BÖLGENİN TEK GEMİ İNŞA MÜHENDİSİ HARUN KAÇMAZ ENDİŞELERİNİ AÇIKLADI:

DEMİRYOLU  BAĞI ŞART: Global kriz nedeniyle kapanan tersanelerin yatçılık sektörüne yönlendirilmesini ve balıkçı barınağının da marinaya dönüştürülmesine  işaret eden  Mühendis Kaçmaz Ereğli'nin gelişmesini engelleyen en büyük faktörün de demiryolu ağına bağlı olmamasını gösterdi. Kaçmaz  Dünyanın hiçbir yerinde ağır sanayinin olduğu bir yerde veyahut deniz ulaşımının yoğun olduğu yerde demiryolsuz bir deniz yolunun interlandını ben duymadım, görmedim de. En fakir ülkelerde bile bu var. Bizde bu hala daha tereddüt ile bakılıyor. Ereğli-Adapazarı arası çok uzun bir mesafe değil ki? Çok şeylere para bulunuyor buna mı bulunamıyor dedi.

 

GÖÇ ALAMAYIZ: Gönül ister ki Ereğli'deki iş camiası biraz daha morali düzelsin biraz daha kenetlenebilsin ancak son günlerde onlar hakkında da iyi şeyler duymuyoruz. Ereğli'nin kendi bünyesinde bir yatırımcı potansiyeli oluşamaz hale geldi. Bütün bunlara bakarsak biz böyle ise 5 yıl sonra durum ne aşamaya gelir doğrusu ben iyimser bakamıyorum. Bu bahsedilen konuların dışında da başka projeler olabilir.

Karadeniz Ereğli'de 5 binin üzerinde tersane işçisinin işsiz kalmasına yol açan krizin devam etmesine çözüm üretmek için çok yönlü çalışmalar devam ederken, bölgenin tek gemi inşa mühendisi Harun Kaçmaz'a ne olacak bu tersanelerin durumu diye sorduk.

Harun Kaçmaz, bir cümlelik sorumuza o kadar geniş bir yanıt verdi ki; bu açıklamasını eksiksiz olarak yayımlamayı daha uygun bulduk.

Kaçmaz'ın Ne olacak bu  tersanelerin durumu? sorusuna verdiği yanıt şöyle:

PLANSIZLIK

Ereğli'de şuandaki denizcilik sektörünün hayatsal durumu bence hiç de olumlu değil. Biz yıllardan beri bu sektörün canlanması için her türlü çabayı sarf ettik. Birçok projeler gerçekleştirdik, fakat ne yazık ki çoğu hayata geçemedi. Bunların içerisinde bir tek tersaneler bölgesi faaliyete geçti. Ancak onda da tabi son dönemde yaşadığımız global krizden ötürü tersanelerimiz krize girdi. Tersanelerin krize girmesinin nedeni illaki global kriz de değil, Türkiye'de genelde yapılan tersane yatırımları ile ilgili bir hata oluştu. Belki hükümetten kaynaklanan bir geleceğe yönelik mastır plansızlıktan gelen bir durum ile karşılaşıldı ya da tam bir kontrol altına alınamadı. Türkiye'nin her tarafına tersane izni verildi. Biz bu tersaneler ile ilgili bu projeyi gündeme getirilirken biz her yere tersane olsun demedik.

ESKİ YERLERİ YETERSİZDİ

Biz Ereğli'de mevcut 3-4 tane tersanenin rehabilitasyonunu yapalım diye bu projeyi gündeme getirdik. Eski yerlerinde büyük yapamaz hale gelmişlerdi.  Erdemir karşı kıyıları doldurmuştu bunun üzerine bir proje hazırlanmıştı. Tersaneler daha hayata geçmeden Türkiye'nin pek çok kıyı ve koylarında tersaneler yapıldı. Mevcut olan tersane sayısı 200 seviyesinde bir artış gördü. Neden sorun yarattı gelen sipariş sayısı belliydi ulusal veya uluslar arası sayıda Ereğli'ye düşen pay da azaldı. Ancak 2.5 sene gelen siparişlerden istifade edebildiler ondan sonra da global krizden ötürü sipariş sayıları düştü. Bundan sonra gelecek olan sipariş sayısında ise kriz olsa da olmasa da Ereğli'ye hangi oranda sipariş düşecek bu da bir soru işaretidir.

MARİNA PROJESİ HAZIRLAMIŞTIK

Gemi sanayine yönelik bu projeyi getirmeden önce marina projemiz vardı. 10'uncu kilometre mevkisinde 500 yat kapasiteli bir marina projesi gerçekleştirildi, yüksek planlamadan bu proje onaylandı, yatırımcı arandı bulunmadı, 5 yıl bekledikten sonra proje geri çekildi. Fakat bugün tekrar bu proje gündeme getirilebilir şayet bu proje gündeme getirilip hayata geçer ise ki ben de bunda büyük yarar görüyorum, en büyük avantajı mevcut tersanelerin bu krizden sonra tekrar toparlanmasının zor olacağı için tersaneler yatçılık sektörüne yönlendirilebilir. Bu arada da Alaplı'da da düşünülen yat sanayi ile ilgili yatırımlardan vazgeçilebilir. Hazır tersaneler var. Bu tersaneler yatçılık sektörünü rehabilite edecek şekilde yönlendirilebilir. Böyle bir rehabilitasyon projesi yapılabilir bundan sonra da o tersaneler marina sayesinde işsiz kalacaklarını sanmıyorum.

Keşke zamanında marina yapılsaydı. Şimdi hepsi yat yapıyor olacaktı ya da yat bakımını yapıyor olacaktı.

BALIKÇI BARINAĞI BERBAT

 Bunun yanı sıra Ereğli'nin içerisinde bulunan balıkçı barınağımız çok berbat durumda, burası yıllarca uğraşıldı edildi ama bir türlü işletilemiyor, işletilemez durumda. Bir kısmına gemiler yaşanıyor bir kısmına balıkçılar yanaşıyor bir kısmında özel gemiler barınmaya çalışıyor, karmaşa bir liman. Başka bir yerde de böyle bir şey yoktur sanırım. Buraların ıslah edilmesi gerekir. Ben defalarca dile getirdim gündeme taşıdım bazılarının işine gelmiyor olabilir bazıları bu işten tam anlamıyor olabilir, bizim söylediğimiz önerilere sıcak bakmadılar.

YAT BAĞLAMA İSKELESİ OLABİLİR

Öncelikle Ereğli içerisi limanı talim tahliye işinden arındırılmalı. Burası yat bağlama iskeleleri ile hatta yolcu gemilerinin yanaşabileceği bir rıhtıma dönüştürülerek Karadeniz'de son günlerde gündemde olan büyük gemiler ile yolcu seferleri başlamış durumda ki buna Amasra'da hazırlık yapmakta ve özel bir liman yapılmakta. Buna Ereğli de ilave edilebilir.

Bunun yanı sıra balıkçıların oradaki düzensiz bir şekilde barınmaları, organize olmamaları onları da çok huzursuz ediyor. Tabi ki diğer teknelerde huzursuz oluyor. Gönül ister ki askeriyeden balıkçı barınağına kadar olan kısmı özel teknelere yat barınağı şeklinde olsun, Ereğli tarafına bakan kısmı da balıkçı barınağı olarak devam etsin, böylelikle bunlar yapılabilir ise Ereğli'nin şehir kısmı ve interlandı olarak turizme de açılabilir. Bu illaki deniz turizmi olmak zorunda değildir, Ereğli'nin arkasında tabiat ile ilgili orman turizmi, çevre turizmi ile ilgili bir sürü değerler var, kalelerimiz, tepelerimiz var bunlar halka açılabilir. Değişik halkın ihtiyacına yönelik projeler düzenlenebilir. Turizmi de bunun içine katarsak  olumlu netice alınacağına inanıyorum.

ERDEMİR LİMANI HİZMET VERMİYOR

Ereğli'nin en büyük sıkıntısı tamir tahliye konularında Erdemir ile ilgili olan sıkıntısı. Erdemir limanı çok pahalı biz oraya yanaşamıyoruz deniliyor ve liman arayışı içerisine giriliyor. Benim aklım almıyor, Ereğli şehrimizin içerisinde bulunan bir liman Ereğli'ye hizmet vermeyecek ve buradaki sanayici zor durumda kalacak, başka bir liman arayışı içerisine girecek. Bunu tabiî ki hükümet yetkililerine sormak lazım, buna nasıl müsaade edebilirler. Ereğli'nin istifade edilmesi için bu iş yapıldı birilerinin cebi dolması için yapılmadı. Devlet yatırımlarında birinci hedef istihdam sağlamaktır ondan sonra da özelleştirmenin gayesi milleti bir tarafa itip satın alanların cebini doldurmak olmamalı. Özelleştirmeden çıkan kanun istihdam yaratmak ile ilgili çıktı. Bırakın istihdamı Ereğli'ye hizmet bile verilemiyor, bunu iyi düşünmek lazım. Ereğli'ye bu kadar yakın bir liman yapmak mümkün olamayacağı gibi Erdemir limanından istifade etmek gerekir.

 Neden Ereğli'de konteynır limanı yok, neden konteynırlar tamir tahliye edilemiyor, bunlar olmayınca buraya yatırımcı da sıcak bakmaz.

DEMİRYOLU BAĞLANTISI ŞART

Demir yolu projesi hazırlandı yapılacak edilecek başlanacak sözlerini çok duyduk, yıllardır da duyuyoruz. Demir yolu bağı kullanılamazsa Ereğli'nin durumu çıkmaz sokmaz sokak olarak kalmaya devam edecektir. Bütün bunların içerisinde bir proje geliştirmek gerekirse bunların hepsi bir entegre sistemler. Bu entegre sistemi sağlanamazsa projeler hayata geçirilemiyor. Örneğin yat limanı, yat limanının en büyük özelliği karadan ve denizden ulaşımdır. Karayolumuz çift geliş gidiş oldu eskiye oranla çok daha olumlu bir gelişme. Bunun içinde demir yolunun faaliyete geçmesi lazım. Dünyanın hiçbir yerinde ağır sanayinin olduğu bir yerde veyahut deniz ulaşımının yoğun olduğu yerde demiryolsuz bir deniz yolunun interlandını ben duymadım, görmedim de. En fakir ülkelerde bile bu var. Bizde bu hala daha tereddüt ile bakılıyor. Ereğli-Adapazarı arası çok uzun bir mesafe değil ki? Çok şeylere para bulunuyor buna mı bulunamıyor.

MORALLER BOZUK

Gönül ister ki Ereğli'deki iş camiası biraz daha morali düzelsin biraz daha kenetlenebilsin ancak son günlerde onlar hakkında da iyi şeyler duymuyoruz. Ereğli'nin kendi bünyesinde bir yatırımcı potansiyeli oluşamaz hale geldi.

Bütün bunlara bakarsak biz böyle ise 5 yıl sonra durum ne aşamaya gelir doğrusu ben iyimser bakamıyorum. Bu bahsedilen konuların dışında da başka projeler olabilir. İlla bunlar olacak diye bir şey yok benim mesleğim benim ilgi alanım olması nedeniyle ben bunları öneriyorum.

Tarım ile ilgili ahkam kesme şansım yok, tarımda bir yönlendirilmeli ben görüyorum ki bir sürü vatandaş kendi kendine bir şeyler yapmaya çalışıyor kimisi sera kimisi hayvancılıkla uğraşıyor ama onların da ellerinden tutan yok.

SAHİBİMİZ YOK MU?

Ereğli'nin sahibi yok diyeceğim ama sahibi var ama bu tür şeylere pek sıcak bakılmıyor. Daha ziyade günü kurtarmanın hesapları yapılıyor. Proje geliştirecek bir oluşumlar ile ilgilenilmiyor. Ben böyle giderse Ereğli değil göç almak, günün birinde Erdemir'de kapanacak tamamen ölü şehir de olabilir. Çünkü Zonguldak'a hiç güvenim yok, yıllarca Zonguldak'ta biraz destekledi madenin olması nedeniyle madende azaldı bundan sonra nereye tutunup da ayakta kalacak bunu ileride zaman gösterecek.