Eğitim-İş'in 'Savaş zorunlu olmadıkça cinayettir' sloganıyla Hatay'da gerçekleştirdiği yürüyüş ile ilgili olarak Zonguldak Başkanı Metin Kahveci'nin yaptığı açıklama şöyle:

Hatay'a gelerek bizzat sorunları görme fırsatı  bulduk. Şehrin mozaik unsurunun zedelendiği,kap kaç olayların arttığı, şehir güvenliğinin tahrip edildiği  Hatay'ın yerlileri taksicileri tarafından anlatıldığına şahit olduk..Hastalananlar Hatay hastanelerinin acil bölümlerinde hizmet alma hakkının olmadığını  bizzat bizler gördük.  Acil bölümlerinde  sadece beyin kanaması, kalp krizlerinde başka hiçbir hastaya bakılmıyor. Çünkü  Suriye'den yığınla gelen yaralı muhalif guruplarından acillerde sıra ve  yer  bulmak  mümkün değildir
 Hatay'da toplanan  Eğitim-İş Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri ile Şube ve Temsilcilik Başkanları, Maksim Alanı'nda bizleri bekleyen Hatay Şubesi üyeleriyle bir araya geldik. Savaş zorunlu olmadıkça cinayettir ve Savaşa hayır pankartı taşıyan Eğitim-İş üyeleri, kortej oluşturarak buradan Saray Caddesi'ne yürümede Emniyet güçlerinin tüm engellemelerine rağmen kortej, Katil ABD Ortadoğu'dan defol, Ne ABD ne AB tam bağımsız Türkiye, Susma haykır, savaşa hayır, Katil ABD, taşeron AKP sloganları atarak Saray  Caddesi'ne yürüyüşe geçtik. Eğitim-İş üyelerinin oturma eylemi yaparak direnmesi üzerine polis barikatı kaldırdı ve grup sendika binası önünde toplandı.  Eğitim-İş Genel Başkanımız Veli Demir, toplanan gruba seslendi ve ABD'nin taşeronluğuna soyunan AKP iktidarının, son on yılda uyguladığı dış politika ile Türkiye'yi, emperyalizmin üssüne dönüştürdüğünü vurguladı ve Suriye'nin işgali çerçevesinde hazırlanan senaryolar birer birer yürürlüğe girmekte, Türkiye emperyalizmin koçbaşı olarak savaşa sokulmaktadır dedi.
ABD'nin, Irak'ta yaşadıklarını Suriye'de yaşamamak için yıllardır Türkiye üzerinde ekonomik, siyasal ve askeri operasyonlar yaptığını belirtmiştir.
Ülkemiz, pompalanan sıcak para ile ekonomik olarak kıskaca alınırken, siyasal iktidara, NATO'ya ve emperyalizme muhalif kesimler, baskı altına alınarak korku toplumu yaratılmakta ve Suriye operasyonu için uygun koşullar oluşturulmaktadır.
İnsanlık tarihi bize vahşi kapitalizmin kanla beslendiğini defalarca göstermiştir. Bu kan ise mazlum ulusların kanıdır. Sömürgecilere karşı ilk Ulusal Kurtuluş Savaşını vererek başta Ortadoğu ve Asya halkları olmak üzere, tüm mazlum uluslara bağımsızlık ışığını tutmuş olan Türkiye'nin, bugün bu mazlum halklara karşı emperyalizmin taşeronluğuna soyunmuş olması oldukça düşündürücüdür. Ulusal Kurtuluş Savaşımızın önderi ve Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ün söylediği gibi 'Savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir'. Bu savaş emperyalist haydutların kirli savaşıdır. Ülkemizin bu kirli savaşa alet edilmeye çalışılması kabul edilemez.
Emekçiler olarak bizler emperyalizmin çıkarları uğruna ülkemizin bir savaşa sürüklenmesine seyirci kalamayız.
Demir, Arap halkı ile Türk ulusunun bin yıldır kardeşçe ve dostça yaşadığını kaydetti ve Biz burada Esad'ı, BAAS'ı desteklemek için değil emperyalist ABD'yi ve işbirlikçilerini protesto etmek için toplandık. Çünkü Suriye halkı  ile Türk ulusunun ezeli bir kardeşliği, derin bir tarih bağı vardır dedi.

Yıllarca birlikte yaşayan farklı kültürler, inançlar, etnik iklimler diken üstündedir. 'Sıfır sorun' diyen neo Osmanlıcı bakan Hatay sınırını koruyamamaktadır. Türkiye-Suriye sınırı yolgeçen hanına dönmüştür. Hatay'da kuşku ve güvensizlik ortamı oluşmuş, hırsızlık olayları artmış, ticaret bitmiş ve esnaf zor duruma düşmüştür.
Eğitim-İş olarak tüm halkımızdan, bu kirli savaşa karşı tepkilerini yükseltmelerini, savaş karşıtı eylem ve etkinliklere destek vererek seslerini siyasal iktidara duyurmasını istiyoruz. Bu savaşın faturasını emekçimiz, dar gelirlimiz, köylümüz ve çiftçimiz kan ve yoksulluk olarak ödeyecektir.
Bu nedenle hep birlikte ve gür bir biçimde 'Savaşa Hayır', 'Yurtta barış, dünyada barış' sloganlarını haykırmalıyız.
Genel başkanımızın konuşmasında sonra CHP  Hatay millet vekilleri Refik Eryılmaz ve Hasan Akgöl'de konuşmalarında AKP hükümetine yüklenerek taşeronluk yaptıklarını, bu coğrafyada emperyalizmin kirli emelleri olduğunu, Hatay'ın ticaret alanının  yok edildiği,kaosun arttığını ,güvenlik sorunları yaşadıklarını , parti hakimiyeti olduğu için Hatay'ı kirli ellere teslim etmeyeceklerini ve Hatay'ı her türlü tehlikelerden koruyacaklarını anlatmışlardır.  Mitinge CHP ve vekilleri  ADD, ÇYDD, İp, TKP, TGB, AKD dernekleri destek vermişlerdir.