- Hacı Hidayet Türkseven Özel Eğitim Uygulama Okulu Müdür Yardımcısı Halil İbrahim Coşkun: "Öğretmenler olarak evlerde oturmadık ve ailemizle geçireceğimiz zamanlardan feragat ederek bu alanları yaptık. Hepimiz gönüllüydük. İşçiliği ve maliyetini öğretmen arkadaşlarla karşıladık. Düzce'de hayırseverlerden destek istedik"
 

- Öğretmen Neslihan Kolçak: "Toprakla uğraşmak çok keyifli. Biz de bilmiyorduk, öğrendik. Şimdi sıra öğrencilerimizde. Bu şekilde eğitimden daha da zevk alıyoruz"

Düzce'de otizmli öğrencilerin eğitim gördüğü okulda görevli öğretmenler, salgın sürecinde oluşturdukları kümes ve serada yetiştirdikleri ürünlerin geliriyle hem okulun eksiklerini gideriyor hem de çocukların doğa sevgisiyle büyümesini sağlıyor.

Kentte hayırsever iş adamı tarafından yaptırılan ve otizmli öğrencilerin eğitim gördüğü Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Hacı Hidayet Türkseven Özel Eğitim Uygulama Okulu'nda görevli 54'ü kadın, 18'i erkek 72 öğretmen, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecini değerlendirmek için harekete geçti.

Okulun arka kısmında bulunan alana kendi imkanlarının yanı sıra yardımseverin de desteğiyle sera kuran öğretmenler, burada domates, biber, salatalık, çilek yetiştirmeye başladı.

Öğretmenler, ürünlerin satışından elde ettikleri gelirle okulun eksiklerinin giderilmesine katkıda bulunuyor.

Toprağa dokunan öğretmenler, hayvanlarla ilişki kurarak sosyalleşeceklerini düşündükleri özel öğrencileri için de bir kümes kurarak 45 tavuktan yumurta da elde etmeye başladı.

Ürün satışından elde edilen kazancı öğrencileri için harcayan öğretmenler, kümes alanını genişleterek tavşan, hindi, sülün, ördek ve bıldırcın gibi hayvanlarla "mini hayvanat bahçesi" oluşturdu.

Doğa ve hayvan sevgisi aşılayarak özel öğrencilerin sosyalleşmesini amaçlayan öğretmenlerin çalışmaları, kentteki eğitimcilerin ve idarecilerin takdirini topluyor.

- "Bu serada çok büyük emek var"

Okulun müdür yardımcısı Halil İbrahim Coşkun, AA muhabirine, salgın sürecini değerlendirmek için projeyi hayata geçirdiklerini söyledi.

Coşkun, öğretmenler olarak okul dışında çocukların sosyalleşmesini sağlayacak, aktif olarak kullanabilecekleri alanlar yapmak için harekete geçtiklerini, bu doğrultuda okul bünyesinde ilk etapta kümes ve sera oluşturduklarını kaydetti.

Salgın sürecini verimli geçirmek istediklerini vurgulayan Coşkun, "Öğretmenler olarak evlerde oturmadık ve ailemizle geçireceğimiz zamanlardan feragat ederek bu alanları yaptık. Hepimiz gönüllüydük. İşçiliği ve maliyetini öğretmen arkadaşlarla karşıladık. Düzce'de hayırseverlerden destek istedik. Bu serada çok büyük emek var. Serada yetiştirdiğimiz ürünlerden elde edilen gelirle maddi durumu kötü olan ailelerimize destek oluyoruz, okulumuzun eksiklerini karşılıyoruz." diye konuştu.

- "Hem eğitmeyi hem de kendimiz öğrenmeyi hedefliyoruz"

Öğretmen Neslihan Kolçak da projenin hayata geçirilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kolçak, toprakla buluşmanın heyecan verici olduğunu belirterek, "Seranın inşaatını yaparken zorlandık. Hiçbir şey bilmiyorduk ve yardım aldık yaparken. Hayvanların, fidelerin, meyvelerin bulunması, ekilmesi, ardından toplanması konusunda çok şey öğrendik. Bize ikinci bir meslek gibi oldu." dedi.

Yaptıkları işten büyük zevk aldıklarını anlatan Koçak, "Toprakla uğraşmak çok keyifli. Biz de bilmiyorduk, öğrendik. Şimdi sıra öğrencilerimizde. Farklı zamanlarda onlara da öğretiyoruz ve öğretmeye devam edeceğiz. Bu şekilde eğitimden daha da zevk alıyoruz. Hem eğitmeyi hem de kendimiz öğrenmeyi hedefliyoruz. Burada öğrencilerimizin birkaçında uygulama yaptık, tamamına yaymayı hedefliyoruz. Öğrencilerin hayatına olumlu etkiler göstereceğini düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.