Maden ocaklarındaki kazaları araştırmaya gelen Devlet Denetleme Kurulu üyeleri GMİS’e giderek bilgi aldılar.

 

 

DDK üyelerinin ziyaretinde konuşan GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu, uzmanlık gerektiren madencilik sektöründe taşeronların deneyimsizliğine dikkat çekerken, hak edişlerini aldıkları halde işçi ücretlerini bile günü gününe ödemediklerini de dile getirdi.

 

Muslu “Madencilik ayrı bir işkolu. Riski yüksek ve ağır koşulları var. Bu nedenle ayrı bir bilgi, deneyim, uzmanlık, ustalık gerektiren bir iş kolu. TTK’ya baktığınızda 160 yıllık bir tarihi ve üretim kültürü olan bir kurum. Geçmişte kuyuları, hazırlık galerini de TTK’nın işçileri ve mühendisleri sürdü” dedi.

 

 

Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu’nun  (DDK) başlattığı, madencilik sektöründe son dönemde meydana gelen ölümlü ve yaralanmalı kazalarla ilgili geniş kapsamlı araştırma ve inceleme çalışmaları sürüyor.

 

DDK Üyesi Mehmet Ali Özkılınç, Uzman Taner Kardaş ve Denetleme Uzmanları; Genel Maden İşçileri Sendikası’nı (GMİS) ziyaret ederek Genel Başkanı Ramis Muslu ile görüştüler. DDK Üye ve uzmanları, TTK, rödevanslı saha ve TTK bünyesinde çalışan taşeron şirketlerin çalışmaları ile ilgili sendikacılardan bilgi aldılar.

 

 

Ziyaret sırasında GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu, “Ülkemiz, 17 Mayıs 2010 tarihinde TTK Karadon Müessesesi’nde taşeron şirketin çalıştığı -540 kodunda acı bir kaza yaşadı.

 

TTK, 5 üretim bölgesinden oluşuyor. Kozlu, Armutçuk, Karadon ve Üzülmez bölgelerimizde yeraltında taşeron şirketler, ihale edilen hazırlık işlerini yapıyorlar” dedi.

 

Muslu, TTK’nın bu işlerin ihalesine eleman yetersizliğini gerekçe gösterdiğini, TTK’nın  tüm imkanları sunmasına rağmen de taşeron şirketlerin işlerini zamanında bitiremediğini ve ek süreler istediklerini ifade eden Ramis Muslu “Bu şirketlerin tüm araç-gereç ve malzemesini TTK karşılıyor. Tüm destek sağlanmasına rağmen işlerini zamanında teslim edemediler. Taşeron şirketlere sağlanan destek nedeniyle zaman zaman kurumun üretimi de aksadı. Biz, taşeron şirketlerin yeraltında verimli çalışamayacakları uyarısını yapmıştık” diyerek konuştu ve sözlerini şöyle tamamladı:

 

İŞÇİ ÜCRETLERİNİ AKSATIYORLAR

 

“2005 yılında Karadon bölgemizde 8 bin metrelik hazırlık galerisi sürme işi ihale edildi.

Madencilik ayrı bir işkolu. Riski yüksek ve ağır koşulları var. Bu nedenle ayrı bir bilgi, deneyim, uzmanlık, ustalık gerektiren bir iş kolu. TTK’ya baktığınızda 160 yıllık bir tarihi ve üretim kültürü olan bir kurum. Geçmişte kuyuları, hazırlık galerini de TTK’nın işçileri ve mühendisleri sürdü.

Taşeron şirketlerde çalışan arkadaşlarımız asgari ücretle çalıyorlar. Ücretleri günü gününe ödenmiyor. İşçi arkadaşlarımız 2-3 üç ay ücret alamadıkları gerekçesiyle zaman zaman eylem de yaptılar. Şirketler, TTK’dan hak edişlerini alıyorlar ama işçi ücretlerinin ödemelerini aksatıyorlar.

Taşeron işçisi arkadaşlarımız, iş güvencesinden yoksun, eğitimsiz ve hazırlıksız olarak ocaklara sokuluyorlar. Star şirketinde sendikamız örgütlendi. Ancak şirket, inşaat şirketi oldukları gerekçesiyle yetkimize itiraz etti. Şu anda mahkeme aşamasındayız.

 

DENEYİMSİZLER

 

Bu şirketler, madencilik iş kolunda deneyimsizler. Baraj inşaatlarında çalışmış olabilirler, karayolu tüneli açmış olabilirler, belediyelerin metro inşaatlarında çalışmış olabilirler, ama yerin 540 metre altında galeri açmak bu işlere hiç benzemez. Çok farklı ve yüksek riskler taşıyan bir iştir, bir sanattır.

TTK’da tüm bölgelerimizde gaz izleme istasyonları var. Bu istasyonlardan tüm ocaklardaki gaz miktarı 24 saat boyunca gözlemlenir. Metan gazı seviyesi yüzde 1’i geçtiğinde tüm elektrikli makinalar kapatılır. Gaz miktarı yüzde 2’yi geçtiğinde ise işçi tahliye edilir ve ocak havalandırılır. 1993 yılında Kozlu bölgemizde yaşanan grizu faciasının ardından bu önlemler alındı.

Karadon’da kazanın meydana geldiği galeride ise gaz miktarı yüzde 4 olarak ölçülmüştür.”

 

Ramis Muslu, Ülkemizde sadece Zonguldak Havzası’nda üretilen taşkömürünün demir-çelik fabrikaları ile sanayi fabrikaların ana hammaddelerinden biri olduğunu, termik santrallerde de kullanıldığına dikkat çekti.  Türkiye’nin yıllık taşkömürü ihtiyacı yaklaşık 20 milyon ton. Bunun 16-17 milyon tonluk bölümünün her yıl 2 milyar doları aşkın para ödenerek dışarıdan alındığını,

TTK’ya yatırım yapıldığı ve  işçi açıkları giderilmesi durumunda ithal edilen kömürün en az yarısının Zonguldak’tan üretilebileceğini belirten Muslu, DDK Üyesi Mehmet Ali Özkılınç’a TTK ve Taşkömürü ile İş Sağlığı ve Güvenliği’yle ilgili sendikanın hazırladığı raporları sundu.

 

Muslu, DDK üye ve uzmanlarının çok sayıdaki sorusuna ayrıntılı cevaplar verdi.

 

 

 

 

DDK Üyesi Mehmet Ali Özkılınç, Uzman Taner Kardaş ve Denetleme Uzmanlarının GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu’ya yaptığı ziyarette,  GMİS Genel Başkan Yardımcıları İsmet Demirhan ve Dursun Oğuz, Genel Sekreter Taci Alkaya, Genel Mali Sekreter Muharrem Sarıçam, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Osman Tutkun ile Genel Eğitim Sekreteri Eyüp Alabaş hazır bulundu.