Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri 744. vuslat yıl dönümünde anıldı. Hz. Mevlana'nın düğün gecesi olarak da tarif ettiği vefat yıl dönümü münasebetiyle özel bir program düzenlendi. Programın konuğu "İslam ve Mevlana" adlı bir de kitabı bulunan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'tı.

Programda İslam ve Mevlana kitabının yazılış aşamasında yaşananları anlatan Prof. Dr. Haydar Baş, "Şems hakikaten büyük bir insan. Biz insanı kâmillerin değerlerini bilmiyoruz. Mevlana çok büyük bir âlem" dedi.

Her insanda Cenab-ı Hak'tan bir cevher var

Haydar Baş İnsanın manevi yolculuğu üzerine de çok özel açıklamalar yaptı. "Esasen insanoğlu devamlı bir arayış içindedir. Biz Allah'tan geldik yine ona döneceğiz" diyen Prof. Dr. Haydar Baş şöyle devam etti: "Bir daire düşünün bir yerden çıkıyorsun sonra aynı yere dönüyorsun. Allah (cc) 'Ben sana kendi ruhumdan üfledim' diyor. İnsanoğlu'nda öyle bir cevher var ki hiçbir şeyde bu yok. O da nedir? Allah'ın ruhu, nefhası. Dolayısıyla kâfir olsun, mümin olsun her insanda Cenab-ı Hak'tan bir cevher var. Aslında bütün insanlar kendi iç tabiatlarında mevcut olan O'nu arıyor, O'na gitmek istiyor. Mesela musikide O'nu dinlemeye çalışıyoruz farkında olmadan. Ressam O'nu yapmaya çalışıyor farkında olmadan. Seyrüsefer ediyorsun O'nu arıyorsun farkında olmadan. Yani topyekûn beşeriyet bir arayış içerisinde ve kendinde meknuz olan Allah'ı arıyor. Hz. Mevlana bu arayışta doruk noktaya gelmiştir. Zaman zamanda (Essalatü miracül müminin-namaz müminin miracıdır) biz bunu namaz olarak tarif etsek de Mevlana semadaki yıldızların da bu seyir içinde olduğunu kabul ederek ki ayette de öyle her şey Allah'ı tespih ediyor. Müridanı ile onların tespihiyle birlikte Allah'ı arıyor. Yani bu bir sefer hali. Bu sefer halinde insan aradığını bulmanın hem yarışı, hem düşüncesi içinde. Biz O'nu arıyoruz. Bizim her birimiz kendi içimizde bir sefere çıktık.”

Zikrullah insanı Allah'a taşıyan Burak’tır

 "Her birimizin kalbinden Allah'a bir yol gidiyor. Esasen bu yol ibadet ile gidilen bir yoldur. Biz buna kısaca zikrullah da diyebiliriz" diyen Prof. Dr. Haydar Baş programda şu ifadeleri kullandı: "Zikrullah insanı Allah'a taşıyan Burak’tır. Hepimiz Allah'a doğru yola çıktık, gidiyoruz. Yolda giderken senin inancına, teslimiyetine, samimiyetine bağlı olarak oradan sana sinyaller geliyor. Sadece sen yola çıkmıyorsun, O da sana bakıyor, nazar ediyor. O'nun nazarını bir aldığın zaman bir bakıyorsun ayakların yerden kesilmiş. İşte Mevlana ve emsali insanlar bu hali çokça yaşayan büyük evliyalardır. Allah şefaatlerinden mahrum eylemesin. Efendim biz bu hale gelebilir miyiz, elbette gelebiliriz. Allah zaten velayet yolunu mü'minlere, İslam dünyasına hediye etmekle bize de bu kapıyı açtı. Bu kapının önündeki en büyük önder İmam Ali Efendimizdir. 12 İmam dediğimiz insanlar da insanı Allah'a taşıyan insanlardır."

 Evliyalar Anadolu'nun Tapusudur

 BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş konuşmasında şu dikkat çekici ifadeleri de kullandı: "Risalet döneminde insanları Allah'a Resulüllah (SAV) Efendimiz taşıdı. Ondan sonra ise İmam Ali'nin yolundan İmam Ali ile birlikte giden imamlar taşıyor. Ne zamana kadar, kıyamet sabahına kadar taşıyacaklar. Bunda kimsenin kuşkusu olmasın. Onun için bizler çok şanslıyız, Allah bize böyle bir imkânı verdi, böyle bir yolculuğa çıktık. Cenab-ı Hak Arap-İslam dünyasında peygamberleri, Türk-İslam dünyasında da evliyaları görevlendirdi. Şimdi Anadolu'yu gezin nereye giderseniz bir evliya türbesi ile karşılaşırsınız. Bunlar bu toprakların tapusudur. Onun için bizim kadar sağlam Müslüman da yok. Niye? Çünkü biz sağa sola dönemeyiz hemen kucaklıyorlar bizi. Yani anan-baban onlar senin. Sen onları tanımıyorsun ama onlar seni çok iyi tanıyor. Biz böyle bir yolcuyuz Allah yolculuğumuzu hayırlı, mübarek eylesin."