Metruk bir bina işte. Ha yıkıldı ha yıkılacak. Hatta yıkılması için şikayette bulunanlar da var. Şikayetlerin ana sebebi ise fuhuş.
Terkedilmiş bu binada bu tür uygunsuzlukların yaşandığını öne süren çevre sakinleri "bıktık usandık" diye konuşmayı sürdürürlerken, ayakta durmakta zorlanan bu binanın ah bir dili olsa bir olsa.
Tuğla üstüne tuğla koyarak yapmışlar her duvarını. Aylar ayları kovalayıp inşası tamamlandığında yıl 1953'müş. Ta o yıldan bu günlere kadar binlerce insanı kucaklamış. Barındırmış, ısıtmış ve kucaklamış.
Sahibi de Devletin Demiryolları olan bu bina, Karadeniz Ereğli ile Kandilli arasında DDY'nin hizmet binası ve yolcu istasyonu olarak kullanılmış onca yıl.
Şimdi sahipsiz. Terk etmiş herkes  onu. Konu komşusu kalmamış.
Ziyaret edip hal ve hatırını soran da. Hatta görüntü kirliliği yaratıyor diye yıkılmasını isteyenler kesilen lokomotif gibi kalabalık eden eski  ve köhne bina statüsüne alıvermişler bir kalemde.
Ah ah!.. Yıllar yıllar… O yılların bir dili olsa da konuşsa… Dili bir çözülüverse… Acaba utanan olur mu ki?.. Yok yok!.. Utanan mutanan olmaz!.. Lokomotifi cayır cayır keserken sessiz film izleyenler, raylar sökülürken sırtını dönenler mi utanacak?