Ereğli Velidağı köyünde, yontma taş devri yaşanıyor. Köylüler, bin bir zorlukla çıkardıkları taşı, 7 aşamada uygulanan ilkel tekniklerle yontarak saca dönüştürüyor. Taşlar, yıllar önce kullanılan yöntemle köy merkezine taşınıyor.  Toplam 36 hanenin bulunduğu Velidağı köyü halkı, ekmeklerini taştan çıkarıyor. Sabah erken saatlerde köy merkezinden 20 kilometre uzaklıkta bulunan taş ocaklarına giden köylüler, ellerindeki ucu sivri ve yassı kazmalarla yarı toprak yarı kayalık tabakalarda özel taşlar arıyor. Günlerce süren kazının ardından ortaya çıkan kaya kütleleri, ağaç ve çivilerden yapılan ilkel pergellerle kullanışlı boyutlara getirilmek amacıyla işaretleniyor. Saatler süren uğraşların ardından 20-30 santimetre kalınlıktaki taş kütleleri kendisini tutan kaya kütlesinden koparılıyor. İkinci aşamada daha küçük kazma yardımıyla yontulan taşın kalınlığı 15-20 santimetreye kadar düşürülüyor. Üçüncü aşamada taşlar, biraz daha küçük olan sivri ve yassı kazmalar yardımıyla yeniden yontulurken taşın kalınlığı 10 santimetreye kadar düşürülüyor. Başarılı şekilde yontulan taş patika yoldan katırla köy merkezine götürülüyor. Engebeli ve zorlu patika yollar nedeniyle taş yüklü katırlar, önünde yularından tutan bir kişi ve kuyruğundan tutan bir kişi olmak üzere iki kişi eşliğinde köye ulaştırılıyor. Taşlar, köy merkezindeki ustaların elinde de dört farklı aşamadan geçiyor. Dördüncü aşamada ilkel pergelle tam ölçüsü belirlenen taşların kenarları spral motor yardımıyla kesiliyor. Daha sonra beşinci aşamada yapılan ince bir işçilikle yapılan yontulmanın ardından kalınlığı 7-8 santimetreye kadar düşürülen taşlar son aşamada saatler süren daha hassas işçilikle 5 santimetre kalınlığına indirilerek saca dönüştürülüyor. Gerekli işleme ve şekillerin ardından taşlar, ekmek, hamur, yufka, davul ve mangal sacı olarak kullanılıyor.  

 

GEÇİM KAYNAĞI

Yıllardır taş çıkardığını söyleyen Asım Aydoğan, tek gelir kaynağının sac olduğunu anlattı. Babasıyla birlikte hafta sonlarında taş ocağında çalışarak ailesinin bütçesine destek verdiğini belirten 19 yaşındaki Ayhan Aydoğan da, "Babamın ekonomik durumu kötü olduğu için okuldan artan zamanlarımda taş ocağında çalışıyorum. Zor oluyor ama çalışmaya mecburum. Kazandığım parayla hem okul ihtiyaçlarımı karşılıyorum hem de aile bütçesine destek veriyorum" dedi.

Taş ocaklarında 50 yıldır çalıştığını belirten Rıza Aydoğan da, katırla yuvarlanmasına ve yaralanmasına rağmen baba mesleğini sürdürdüğünü söyledi. Ekonomik sebeplerden sonra liseye devam etmediğini belirten 17 yaşındaki Tayfun Aydoğan da taş çıkararak, babasına geçiminde yardımcı olmaya çalıştığını anlattı.  

 

KÖYLÜLER ÇOK ÇALIŞIP AZ KAZANIYOR

Köy Muhtarı Muhterem Özmen, köyün ekonomik durumunun kötü olması nedeniyle herkesin mecburen bu işi yaptığını söyledi. Özmen, "Köyün ihtiyaçları için salma tabir edilen yöntemle köylülerden destek istiyorum. Köy halkı 50-100 TL'yi çıkartamıyor.  Kilometrelerce engebeli, patika ve çamur yolu yürüyerek vardıkları taş ocaklarından kazandıkları ile kendi geçimlerini zor karşılıyor" dedi. Köylünün bu işi yapmaya mecbur olduğunu anlatan Özmen, şöyle konuştu: "En azından yol yapılsa patpatla taşlar taşınabilir.

Bölgeye taş işleme fabrikası kurulabilir. Çünkü köylüler, kendi ilkel yöntemleri ile bu işi yapıyor" dedi.

Asırlardır Veli Dağı'nda çıkarılan taşa kuşaktan kuşağa geçen meslekle şekil verdiklerini ve saca dönüştürdüklerini belirten bir köylü, sacın patlamaması için kullanmadan önce kısık ateşte ısıtılması ve yağa doyurulması konusunda kullanıcıları uyardı.