Kdz.Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Başkan adayı Niyazi Özcan, mevcut yönetimi eleştirdi, hedeflerine ilişkin açıklamalarda bulundu. Engin Balıkçılık'ta gazeteciler ile bir araya gelen Özcan, TSO'da meclis üyeliğinin yanı sıra iki dönem de yönetim kurulu başkan yardımcılığı görevlerinde bulunduğunu hatırlattı.

"ŞEHİR DIŞINDAN GİRİŞ DAHA KOLAY"
Erdemir'e işçi alımına 10 bin kişinin başvurduğunu ancak 230 kişinin işe alındığını belirten Özcan, "Şehir dışından gelen insanlar Erdemir'e daha kolay giriyor, şimdi biz konuşmayalım mı? 2-3 ağa baba teslim aldı diye sessiz mi kalalım, aynı tiyatroyu mu izleyelim. Biz bildiğimiz doğruların hepsini söyleyeceğiz. " sözleri ile konuştu.

"TESLİM OLDUK MU DİYELİM?"
Ereğli'de yaklaşık 6 beton santralinde 400 kişinin istihdam edildiği beton santralleri bulunduğunu Erdemir'in de kendi içerisinde beton santrali kurduğuna değinen Özcan, "Bu kadar mı olması lazım? Bu memleketin sahibi, konuşanı, odası, belediyesi, kim varsa, kimse ses çıkarmayacak mı? Ses çıkmayacak mı? Teslim olduk mu diyelim. Öyle mi densin. Bütün Ereğli susacak mı, korkacak mı?" dedi.

"KİMSE DARILMASIN, GÜCENMESİN"
Özcan konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Ereğli’nin lokomotif sektörünü iyi bilmek algılamak lazım, sürükleyici sektör ne ise lokomotif sektör neyse, TSO’nun başkanının oradan gelmesi lazım. Öyle bir arkadaşımız çıkarsa yine konuşuruz, tartışırız, bizden daha başarılı olacaktır, başımız üzerine. Kimse darılmasın gücenmesin. Biz işi icabı ve sektörü icabı kimseyi küçümsemiyoruz ama Antalya’da sanayiciye oda başkanlığı söyleseler adamı döverler. Pardon derler, burada turizmci dışında başkan olamaz. Biz kendi mesleğimiz icabı sanayicilik yaptık, talaş imalat yapıyoruz, üretim, nakliyecilik, lojistik, 4 ana sektörün tamamını hatim hatmetmişiz.  Biz durup dururken aday olmuyoruz, bizim adaylığımız odanın üyesine hizmetkar olmak. Ereğli'nin hizmetkarı olmak. Burada taahhüt ediyorum, hiçbir şekilde ne bir belediye başkanlığı, ne milletvekilliği. Taahhüt ve söz veriyorum, böyle bir adaylığım gelecekte de söz konusu değildir. Bu kadar net. Bize 20-25 yıllık tecrübelerimizi aktarabilirsek bundan sonra hayata kavuşturabilirsek, bu mücadeleyi vereceğiz.

İSTANBUL'DA EREĞLİ'DEN SEBZE MEYVE
Sözümüz söz dediğimiz projelerimizi tek tek açıklayacağız. Hayal kurmaya gerek yok. Herkes profesyonel düşünür ve iyi hesap eder. Birinci hedefimiz önemi değeri olan bir konu. Geçmiş yıllarda Kdz.Ereğli'den İstanbul'a gemilerle sebze ve meyve gidermiş. Verimli topraklarımız var. Tarım OSB'yi yapacağız. Gülüç Deresi’nden Yaraşlı Barajı’na kadar sağlı sollu 12 ay çalışacak tarım sanayi yapacağız. Bunu Erdemir’den mali destek istemiyoruz sadece Ereğli'ye vefa borcunu ödeyecek. İstimi denize döküyor, istimi bu tarafa basacak, sekiz kilometre istim borusu döşeyecek. Biz bunları Dünya Bankası, Dünya Kalkınma Bankası, İtalya'da kurulmuş FAO ve bakanlıkla bunu içerisine alabilirsek lojistik maliyetimiz yok. En az çalışacak kişi sayısı bin. İstanbul'dan tarımı Kdz.Ereğli'den gidecek.

METAL VE AHŞAP OSB
İkinci proje orta ölçekli metal OSB. Burada orta ölçekli 20 kalem malzeme üretilecek. Üçüncüsü bölgemiz için önemli olan ahşap OSB. Bunda ÇED raporu da yok, yeri tespit ediyorsun, hemen gidip kuruyorsun. Talaşçı imalatçı arkadaşlarımızın sorunları çok büyük. Hizmet grubu da aynı şekilde. Ne yapmamız lazım? Yine bunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum, Ereğli'de mevcut bir arkadaşımız vardı oda başkanı. 2 Ay önce ortada yoktu. Ereğli'de her zaman sistem siyaset ve menfaat üzerine kuruluyor. Biz herkesi ziyaret ediyoruz, kimseyle bir sorunum yok, herkesle gidip oy istiyoruz. Bu işleri iyi bilenler, biz destek veririz ama yönün bizim tarafta hep olması lazım diyor. Biz kimsenin yönünde tarafında değiliz. Biz TSO’nun üyesinin yönündeyiz, hizmetkarı olmaya talibim. Makam kapısı olmayacak, geldiğimde onu kaldıracağım. İçeride kiminle konuşuyorsam onu görecek, bilecek." 
Özcan, toplantının sonunda gazetecilerin sorularını yanıtladı.