşan şekilde bu ve benzeri acı olayları AK Parti'yi ve AK Parti iktidarını yıpratma fırsatı olarak değerlendirilmek istendiğine şahit oluyoruz."
