Her yıl 24 Temmuz’da Gazeteciler ve Basın Bayramı ile birlikte Basından Sansürün Kaldırılışının yıldönümü kutlanıyor.

Yapılan kutlama mesajları şu şekilde:

KDZ. EREĞLİ KAYMAKAMI İSMAİL ÇORUMLUOĞLU:

Kdz. Ereğli Kaymakamı İsmail ÇORUMLUOĞLU’nun “24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı ” dolayısıyla yayınlamış olduğu mesaj aşağıda yer almaktadır.

Her yıl 24 Temmuz’da Gazeteciler ve Basın Bayramı ile birlikte “Basından Sansürün Kaldırılışının” yıldönümünü kutluyoruz. Topumda meydana gelen olaylar hakkında kamuoyunu objektif, tarafsız ve doğru bilgilendirmek basınımızın temel görevidir. Böylesine önemli bir misyonu üstlenen gazetecilerin, bu ilkeler doğrultusunda ortaya koydukları emek, çaba ve gayretleri takdire şayandır.

Basın hürriyeti içinde görevlerini yerine getiren ulusal ve yerel basınımız, özgürlüklerin ilerlemesi ve kamuoyu oluşumunda büyük bir güce sahiptir. Gerek ülkemizin gerekse Ereğli’mizin her alanda hedeflenen başarıya ulaşmasında ve bu başarının ülkemiz ve ilçemiz ekonomisine olumlu yönde yansımasına, basın mensuplarının gösterdikleri duyarlılık ve bu konuda yaptıkları başarılı çalışmalar büyük katkı sağlamaktadır.

Bu duygu ve düşüncelerle, sansürün kaldırılışının 112. yıl dönümünde; tüm basın mensuplarının “24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramını” en içten dileklerimle kutluyorum. İlçemiz basınına bu güne kadar olduğu gibi, bundan böyle de ilkeli ve tarafsız bir anlayışla sürdüreceğine inandığım çalışmalarında başarılar diliyor, saygılarımı sunuyorum.

ÇAYCUMA BELEDİYE BAŞKANI:

Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı basından sansürün kaldırılmasının 108’inci yılı nedeniyle bir açıklama yayımladı. Başkan Kantarcı açıklamasında, “Türkiye’de, 24 Temmuz 1908’de gazeteler ilk kez sansürsüz olarak basıldı. Gazeteciler 1971 yılına kadar, bugünü, ‘Basın Bayramı’ olarak kutladı. Basın örgütleri, 12 Mart darbesinden sonra uygulanan sansüre ve baskılara dikkat çekmek için 24 Temmuzları bayram olmaktan çıkararak ‘Geleneksel Gazeteciler Günü ve Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü’ olarak ilan etti. Bugün ülkemizde gazeteler ve gazeteciler en zor günlerini yaşıyor. Gazetelerin tirajları hızla düşüyor, yüzlerce televizyon kanalı yayında olmasına karşın adeta tek televizyon kanalı varmış gibi tek sesli yayın yapılıyor. Yalnızca ekonomik nedenlerle değil, farklı yayın anlayışları nedeniyle gazeteler, televizyon kanalları, radyolar kapanıyor, binlerce gazeteci işsiz kalıyor. Yerel basın ise resmi ilan uygulamasında sürekli ağırlaştırılan koşulla ve diğer mali nedenler dolayısıyla adeta can çekişiyor” dedi.

Kantarcı açıklamasını, “Gazeteler aynı zamanda ciddi bir özgürlük sorunu yaşıyor. Basın meslek örgütlerinin raporlarına göre, geçtiğimiz bir yılda gazetecilerin sanık veya davalı olduğu en az 166 yargılama yapıldı. 154’ü ceza davasında olmak üzere 400 gazeteci yargılandı. Geçtiğimiz yıl gazeteciler toplamda 178 yıl 6 ay 9 gün hapis cezasına çarptırılırken, toplamda, 148.380 TL adli para cezasına mahkûm edildi. Yine bir meslek örgütünün düzenlediği ‘Gazetecilerin Sansür ve Otosansür Kişisel Deneyim Anketi’nde, katılımcıların yüzde 80,8’i sansüre uğradığını, %78,7’siyse otosansür yaptığını bildirdi. 2019 yılında basın yayın kuruluşlarına RTÜK’ten 20 idari yaptırım kararı çıktı. Toplamda 1.033.864 TL idari para cezası kesildi, 16 defa yayın durdurma cezası verildi. Bunlar yetmezmiş gibi durumdan vazife çıkaran Basın İlan Kurumu muhalif basına bu zamana değin görülmedik denli resmi ilan kesme cezası uygulayarak mali kaynaklarını kısıtladı” diyerek sürdürdü.

Basının görev yapamadığı sürece kamuoyu denetiminden ve şeffaflıktan söz edilemeyeceğini söyleyen Kantarcı açıklamasını, “17 Temmuz 2020 itibarıyla, Türkiye’de en az 93 gazeteci ve medya çalışanı, tutuklu veya hükümlü olarak cezaevinde bulunuyor. Son birkaç yılda işinden edilen gazeteci sayısının 10 binin üzerinde olduğu söyleniyor. En kötüsü de şu ki, halen görev başında olan, ülkenin en deneyimli gazetecileri de içinde de muhalif pek çok gazetecinin sarı basın kartı talebi uzun zamandır yanıtlanmayarak gazetecilikleri sorgulanıyor. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Gazetecilerin özgürce görev yapamamaları, vatandaşların kamu gücünü yeterince denetleyememesine, ülkede şeffaflığın sağlanamamasına yol açmaktadır. Bu görünüm hızla değiştirilmeli, basın özgürlüğü evrensel standartlara yükseltilmelidir. Bu sağlanamadığı sürece üçüncü dünya ülkesi görüntüsünden kurtulmamız mümkün değildir. Bu duygu ve düşüncelerle kamuoyunun gerçekleri öğrenebilmesi için onuruyla görev yapan tüm gazeteci arkadaşlarımın bugünü kutluyor, onlarla dayanışma içinde olduğumu bildiriyorum” dedi.

GENEL MADEN İŞÇİLERİ SENDİKASI:

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, Yönetim Kurulu adına bir mesaj yayınlayarak 24 Temmuz Basın Bayramını kutladı.

Mesaj şöyle;

“24 Temmuz 2020 tarihi basından sansürün kaldırılışının 112’nci yıldönümü.

24 Temmuz 1908 tarihinde Anayasanın yeniden yürürlüğe girmesinin ertesinde gazetelerin, gazeteciler tarafından sansür memurlarına verilmeden yayınlanmaya başlandığı gündür.

Basının özgür konumunu gölgeleyen ve basını temel işlevinden uzaklaştıran sansür, halkın çıkarlarının savunulmasının ve özgür düşüncenin gelişmesinin önündeki en büyük engeldir. Bu engel 112 yıl önce kaldırılmıştır. Ancak bugün de basın kuruluşlarımıza özgür düşüncelerini yayma konusunda yapılan baskılar ne yazık ki sürmektedir.

Demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan, haber alma ve yayma özgürlüğünün en etkin aracı olan basın, aynı zamanda en temel haklardan olan; her insanın bilgiye ulaşma, doğruları öğrenebilme ve kendi fikirlerini ifade edebilme özgürlüğünün de en temel unsurlarından biridir.

Toplum değerlerine saygılı, sorumluluk bilinci içinde görevini yerine getiren özgür basın, demokratik toplum düzeninin korunmasının en büyük güvencesidir.

Bu nedenle basınımızın çalışma şartlarının iyileştirilmesi, özgürce kamu yararı doğrultusunda haber yayma haklarını kullanabilmeleri en büyük dileğimizdir.

Başta Zonguldak-Bartın-Karabük Bölgemizde yayın hayatını sürdüren yerel gazete, dergi, internet yayıncılığı, radyo ve televizyonlarımız ile ulusal basın temsilcilerimiz olmak üzere tüm gazetecilerin 24 Temmuz Basın Bayramını kutluyor, tüm basın emekçilerine çalışmalarında başarılar diliyoruz.”

BEÜ REKTÖRÜ PROF. DR. MUSTAFA ÇUFALI:

Halkın haber alma hakkını kullanması ve kamuoyu oluşturulmasında etkin rol oynayan basın; çağdaş ve demokratik hayatın vazgeçilmez temel unsurlarından biri olup, toplumun yapılanmasında ve gelişmesinde de büyük rol oynamaktadır.

İçinde bulunduğumuz iletişim çağında her insanın bilgiye ulaşma, doğruları öğrenebilme ve kendi fikirlerini ifade edebilme hakkı modern dünyada tartışılmaz bir gerçektir. Bu yönüyle basın demokrasinin güçlenmesine de önemli katkı sağlamaktadır. İlkeli ve sorumlu habercilik anlayışı ile kişisel hak ve özgürlükleri temel alarak tarafsız bir şekilde kamuoyunu aydınlatma çalışmalarını yürüten basın, toplumun güvencesidir. Kamu kurumlarıyla halkımızın arasında köprü görevi de gören basın mensuplarımızın, objektif, tarafsız ve özgür olması bu noktada çok önem arz etmektedir.

Bu duygu ve düşüncelerle mesai kavramını gözetmeksizin, her daim ilkeli ve tarafsız bir anlayışla görevlerini sürdürme gayreti içerisinde olan tüm basın mensuplarımızın 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı kutluyor, görevlerini yaparken hayatını kaybeden basın çalışanlarını rahmetle anıyor, basın camiamızın tüm mensuplarına sevgi ve selamlarımı sunuyorum.