Eğitim-Sen Zonguldak Şube Başkanı Orhan Yılmaz, Bülent Ecevit Üniversitesi’nde yaşanan bazı olayları gündeme taşırken “söylentilerin hız kesmeden devam etmesi üzerine Bülent Ecevit Üniversitesi rektörü sayın Çulfalı’ ya seslenmek istedik.” Dedi ve görüş ve düşüncelerini şöyle sıraladı:

“Üniversiteler,  bilginin üretildiği ve öğretildiği yerlerdir. Kuruluşlarından günümüze üniversitelerin temel işlevi, gerçekleri arayan, bilim üreten, bilim yayan, en üst düzeyde araştırma ve eğitimin yapıldığı, içeresinde fakülte, yüksekokul, enstitüleri ve araştırma merkezlerini barındıran, ödüllendirme, derecelendirme ve diploma verme yetkisine sahip olan kurumlar olarak bilinmektedirler.

Üniversiteler,  demokrasinin gelişmesine katkıda bulundukları gibi demokratik ortamlarda bilim üretir, bilgiyi topluma yayarlar. Üniversiteler, demokratik ortamlarda toplumla kaynaşır,  kitle eğitimi ile beraber toplumla iç içe geçen ilişkileri ile toplumun gelişmesine katkı sunar.

Kurulduğunda Hacettepe Üniversitesine bağlı Mühendislik Akademisi olan Üniversitemiz, 1992 Yılında Karaelmas Üniversitesi, 2012 yılından itibaren Bülent Ecevit Üniversitesi adıyla hizmetine devam etmektedir.

Tıp Fakültesinin açılması ile bambaşka bir yapıya bürünen üniversitemiz yapılan güzel hizmetler ile takdir toplarken son zamanlarda basına da yansıyan olumsuz haberler ile bir yıpranma sürecine girmiştir. Bir zamanlar ilk on binden öğrenci alan Tıp Fakültesinin,  stent  yokluğundan  hastaların ölümüne neden olması, çalışanların döner sermayelerini alamamaları gibi nedenlerin yanı sıra çalışanların servis araçlarının yeni yıldan itibaren uygulamadan kaldırılacağı söylentileri üniversitemizi gündemden düşürmemektedir.

Bu söylentilerin gerçekliği konusunda Bülent Ecevit Üniversitesi yetkilileri ile yaptığımız görüşmede “üniversitenin gündeminde servis araçlarının kaldırılması ile ilgili bir gündem olmadığını” öğrendiğimiz sıcak sohbeti paylaşmış ve çalışanların rahat olmalarını istemiştik. Ancak, söylentilerin hız kesmeden devam etmesi üzerine Bülent Ecevit Üniversitesi rektörü sayın Çulfalı’ ya seslenmek istedik.

Sayın rektör; Sizde bu ülkedeki vasat yöneticilerin yaptığı gibi ekonomik sıkıntılar baş gösterdiğinde yoksulların tükettiği ürünlere zam yapma kolaycılığı ile yeni uygulanacak vergilerin çalışanların sırtına yüklenmesi gibi bir yola girmeyin. Çünkü tercih edeceğiniz o yol, bin bir  sorunla uğraşan çalışanlarınızın sorunlarına bu kez de ulaşım sorununu katacak, çalışanların motivasyonunu  ve çalışma barışını bozacaktır.

Ekonomik krizi bahane ederek üniversite çalışanlarının servislerini kaldırmayın. Çünkü, o çalışanlar da aynı ekonomik krizin altındalar. Onlar da hemen her gün fiyatı değişen ürünleri almakta zorlanırken geçim sıkıntısı yaşamaktalar. Kaldı ki tasarruf yaparken çalışanlara sunduğunuz servisleri kaldırmak yerine başkaca kalemlerden  tasarruf yapın. Üniversite şenliklerinde öğrencilerinizin vereceği konserlerle hem onlara bir fırsat vermiş hem de konser adı altında bir büyük gider kaleminden kurtulmuş olursunuz. Çalışanlarınızla birlikte uygulayacağınız günlük gereksiz aydınlanma, kağıt, su gibi tasarruflar çalışanların servis giderlerini fazlasıyla karşılar. Çalışanların sizden beklentisi derhal 2020 yılı için servis ihalesini yapmanız ve kendini işine vermekte zorlanan, aklı ulaşım için kullanılacak serviste kalan çalışanları rahatlatmaktır.  Size ve Bülent Ecevit Üniversitesine yakışan budur.”