Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin Hukuk Danışmanı Av. Fikret İlkiz'in 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü adına; televizyonlar, radyolar, gazeteler ve internet medyasına basın özgürlüğü için bulunduğu çağrıya Gazeteniz Önder'de katılım göstererek, 3 Mayıs tarihli gazetesini manşetinde boş beyaz çerçevenin içine "basın özgürlüğü için" ibaresi yazarak yayımladı.

Av. İlkiz; "3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü için, Avustralya Gazete Yayıncıları Birliği özgür basın ve halkın bilgi edinme hakkının korunmasının ne kadar önemli olduğunu vurgulamak için simgesel olarak 3 Mayıs'ta kendi gazetelerinin ön sayfasında "beyaz boşluk" yayınlama kararı aldılar" hatırlatmasını yaparak şu çağrıyı yapmıştı:

"Türkiye’de “basın özgürlüğümüz için"  3 Mayıs 2011 günü gazeteler “beyaz boşluklu” olarak çıkmalıdır.

Radyolar 3 Mayıs 2011 günü onbeş saniyelik, “basın özgürlüğümüz için” cümlesini anons eden sesin ardından “sessiz” radyo yayını yaparak “beyaz boşluklu suskunluk” yayını yapmalıdır.

Televizyonlar 3 Mayıs 2011 günü “basın özgürlüğümüz için” alt yazısı geçen ve bu cümleyi sesli olarak anons eden onbeş saniyelik “beyaz boşluklu görüntü yayını” yapmalıdır.

İnternet medyası, 3 Mayıs 2011 günü “basın özgürlüğümüz için” yazılı olan “beyaza yayın sayfası” oluşturmalıdır. İnternet, “beyaz boşluklu tıklama” ile tıklanmalıdır.

Bilmek,  hepimizin  hakkıdır. Bilme hakkı için basın özgürlüğü korunmalıdır.          

Susmak, demokrasiyi öldürür. Yazmak ve konuşmak, basını ve bizi özgür kılar."

GAZETENİZ ÖNDER'de 3 MAYIS 2011 TARİHİNDE BU SESE KULAK VEREREK, "BEYAZ BOŞLUKLU" ÇIKTI.

 

Bu arada Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nden 3 MAYIS DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜ  ile ilgili yapılan açıklamasını  “Basın özgürlüğüne saygı bekliyoruz” başlığıyla şöyle yayınladı.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulunca yapılan açıklamada “Gazetecilere yönelik yüzlerce yılı bulan davaların yarattığı baskılar ve birçok meslektaşımıza yönelik olarak gelişen ölüm tehditleri devam ediyor. 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü gününde, basın özgürlüğü önündeki engellerden hükümetin de rahatsızlık duyup çözüm üretmesini diliyoruz“ denildi.

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasında  “Bir yılda basın özgürlüğüne saygıda 127. sıradan 138. sıraya geriledik. Basın özgürlüğü önündeki artan engellerden, salt gazetecilik yaptığı için cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü bulunan meslektaşlarımızın durumundan ve gazetecilere açılan davaların artmasından hükümetin de rahatsızlık duymasını ve çözüm üretmesini diliyoruz” denildi.

Türkiye’de demokrasinin birinci şartı olan basın özgürlüğünün ve hukukun üstünlüğü ilkesinin ayaklar altına alındığına dikkat çeken Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, özgür basının sindirilmeye çalışıldığını vurguladı. Cemiyet’in açıklaması şöyle:

“Türkiye’de özgür basın sindirilmeye çalışılıyor. Cezaevinde 67 gazeteci tutuklu, 2 bini aşkın gazeteci yargılanıyor. 10 bin gazetecinin hakkında soruşturma yürüyor. Gazetecilere yönelik yüzlerce yılı bulan davaların yarattığı baskılar ve ayrıca birçok meslektaşımıza yönelik olarak gelişen ölüm tehditleri devam ediyor. 

Sahada görev yapan muhabir, foto muhabiri ve kameraman meslektaşlarımız kolluk güçlerinin ve politikacıların korumaları tarafından hırpalanıyor. Yıpranma hakları ellerinden alınan gazetecilerin sendikasız, iş güvencesiz çalışmalarına hükümet seyirci kalmaya devam ediyor. Bu konuda çaba gösteren meslek örgütlerinin talepleri yok sayılıyor. Yüzlerce meslektaşımız her yıl sistematik olarak işten çıkarılıyor. Siyaset-medya-sermaye ilişkilerinde karşılıklı çıkarlar göz önünde tutularak gazetecinin denetim işlevi baltalanmaya çalışılıyor.  3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Gününde, bağımsız ve bağlantısız Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak, basın özgürlüğünün ve düşünceyi ifade özgürlüğünün bireylerin en doğal hakkı olarak kabul edildiği bir Türkiye için tüm meslektaşlarımızı mücadeleye çağırıyoruz.“