Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Yılmaz, sağlık hizmetlerinden ‘katılım payı’ adı altında katkı payı alınmasını eleştirerek, “Sağlıkta tasaruf olmaz” dedi.

 

Şube Başkanı Orhan Yılmaz bu yasa ile yapılan değişikliklerin çalışanlar arasında eşitsizliği daha da derinleştirdiğine dikkati çekerken mevcut hakları budadığı ve sağlık hizmetlerinden yararlanmayı zorlaştırdığını söyledi. Genel Sağlık Sigortası’nın,  sağlık hizmetlerinden ve diğer haklardan yararlanmayı bir hak olarak tanımlasa da sigortalının  “prim”  ve “katılım payı” adı altında bir bedel karşılığında sağlık  hizmetlerinden yararlanılmasını öngördüğünden, mevcut yasada sağlık bir “hak olmak” tan çıkarıldığı, GSS sağlığı, ancak karşılığı ödenince sunulan, “satın alınan bir hizmet”e dönüştürüldüğünü belirtti. Yılmaz azılı açıklamasında, “Yasa, hizmet kapsamında olsa bile “hizmetten yararlanma” sırasında ödenecek bedel ve tedavi ve uygulamalardaki “katılım payı” ödemesini zorunlu kılmıştır. Hastalıkların tanı ve tedavisi sürecinde kullanacak “ilaç ve diğer tedavi bedelleri” ile ilgili ödenecek katılım payı da sağlığın finansmanı bakımından yoksullar açısından önemli bir yük yaratmaktadır. Hızla sosyal devlet olma ile ilgili nitelikleri terk eden, sağlığı ve eğitimi piyasa koşullarında satın alınabilir birer meta olması için elinden geleni yapan AKP iktidarı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) ile yürürlüğe koymuş olduğu IMF ve Dünya Bankası destekli politikaları ile bırakın sağlık ve eğitim harcamalarının parasız sunulmasını bugüne kadar artarak biriken tedavi  yolluklarının ödenmesi ile ilgili duyarsızlığı ile çalışanları adeta ölüme mahkum etmektedir. Bakanlığımız tarafından yaklaşık olarak 18 aydan beri tedavi  yollukları ödenmemektedir.  Yapılan çeşitli girişimlerden olumlu bir sonuç alınamamıştır. 2009 mali yılının 5. ayında hala geçici görev ve tedavi yolluklarının ödenmemesi birçok eğitim çalışanını zor durumda bırakmıştır. Tedavi için tekrar kontrole gitmek zorunda kalanlar ekonomik zorluklardan ya tedavilerini yarım bırakmakta ya da bankalardan kredi çekmek zorunda kalmaktadırlar. Bu durum zaten çok zor şartlarda görev yapan eğitim çalışanlarını görev yapamaz hale getirmiştir. Eski Milli Eğitim Bakanımızın yolluklarla ilgili basında çıkan, “öğretmenlerimizin bizde alacağı kalmaz”  açıklaması da bu bakanlığın çalışanı olarak bizleri ayrıca üzmüştür. Tedavi yolluklarının ödenmemesini hiç bir gerekçe haklı gösteremez. SSGSS adı altında çalışanlardan kesilen “katılım payı” ticarileştirilen sağlık hizmetleri ile tasarruf yapacağını iddia edenler uyguladıkları yanlış politikalar nedeniyle sosyal güvenlik alanındaki açığın daha da büyümesine neden oldukları gibi devletin asli görevlerinden olan “yurttaşlarının sağlığı, eğitimi ve güvenliği” ile ilgili gereken önlemleri almaları bir yana yasa gereği sağlık hizmeti alımı için yol parası denilen “tedavi yolluklarını” bile  ödememektedirler”