Eğitim-Sen Kdz.Ereğli Temsilciliği, 2013-2014 eğitim öğretim yılında da sorunların katlanarak arttığını, yeni sorunlar yaratan politika ve uygulamaların başta eğitim emekçileri olmak üzere öğrenci ve velilerini sürekli mağdur ettiğini açıkladı.

 

Kdz.Ereğli Eğitim-Sen Temsilciliği, 2013-2014 eğitim öğretim yılını değerlendirdi. Birçok çözüm bekleyen sorunlarla 2013-2014 eğitim ve öğretim yılının tamamlandığını belirten İlçe Temsilcisi İbrahim Koç, sadece sınava endeksli bir eğitim sisteminde öğrencileri başarılı ya da başarısız saymanın çok doğru olmadığını hatırlatarak, “Tüm çocuklarımız iyi bir tatili hak etmiştir. Eğitim-Sen olarak çocuklarımıza iyi tatiller diler ayrıca LYS sınavına girecek öğrencilerimize başarılar dileriz” dedi.

 

MAĞDURİYET SÜRÜYOR

Kdz.Ereğli Eğitim-Sen Temsilciliğinde düzenlenen basın toplantısında konuşan İbrahim Koç, şu açıklamalarda bulundu: Eğitim sisteminin, eğitim ve bilim emekçilerinin yıllardır birikerek artan sorunları 2013-2014 eğitim-öğretim yılında katlanarak artmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı çözüm üretmekten çok, yeni sorunlar yaratan politika ve uygulamalarıyla başta eğitim emekçileri olmak üzere, öğrenci ve velileri sürekli mağdur etmeyi sürdürmektedir. 

 

YENİ MAĞDURİYETLER YARATTI

AKP hükümetinin, eğitim sistemini piyasacı projelerle yönetmesi, angarya çalışma uygulamaları ve eğitimde 4+4+4 dayatması sonrasında derinleşerek artan sorunlar, 2013-2014 eğitim-öğretim yılına damgasını vurmuştur. Eğitimde 4+4+4 sonrasında okul dönüşümleri ile bazı okulların imam hatip yapılması yeni mağduriyetler yaratmıştır. Okullarda giderek artan fiziki donanım ve altyapı sorunları, kalabalık sınıflar, ikili eğitim, taşımalı eğitim, zorunlu ve “zorunlu seçmeli” din dersi dayatmaları, eğitim müfredatında piyasacı ve dini içerikli söylemlerin artması vb gibi pek çok sorun artarak devam etmektedir.

 

PARALEL PLANLAMALAR

Eğitim sistemini kendi siyasal çıkarları doğrultusunda biçimlendirmek isteyen AKP iktidarı, eğitim yöneticilerini siyasi referanslar üzerinden, yine siyasal kadroları ile doldurmaya çalışmaktadır. Bunun için bir süredir yandaş sendika ile paralel planlamalar yapmaktadır. Bakanlığın eğitim yöneticilerini belirlerken doğrudan “torpil” kelimesini çağrıştıran sözlü sınav uygulamasını getirmesi, eğitim yöneticilerinin yüzde 60 üst düzey yöneticiler, yüzde 40 sınırlı sayıda eğitim bileşenin vereceği puanlar üzeriden belirlemek istemesi kabul edilemez. Eğitim yöneticileri belirlenirken bilimsel, objektif kriterler ve liyakat ilkesi temel alınmalı, hiç kimse inancı, kimliği ya da sendikal aidiyeti üzerinden ayrımcı bir uygulamaya tabi tutulmamalıdır.

 

YENİ HAK GASPLARI

AKP, her konuda olduğu gibi, demokrasi ve özgürlükler konusunda da sadece kendine demokrat, kendine özgürlükçüdür. Kendisi gibi düşünmeyen, zulme ve devlet şiddetine karşı boyun eğmeyen herkes bugün hedef haline gelmiştir. Böylesine büyük bir abluka ortamında savunduğumuz ilke ve değerlerimizden vazgeçmemiz söz konusu değildir. Yıllardır ülkenin dört bir yanında fedakârca çalışan eğitim emekçilerinin ekonomik sorunları ve çalışma koşulları düzeltilmelidir. Eğitimde her türden angaryaya, esnek ve performansa dayalı çalışma uygulamalarına son verilmesini, son olarak rehber öğretmenlik alanında olduğu gibi, yeni hak gaspları anlamına gelen bütün düzenlemelerin geri çekilmesini talep ediyoruz.

 

ÖZEL GÜVENLİK İHTİYACI

Yerelde de eğitim alanında birçok sorun yaşanmaktadır. 4+4+4 Sisteminden kaynaklanan sorunlar ilçemizdeki sorunlar da genel eğitim anlayışındaki sorunlardan farklı olmamakla birlikte 4+4+4 dayatmasının yansıması ilçemizdeki birçok okulun ikili eğitime geçmesine neden olmuştur. İkili eğitim beraberinde birçok sorunu da getirmiştir. Okul dönüşümleri nedeniyle birçok öğrenci okul değiştirmek zorunda kalmıştır. Bu durum birçok öğrenci velisinin ekonomik anlamda yıpratılmasına neden olurken, zorunlu seçmeli derslerin getirmiş olduğu ders yükü okullardaki giriş çıkış saatlerinin de değişmesine neden olmuştur. Bu durumun neden olduğu güvenlik sorunu okullarda özel güvenlik ihtiyacını ortaya çıkartmış ve her şeyde olduğu gibi bunun da ekonomik boyutu yine velilere fatura edilmiştir. İkili eğitim uygulaması nedeniyle okullardaki teneffüs araları çok kısa tutulmak zorunda kalmış,öğrencilerimiz beslenme ve öz bakımları ile ilgili mağduriyetler yaşamıştır.Eğitim-Sen olarak 4+4+4 eğitim sisteminden bir an önce vazgeçilerek her yaştaki çocuklarımıza bilimsel nitelikte,eşit,parasız ve kamusal bir eğitimin verilmesini talep ediyoruz.      

           

OKULLARIN FİZİKİ DURUMU

Ne yazık ki toplumumuzda yaşanan her kötü olayın ardından KADER ya da TAKDİR-İ İLAHİ gibi söylemlerle acılar dindirilmeye çalışılır. Yıl içerisinde Ereğli Lisesinde yaşanan ve tek sevindirici yanı ders saatleri içerisinde gerçekleşmemiş tavan çökmesi olayı bizler de okullarımızın fiziki şartlarıyla ilgili endişe yaratmıştır. Bu durum Ereğli İlçesindeki okulların fiziki yapılarının ne kadar yeterli ve güvenilir olduğu sorusunu gündeme getirmiştir. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yaşanan bu durumdan ne kadar ders çıkarmıştır ya da İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bu duruma benzer durumların oluşmaması için ne yapmaktadır? Buna benzer bir durumda KADER ya da TAKDİR-İ İLAHİ mi denecektir? Eğitim Sen olarak bizler öğrencilerimizin can güvenliği endişesiyle derslere girmesini değil kendilerini güvende hissedecek şekilde derslere girmesi gerektiğini düşünüyoruz ve diyoruz ki İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ilçemizdeki bina yaşı 20 ve üzeri olan tüm okulların fiziki şartlarıyla ilgili yoğun bir iyileştirme çalışması içerisinde olmalıdır.

 

GÖREVLENDİRME MUAMMASI

İlçe Milli Eğitim Müdürlüğündeki Şube Müdürü görevlendirme muamması; İlçemizde eğitim ve öğretime yönelik çözülmesi gereken öğrenci, öğretmen ve fiziki şartlarla ilgili birçok sorun varken 2013-2014 Eğitim Öğretim yılında İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde kimsenin anlayamadığı şekilde şube müdürlüğü görevlendirmelerinde sık sık değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler ilçemizde eğitim ve öğretimin sekteye uğramasına, plansızlığa ve iş üretilememesine neden olmuştur. İlçemizdeki belirli bir siyasal anlayışın bu değişimlere sürekli müdahil olması ilçemizde eğitim ve öğretimde sorunların artmasına neden olurken, eğitim ile ilgili sorunlarda çözüm üretmesi gereken İlçe Milli Eğitimi de işlevselliğini kaybetme noktasına getirmiştir.           

           

MERKEZİ SINAV GÖREVLENDİRMELERİ

Merkezi sınavlarda kurum çalışanları arasında bir rahatsızlık olduğu, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce okullara gönderilen, Merkezi Sistem Sınav Görevleri konulu yazıdan anlaşılmaktadır. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün, çalışanların merkezi sınav görevlendirmeleriyle ilgili olarak dilekçe vermelerinden rahatsız olduğu anlaşılmaktadır. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün sınav görevlendirmeleri ile ilgili itiraz ve rahatsızlıkları şeffaflık ilkesi içerisinde, çalışanları tatmin edici bir şekilde açıklama yapması gerekirken, haksız yere dilekçe verenlerle ilgili idari işlem yapılacağını belirtmesi çalışanlara aba altından sopa gösterip bu konudaki rahatsızlıkları ve şikayetleri örtbas etmek istemelerini doğru bulmadığımızı belirtir ve bu olayı kurum çalışanlarının bilgi edinme ve dilekçe verme haklarına bir saldırı olarak görüyoruz. Eğer işler doğru yapılıyor ise Milli Eğitim verilen dilekçelerden rahatsızlık duymamalıdır. Peki İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bu uygulamaya ilişkin dilekçelerden neden rahatsız olmuştur? O halde insanın aklına ister istemez doğru yapılmayan işler mi var sorusu gelmektedir. Birçok çözüm bekleyen sorunlarla 2013-2014 eğitim öğretim yılını bitiriyoruz. Sadece sınava endeksli bir eğitim sisteminde, çocuklarımızı başarılı ya da başarısız saymanın çok doğru olmadığını biliyoruz. Tüm çocuklarımız iyi bir tatili hak etmiştir.Eğitim Sen olarak çocuklarımıza iyi tatiller diler,ayrıca LYS sınavına girecek tüm öğrencilerimize başarılar dileriz”

 

(Haber Merkezi)