Çağdaş Gazeteciler Derneği Zonguldak Şube Başkanı Ali AEyaroğlu gönderdiği yazılı açıklamada şöyle dedi:

“Geçtiğimiz günlerde Kdz. Ereğli Belediye Meclis toplantısında, Belediye Başkanı Halil Posbıyık’ın toplantı ile hiç alakası olmayan bir konuda basına yönelik “yalaka basın” sözlerini şaşkınlıkla izledik…

Gazetecilik kamu görevidir; gazetecinin temel amacı haber ve yorum üreterek halkı ve kamuoyunu bilgilendirmektir. Gazetecinin halka ve kamuoyuna karşı mesleki sorumluluğu vardır. Gazetecilikte, kanıtsız iddia ve suçlamaya, iftiraya, yalana, manipülasyona yer yoktur; kanıt ve belgeler tahrif edilemez; doğruluğu kesinleşmeyen haber, doğruymuş gibi sunularak okuyucu-izleyici yanıltılmaz. Her şeye karşın yanlışlığı ortaya çıkan haber ve yorum düzeltilir, yanıt ve düzeltme hakkı kullandırılır.

 Siz bunlardan hangisini yaptınız?

Kamuoyunun haber alma hakkı demokrasinin temel ilkesidir.

Siz isim vermeksizin basını “yalaka” ve “yalaka olmayan” basın diye ayıramazsınız. Sizi eleştiren “yalaka” olacak, ya lehinize yazan ne olacak?

Kenti yönetenler sözlerine dikkat etmelidirler.

Bizler bu konuşmayı siyasi etik ve değerlere sığdıramadığımızı belirtir,  bu sözlerini kınadığımızı kamuoyu ile paylaşırız.”

AVRUPA GAZETECİLER DERNEĞİ ZONGULDAK İL TEMSİLCİSİ ALTAN AKÇAKESE’DEN AÇIKLAMA

Yerel basın camiası olarak, son günlerde, görev yaptığımız Karadeniz Ereğli ve çevresindeki siyasal, ekonomik ve sosyal olayları yakından takip ediyoruz. Bu olaylara binaen kaleme alınan haberlerde, okuyucularımıza ulaştırılan yorum ve paylaşımlarda, her meslektaşımızın, meslek ilkeleri ve belirlenen etik kurallar çerçevesinden çıkmadığını, buna rağmen meslektaşlarımız arasında fikir farklılıklarının da olağan seyri içinde ifade edildiğini görüyoruz.

Üzerinde durduğumuz bu fikir farklılıkları basın camiamızın temel niteliklerinden olup, Türkiye Cumhuriyet Anayasası tarafından da güvence altına alınmış hak ve özgürlüklerden biri olarak, sahip olduğumuz imtiyazlarımızdan biridir. Ayrıca gazeteciler arasında fikir farklılıklarının olması, düşünce zenginliğinin sağlanmasında da en önemli etkenlerin başında gelmektedir.

Hal böyle iken, her söylemlerini, icraat ve hizmetlerini haberleştirerek kamuoyuna sunduğumuz yerel yöneticilerin, bürokrat ve siyasîlerin de basın camiasının bu özlük hakkına aynı saygıyla yaklaşmalarını beklemek bir başka doğal hakkımızdır. Herhangi bir siyasî ya da yöneticinin bir açıklamasına ya da fikrine basın mensupları olarak destek vermek bizleri “yalaka” yapmayacağı gibi, o açıklama ve fikirlere karşıt görüşler sunmak da yine bizleri “düşman” yapmaz.

Karadeniz Ereğli Basını, uzun yıllar boyunca verilen seviyeli ve meşakkatli mücadeleler sonucunda bugünkü güçlü konumuna gelmiştir. Bu camianın içine sonradan ilave ettirilenler, mesleğimizin onurlu büyükleri tarafından kurulan bu şerefli aileye yakışan üslup ve duruşun dışına çıkmış olsalar dahi, bu durum, basın camiamızın genelini ilgilendirmez.

Dahası, hedeflerine ulaşmak adına ömürlerinin her döneminde basın camiasının olanaklarından fazlaca istifade etmiş bireylerin, en küçük bir fikir ayrılığı söz konusu olduğunda basın mensuplarına hakaret etme alışkanlıklarını korumaları, alışageldiğimiz bir durum olsa da, Karadeniz Ereğli gibi çağdaşlığı ile övünen bir kenti yönetenlere yakışır bir tavır değildir.

Karadeniz Ereğli Belediye Meclisi’nin 3 Ekim 2019 Perşembe günü gerçekleştirilen Ekim Ayı olağan Toplantısı’nın İkinci Oturumu’nda, kentimizin saygın Belediye Başkanı’nın, gündem dışı konuşması sırasında sarf ettiği ve basın camiasını ayakta tutan bizleri fazlasıyla üzen “yalaka basın” ve “Ünal’ın yalakaları” gibi yakıştırmalar, ömrünün büyük bir kısmını siyasete ve yerel yöneticiliğe vakfetmiş bir büyüğümüze yakışmamıştır. Bu ifadeler, temsilciliğini yaptığımız meslek örgütümüz tarafından da üzüntüyle takip edilmekte ve böylesine müstesna bir yerel yöneticimizin sarf ettiği çirkin sözler yakışıksız bulunmaktadır. Bu vesile ile de Sayın Belediye Başkanı’mızın, hem de halka açık bir meclis toplantısında sarf ettiği bu sözlere tepki göstermek ve kendisini, tıpkı yerel seçimler öncesinde “kalplerini kırdığı herkesten, her kuruluş ve yöneticiden nasıl özür dilediyse” bir kez da basın camiasından özür dilemeye davet etmek bizler için bir sorumluluk olmuştur.

Avrupa Gazeteciler Derneği bir “kınama” mercii değildir. Ancak, teşekkülümüz, yerel basın camiasının toplum nazarında küçük düşürülmesine sebep teşkil edecek tavır ve söylemlere kayıtsız kalacak bir kuruluş da değildir.

Bu yaşananlar karşısında temel görev, ilçemizin tek basın meslek örgütü olan Ereğli Gazeteciler Derneği’nin yönetimine düşmektedir. Saygın yönetim kurulumuzdan, bahse konu yakıştırmalara karşı gereken tepki ve hassasiyeti göstermesini temenni ediyorum.