Zonguldak Kültür ve Eğitim Vakfı’nın (ZOKEV) “Kent Söyleşileri” kapsamında düzenlediği Vahap Durmuş söyleşisi, geçtiğimiz Cuma günü TMMOB Maden Mühendisleri Odası Şube Lokali’nde yapıldı. Söyleşiye çok sayıda dinleyicinin yanı sıra TTK Maden Makineleri İmalat ve Onarım Fabrikası Şube Müdürü Aydın Balekoğlu, ZOKEV eski Başkanı Prof.Dr.Vedat Didari, ZOTEV Başkanı Fikret Zaman ve Vahap Durmuş’un ailesi ile iş arkadaşları katıldı.
Söyleşi öncesi, ZOKEV Mütevelli Heyeti Başkanı ve gazetemizin yazarı Ahmet Öztürk, bir sunum konuşması yaptı. Öztürk, “Vahap Usta, bu kentin gizli kahramanlarındandır. Her zaman doğru yerde durmuştur. O Merkez Atölyeleri’ni ‘adam yapan fabrika’ya çeviren efsane kadronun içinde de yer aldı, sosyalizm fikrini bu topraklarda yeşerten 65 TİP’inin içinde de… Bu kente çok şey kazandırdı, ama ne kitaplara adı geçti, ne de sayın bilmem kim diye birilerince anıldı. Biz bu söyleşilerle alın terini emeği temel alan bir tarih yazımının adımlarını atmaya çalışıyoruz. Kenti gerçek kahramanlarından dinleyip, yarınlara aktarmak istiyoruz” dedi.
“SEÇİM AYAKKABIMIZ
BİLE YOKTU”
Daha sonra söz alan Vahap Durmuş, 1955 yılının 1 Mayıs günü Merkez Atölyeleri’ne işbaşı yaptığını söyledikten sonra, “Benim işbaşı yaptığımda atölye bir tamirhane gibiydi adeta. En küçük kazma-kürek bile yurt dışından getiriliyordu. Önce kazma-kürek kalıbı yaptık. Daha sonra başka maden makinelerinin imalatına da başladık. Atölyede 1800 kişi çalıştığı zamanları biliyorum. Paydos saatlerinde yol trafiğe kapanırdı neredeyse. Şimdi atölyeye gittiğimde, sanki tatil günündeymiş gibi geliyor bana. Ne tezgâh sesi var doğru düzgün, ne de ortalıkta gezinen bir insan” dedi.
1965 yılında Türkiye İşçi Partisi’ni kuran kadro içinde yer aldığını da söyleyen Durmuş, “Ben küçüklüğümden beri Bizim Radyo’yu dinlerdim. Büyüklerim ‘Orayı dinleme, onlar doğruyu söyleyerek seni kandırırlar’ derdi. Hem doğruyu söyleyip, hem de nasıl kandıracaklarına aklım ermedi. Bizim Radyo’yu dinledim, TİP’i buldum. ‘Sömürücüye Yumruk’ gazetesini çıkarıyorduk ve benim motosikletimle havzanın dört bir yanına dağıtıyorduk. O dönemde altımızdaki tek araç, benim motosikletimdi.” diyerek sözlerini sürdürdü.
Durmuş’un salondan, “Seçim otobüsünüz yok muydu?” şeklinde gelen bir soruya, “Otobüsten vazgeçtik, doğru düzgün ayakkabımız bile yoktu” diye yanıt vermesi gülüşmelere neden oldu.
 Ancak üreten işçileri hakları için mücadele verebileceğini söyleyen Durmuş “Çalışmayan, üretmeyen, asalak geçinen işçi hakları için mücadele edemez. Bizler üretmeliyiz, ürettiğimiz oranda da haklarımız için mücadele etmeliyiz. Bugün işçi sınıfı ne haklarının bilincinde, ne de doğru düzgün mücadele veriyor. 12 Eylül işçiyi aldı, sermayenin kucağına bıraktı” dedi.
 Etkinliğin sonunda ZOKEV Yönetim Kurulu Başkanı Kürşat Coşgun, Vahap Durmuş’a bir plaket sunarak, verdiği hizmetlerden dolayı kent halkı adına teşekkür etti.