Demokrat Parti eski İl Başkanı ve İnşaat Mühendisi Turgut Hamzaçebi, Zonguldak'ın alt yapısını değerlendirdi: İlimizde ise her ne kadar kanalizasyon arıtma tesisi yapılıyor olsa da, yol, elektrik, doğalgaz ve su sorunu devam etmektedir. Elbette bu sorunları yaratan nedenler vardır. Bu nedenlerin en başında çarpık kentleşme gelmektedir.

Zonguldak'ın önemli projelerinden biri olan İçme Suyu projesinin başında yer almış bir kişi olarak tanınan ve alt yapı konusunda önemli bir bilgiye sahip olan DP İl Başkanı ve İnşaat Mühendisi Turgut Hamzaçebi, Zonguldak ilinin alt yapı konusunu değerlendirdi.

SORUNLAR DEVAM ETMEKTE
Hamzaçebi alt yapıyla alakalı, Alt yapı mesken, iş veya diğer amaçla kullanılan bina ve bölgeleri destekleyen kanalizasyon, yol, elektrik, su, gaz, telekomünikasyon ve arıtımdan oluşan yapı bütünüdür. Hızlı nüfus artışları ve göç nedeni ile kentsel alanlarda alt yapı problemleri gün geçtikçe ağırlaşmakta ve birçok sosyoekonomik soruna neden olmaktadır. Alt yapı konularında ki en önemli sorunlar içme suyu, kanalizasyon, atık su arıtma tesisi ve katı atık sorunudur. İlimizde ise her ne kadar kanalizasyon arıtma tesisi yapılıyor olsa da, yol, elektrik, doğalgaz ve su sorunu devam etmektedir. Elbette bu sorunları yaratan nedenler vardır. Bu nedenlerin en başında çarpık kentleşme gelmektedir. Çarpık kentleşme altyapı sorununu da beraberinde getirir. Bilindiği gibi şehrimizde hazine arazileri üzerine rastgele yapılan yapılar gecekondulaşmaya neden olmuş buda altyapısız ve sağlıksız mahalleler oluşturmuştur. Arsa sıkıntısı nedeni ile merkezde ve yakın çevresinde az katlı binalar yıkılmış yerlerini çok katlı binalar almıştır.

ALT YAPI YETERSİZ KALDI
Dolayısı ile buralarda yoğunluğun ve nüfusun artması içme suyu ve kanalizasyon sistemlerinin aşırı yüklenmesine ve daha önce tamamlanmış olan alt yapının yetersiz kalmasına neden olmuştur. Özellikle bizim gibi Çarpık kentleşmenin olduğu yerlerde suyun dağıtımı da bir sorun olarak ortaya çıkar. Biz bu sorunu içme suyu çalışmalarında birebir yaşadık. Şimdi ise yenileme çalışmalarında daha büyük sorunlar ortaya çıkacaktır. Bir de kentlerde kullanılan suların kanalizasyon yolu ile akması ve denizlere ulaşması da önemli sağlık sorunlarını beraberinde getirir. Çünkü bu yolla hem denizlerimiz hem de akarsularımız kirlenmektedir. Bu pislenen sular sağlığımızı da tehdit etmektedir. İşte arıtma tesislerinin önemi burada ortaya çıkmaktadır. İçme suyu arıtma tesisimizin olması ve kanalizasyon arıtma tesisinin de devreye girecek olması şehrimiz açısından çok önem taşımaktadır. Şimdi sıra su batan ağızlarına bağlanan kanalizasyonların ana galerilere bağlanmasına gelmiştir. Zaman kaybetmeden su batanları kanalizasyon sularından kurtarmamız gerekmektedir dedi. İ

KİREÇ TAŞLARDAN OLUŞMAKTA
nşaat Mühendisi Turgut Hamzaçebi, Son zamanlarda site Bahçelievler de ki zemin oturmaları gündemi baya meşgul ettiğini hatta bu konu ile ilgili olarak yapılan toplantılarda ve açıklamalarda içerikleri doğru ama manşetleri yanlış olan ifadeler halkın kafasını iyice karıştırdığını belirterek şöyle devam etti. Bizim bildiğimiz kadar Site Bahçelievler de zemin yapısı genellikle kireç taşlarından oluşan sert kaya niteliği taşımaktadır. Yalnız bunların içinde jeolojik zamanlar boyunca gelişmiş olan küçük ve büyük karstik boşluklar bulunmaktadır. Halkımızın tabiri ile su batanlar birçok yerde mevcuttur. Geçmiş yıllarda işin kolayına kaçılarak kanalizasyonlar bu su batan ağızlarına akıtılmış, asitli sularda zamanla karstik yapıyı bozmuş, boşlukların genişlemesine neden olmuş ve bu boşluklar yüksek binalarda tasman nedeni ile çatlaklara neden olmuştur. Özellikle bu bölgelerde bina yoğunluğunun ve buna bağlı olarak nüfus yoğunluğunun artması sorunu tetiklemiştir.

SORUN DAHA DA BÜYÜYECEK
Daha önceden sinyal veren ve bilinen bu soruna belediyemiz de duyarsız kalmış ve gerekli önlemlerin alınmasında geç kalınmıştır. İlk olarak kanalizasyonların su batan ağızlarına verilmesi yanlıştı. 2.olarak alt yapısı hazırlanmadan yapılan imar tadilatları ve yapı müsaadeleri yanlıştı. 3. olarak bütün bunlar bilindiği halde tedbir ve önlemlerin alınmayışı da yanlıştı. Ne yazık ki bu gidişle alt yapı sorunu şehrimizin en önemli sorunu olmaya devam edecektir. Yerleşim kırsal kesimden şehre kaydıkça, üniversite geliştikçe, şehir merkezleri yoğunlaştıkça, buna bağlı olarak yetersiz kalan alt yapı yenilenmedikçe, sağlıklı ve alt yapısı düzgün yeni yerleşim alanları oluşmadıkça sorun daha da büyüyecektir.